Taksim Dayanışması Meclis'te

Platform üyeleri ilk olarak CHP’yi ziyaret ederek, Grup Başkanvekili Emine Ülken Tarhan ile görüştü. Dünya'nın haberine göre, Tarhan, görüşme sırasında Kuğulu Park’ta müdahale haberinin geldiğini belirterek, hala sorunun devam ettiğini kaydetti. "Çözüm odaklı bir noktaya gelinmiş olmasından elbette memnuniyet duyarız" diyen Tarhan, iktidarın izin verdiği yere kadar bir şeyleri talep etmenin demokrasilerde kabul edilebilir bir şey olmadığını ifade etti.

"Temel hak ve özgürlükler için referandum yapılabilir mi?"

Demokratik tepkilerin iktidarı belki bir sonuç noktasına getirmesinin olumlu olduğunu dile getiren Tarhan, şöyle devam etti: "Ancak bunları isterken biz dayatma da istemiyoruz. Demokrasilerde insanlara mühlet, anne babalara öğüt verilmez. ‘Şu kadar sürede şunlar yapılacak’ denilmez. Günde 6 miting yapılarak toplum kışkırtılmaz. Polis sağduyuya davet edilir. Dünyadan, Avrupa’dan gelen baskılar muhtemelen Başbakan’ı bu noktaya getirdi. Yine de bulunduğumuz nokta iyidir, doğrudur. 17 gün önce yapılması gereken buydu. ‘Geldiğimiz noktada umutlu olmak gerekiyor’ diyorsanız, buna inanmak durumundayız. Yıkarım, sökerim, ezerim, deviririm söylemlerinin bu ülkeye bir şey kazandırmayacağı bellidir. AOÇ, ODTÜ ormanları, belki yarın Belgrad ormanları için de bu dayanışma örneği gösterilebilir. Yargı kararına uymak yöneticilerin anayasal görevidir, lütuf değildir. Başbakan ‘Doğuştan gelen haklar için zamanında referandum yapılamaz’ demişti. Bu söylemini hatırlatıyorum. Temel hak ve özgürlükler için referandum yapılabilir mi?"

"Bu önemli bir nokta"

Platform üyeleri, daha sonra BDP’yi ziyaret ederek Grup Başkanvekili İdris Baluken'i ziyaret etti. Baluken, Gezi Parkı etrafından gelişen bir direniş ve direnişe karşı terör boyutuna varan bir devlet şiddetiyle karşı karşıya olunduğunu ifade ederek, "Bugüne kadar yaptıkları bütün çağrılara rağmen orantısız polis terörünün bitirilmesi ve Gezi Parkı’ndaki direnişçilerin taleplerinin müzakere yoluyla bir çözümle noktalanması hususunda hükümet ve Başbakan’ın kendi üzerine düşen sorumlulukları yerine getirme noktasında başarısız bir sınav verdi" dedi.

"Halk oyuna sunulamaz"

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ile de basına kapalı yapılan görüşmelerin ardından platform adına bir açıklama yapan, Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhçu, ziyaretlerde yaptığı konuşmalarda, Başbakan ile yaptıkları görüşmede, daha önce Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a verdikleri, toplumun düşüncelerini içeren belgeyi yeniden hatırlattıklarını aktardı. Görüşmelerde önemli bir noktaya gelindiğini ifade eden Muhçu, şöyle devam etti:

"Ben karar verdim, yapıyorum tavrı yerine sayın Başbakan ‘Gezi Parkı’nın park olarak devam edecek, yargı kararına uyacağız, yargı sürecini bekleyeceğiz, yargı kararı Gezi Parkı’na Toplu Kışlası’nın yapılması yönünde çıksa dahi bunu değerlendireceğiz ve halk oyuna sunacağız’ demiştir. Bizim görüşümüz bunun halk oyuna sunulamayacağı yönündedir.

6 bine yakın yurttaşımız yaralandı, 4 yurttaşımız hayatını kaybetti. Maddi zararlar var. Bu yaraların sarılması lazım. Maddi zararların tanzim edilmesi, şiddet uygulayanların emrini verenlerin cezalandırılması talebimiz vardı. Bunlarla ilgili soruşturma başlatacağı sözünü sayın Başbakan vermiştir. Bu önemli bir nokta. Önemli olan bunların hayata geçmesidir. AK Parti’nin mitinglerin iptal edilmesi yönündeki taleplerimiz karşılık görmedi. En azından bu mitinglerde diyalog ve barış dili kullanılsın. Gezi Parkı söz konusu edilmesin."