usluk suyu içmek iki açıdan çekici bir hal alıyor: Öncelikle tasarruf;
musluk suyunun içilebilir olduğu şehirlerde, ev dışında suya para ödemek daha
fazla sorgulanıyor. İkincisi çevrecilik; her yıl çöpe giden milyarlarca
plastik/pet ambalajı kısmen de olsa azaltma arzusu. Musluk suyuna dönüş eğilimi,
doğal olarak bu suyun en kaliteli olduğu şehirlerde gelişmeye başlıyor.
İlk göstergeler
New York'un
gönüllü kafelerden oluşan ‘TapIt' hareketi şehirlilere ücretsiz
musluk suyu sağlıyor. Su almak için tek şart var: Kafeyi sürekli kullanıma
yönelik bir şişe ile ziyaret etmek. Üye noktaları gösteren detaylı TapIt
haritası internet üzerinde mevcut. Yayalar cep telefonu veya özel
iPhone uygulaması üzerinden haritaya anında erişebiliyor.
Manchester merkezli ‘GiveMeTap' ise
bir eğilimin iş fırsatına dönüştürülmesi söz konusu olduğunda göz kamaştırıcı
bir örnek. TapIt ile benzer bir mekanizmaya sahip, fakat üye kafeler sadece özel
‘GiveMeTap' şişesi ile gelenlere su sağlıyor. 400 ml'lik alüminyum şişe 7
İngiliz Sterlini'ne satılıyor. Sudan tasarrufun ötesinde, fiyatı meşrulaştıran
en önemli faktör gelirin yüzde 70'inin Afrika'da yürütülen temiz su projelerine
bağışlanıyor olması. Dünyada yaklaşık bir milyar insanın temiz su içemediği ve
çoğunluğun Afrika kıtasında olduğu düşünülürse GiveMeTap şişesinden içilen her
yudumun ne kadar ‘ferahlatıcı' olduğu hissedilebilir.
Son olarak, özel
filtreli su şişesi ‘Water Bobble' önemli bir gösterge... Çünkü
musluk suyuna dönüşün kaliteli suya sahip olmayan şehirlerde de yayılması
anlamına geliyor. 300 kez kullanılabilen filtre, suyu bakterilerden ve klordan
arındırıyor. Böylece şehir suyunun kalitesini yükselterek daha lezzetli bir hale
getiriyor. Karim Rashid tasarımı bu özel şişe 0.55 litrelik bir hacme sahip ve
9.95 USD'ye satılıyor. Kullanımı yaygınlaştığı takdirde ambalajlı suyun ciddi
bir rakibi olabilir, tabii ev dışı kullanım ortamlarında.
Sonuç
Tüm bu olanlara sadece ‘su özelinde'
bakmayalım: Tasarruf bugün (uzun süredir) olmadığı kadar mantıklı. Tasarrufun
çevrecilik ile birleştiği noktada yukarıdaki örneklere indirgenemeyecek
büyüklükte iş fırsatları saklı. Bu fırsatları iki kelime ile özetleyebiliriz:
EKO-LOJİK!
|