Şubat ayında gerçekleşecek olan AB liderler zirvesi
yaklaşırken, Avrupa’nın enerji verimliliği standartlarındaki aksamalar önemli
bir konu haline gelmeye başladı. Almanya’da aralarında Çevre, Enerji, Maliye ve
Dışişleri Bakanlarının da bulunduğu hükümet mensupları, zirvede ülkenin
takınacağı tutumu tayin etmek üzere tartışmalarda bulunuyor. Berlin’den bir
kaynak, ‘Bu gerçekten de öncelikli bir konu. Konuyu bir süredir kendi aramızda
tartışıyoruz, ancak kolay bir konu olmadığını söylemem gerek. Nihai açıklamayı
başbakan yapacaktır’ açıklamasında bulundu.
4 Şubat’ta Macaristan AB dönem başkanlığında gerçekleşecek olan zirvede,
AB’nin iç enerji pazarının oluşumu için yollar da tartışılacak. Masadaki konular
arasında enerji altyapıları, yenilikçi enerji teknolojileri ve AB enerji
politikalarının üçüncül ülkelerle uyumu olacak. EurActiv’in edindiği bilgilere
göre zirve gündemini hazırlamakla görevli Daimi Temsilciler Komitesi’ndeki
diplomatlar, dün enerji verimliliği konusunu ele aldı. Bir diplomat, ‘enerji
verimliliği hedeflerinin korunabilmesi için halen Konsey’de tartışılması gereken
konuların bulunduğunu’ açıkladı ve enerji verimliliğinin ölçümü için bir yöntem
üzerinde henüz fikir birliğine varılmadığını ekledi.
Enerji tasarrufu hedefleri
AB’nin 2020 yılı hedefleri enerji tüketiminde yüzde 20 düşüş, enerjide
yenilenebilir kaynakların kullanımının payının yüzde 20 artırılması ve sera gazı
emisyonlarında yüzde 20 azaltım olarak belirlenmiş durumda. Tüm bu değerlerde
1990 seviyeleri temel alınıyor. Ancak enerji verimliliği, AB üyesi ülkeler
üzerinde bağlayıcılığı bulunmayan üç hedeften biri. Avrupa Komisyonu’ndan
yetkililerin ilettiği bilgilere göre ise enerji verimliliği aynı zamanda bunlar
arasında AB’nin tutturamama yolunda ilerlediği tek hedef. Şu ana kadar AB’nin,
enerji tüketiminde yüzde 9 ile 11 arasında azatlım sağladığı hesaplanıyor.
Enerji tasarrufu için ayrılmış 8 milyarlık AB fonu ise halen kullanılmamış
durumda.
5 Ocak günü Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso,
‘AB üyesi ülkelerin somut gelişmeler gerçekleştirmelerini sağlayacaklarını’
söyleyerek konunun önemine vurgu yapmıştı. Ancak Barroso, hedeflerin bağlayıcı
hale getirilmesi için açıkça çağrıda bulunmaktan kaçınmıştı.
Roma’dan bir diplomasi kaynağı ise EurActiv’e, ‘AB tarafından herhangi bir
sabit hedef belirlenmesine İtalya’nın destek vermeyeceğini’ açıkladı. Kaynak,
‘Biz ulusal hedeflerden yanayız, çünkü şu ana kadar enerji verimliliği konusunda
birçok önlem aldık ve sonuçları da oldukça iyi oldu. Ulusal düzeydeki önlemlerle
hedeflere ulaşılabileceğini düşünüyoruz’ ifadesinde bulundu.
İngiltere’nin yaklaşımı ise biraz daha temkinli. İngiliz bir diplomat
‘alınabilecek önlemler hakkında çalıştıklarını’ söyledi ancak ülkesinin
görüşmelerde alacağı tavır konusunda bilgi vermekten kaçındı.
|