Büyümesine paralel olarak yalıtım sektörüne yatırım yapma kararı alan Belde Grup, yeni
markası Beltherm ile 23. Uluslararası Yapı
Ankara Fuarı’ndaydı. Tuzla Organize Deri Sanayi
bölgesinde kurduğu modern tesiste EPS üretimine başlayan
Beltherm, sektörde ‘soğuk ile sıcak arasındaki en kalın çizgi’
olma iddiasını taşıyacak. Öncelikle İstanbul ve Marmara Bölgesi’nde
organizasyonunu tamamlamayı hedefleyen firma, ilk etapta tek vardiyada 10 bin
metreküp olarak planladığı üretimde yıllık 200 bin metreküpe ulaşmayı amaçlıyor.
Beltherm Satış Müdürü Abdullah Kaya,
www.yapi.com.tr’nin sorularını yanıtladı.
Kriz
etkisiyle inşaat sektöründe önemli bir daralma yaşanırken, yalıtım sektörü
büyümeye ve cazip olmaya devam ediyor. Bunu nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Evet, 2001 ve 2008 krizlerinde pek çok
sektör daralma yaşarken, yalıtım sektörü tanıtım faaliyetlerinin de
yoğunlaşmasıyla yoluna devam etti. Kuşkusuz bunda, doğal gazın yaygınlaşmasının
da payı vardı. Ancak doğalgazda zaman içinde yapılan ciddi zamlar, faturalara
yansıdı. Bu da insanların bilinçlenmesini sağladı. Buna rağmen sektör, ancak
2007’de dış cephe mantolamada 1 milyon metrekareye ulaşılabildi. Toplam
potansiyelin 35 – 40 milyon metrekare olduğunu düşünürsek, bu çok cüzi bir
miktar. Benim tahminim, 2007’den bu yana sektörün yüzde 15 – 25 arasında
büyüdüğü yönünde.
Biliyorsunuz artık herkes enerji tasarrufuna
yöneliyor, alternatif enerji kaynakları öne çıkıyor. Bu durum sektörlere de
yansıyor. Dış cephe yalıtımında Türkiye henüz yolun başında; yalıtılmış bina
oranı daha yüzde 5 – 6 civarında. Bu bilinç öncelikle büyük şehirlerde kendini
gösteriyor; Ankara’dan sonrasının çok bakir olduğunu söyleyebiliriz. Bu da
sektörü hem yerli hem de yabancı oyuncular için çok cazip kılıyor. Halihazırda
sektöre girmeyi düşünen ya da fizibilite çalışmalarına başlayan pek çok firma
olduğunu söyleyebiliriz. Yakın gelecekte de böyle olmaya devam edecek.
Belde Grubu’nu EPS
üretimine girmeye teşvik eden sebepler ne oldu? Ne
hedefliyorsunuz?
Belde Grubu, 1988 yılından bu yana inşaat
sektöründe; bu anlamda zaten bir altyapısı vardı ve aralarında TOKİ’nin,
Kiptaş’ın, büyük şantiyelerin olduğu pek çok yere ürünlerini veriyordu.
Gelişimine paralel olarak yeni yatırım alanları üzerine odaklanan grup, gaz
beton ve EPS üretimini değerlendirmeye almıştı. İlk etapta EPS tercih edildi.
EPS, çevreye dostu, ekonomik ve iyi bir malzeme. Üretim aşamasında içindeki
pentan gazını atıyor ve dinlendikten sonra kuru havayla yer değiştiriyor.
Üretimde oluşan atıklar, tekrar değerlendirilebiliyor.
Henüz çok yeni
olmamıza rağmen, makine parkuruyla birlikte modern bir tesis kurduk. İlk etapta
tek vardiyada aylık 10 bin metreküp üretim yapmayı planlıyoruz ancak hedefimiz
yıllık 200 bin metreküp üretim hacmine ulaşmak. Firma olarak önceliğimiz kalite.
Özellikle yalıtım sektöründe yapılacak çok iş var; bu nedenle ar-ge
çalışmalarımız hız kesmeden devam edecek, farklı kullanım alanları için neler
yapılabileceğini düşüneceğiz. Kesinlikle bayilik sistemiyle çalışacağız. Bazı
firmalar, direkt satış da yapabiliyor; biz, müşterilerimize bayi kanalıyla
ulaşacağız. Kimse, siparişi ne kadar büyük olursa olsun, bizim fabrikamızdan
gelip mal alamayacak. Satış temsilcilerimiz de bir bayi elemanı gibi çalışacak.
İlk etapta organize olacağımız bölge ise İstanbul ve Marmara.
Beltherm,
sektörde farklılaşmak için neler yapacak?
Şu an kalınlıkların
arttırılmasına yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Avrupa’da ortalama
kalınlıklar, 15 – 20 cm civarında; bizde ise 3 - 4 cm. Bunu müşterilere
anlattığımız zaman ilk tepki, oralarda havaların çok soğuk olduğu yönünde
oluyor. Ama Erzurum da soğuk; bu, bilinçlenmeyle ilgili. Onlar da 50 yıl önce
işe başladıklarında 3 – 4 cm ile yola çıkmışlar ve bugünkü seviyelere gelmişler.
Amacımız, bu süreci Türkiye’de de hızlandırmak. Ne kadar iyi malzeme
kullanırsanız kullanın, yalıtımda kalınlık çok önemli.
Yakında her
binanın bir enerji kimlik belgesi olacak. Bizim hedefimiz, pasif evler dediğimiz
tam yalıtılmış evleri öne çıkarmak. Yani yalıtımı sadece cephe olarak
düşünmeyeceğiz. Bina temelden çatıya kadar yalıtılacak; alternatif enerji
kaynaklarını da kullanarak hiç doğalgaz ya da yakıt kullanmadan optimum biçimde
ısınacak. Türkiye olarak yolun çok başındayız; öncelikle dış yalıtımın bir
oturması gerek. Tahminim, bundan sonraki aşamanın kalınlıkların artması ve en
nihayetinde de pasif evler olacağı yönünde.
Yalıtım sizce ne
kadar doğru kavranıyor?
Piyasada çok bilgi kirliliği var; ‘şu
yalıtım ürünü mü, yoksa bu mu?’ sorularıyla insanların kafaları karıştırılıyor.
Hangi ürünü seçerseniz seçin, doğru zamanda doğru yerde kullanılması çok önemli.
Bizim Beltherm olarak sloganımız, ‘ne soğuk ne sıcak’. Ayrıca ambalajlarımızın
üzerinde de ‘soğuk ile sıcak arasındaki en kalın çizgi’ ibaresi yer alıyor.
Katoloğumuzu hazırlarken de, sadece teknik elemanların anlayacağı bir içerik
sunmaktansa, bir ustanın, bina yöneticisinin ya da ev hanımının da
anlayabileceği şekilde olmasına özen gösterdik.
Biz, yalıtım
ürünlerini ‘cephenizin çalışan elemanı’ olarak adlandırıyoruz. Verdiğiniz
parayla, kendiniz ve aile bütçeniz, binanız için çalışan bir eleman tutmuş
oluyorsunuz. Kimi ürünler vardır dekoratiftir; tercihte bulunabilirsiniz. Ama bu
malzeme çok önemli. 2 – 5 yıl içinde verdiğiniz parayı amorti ediyor, 5 yıldan
sonra da sizin cebinize para koyuyor. Geçenlerde derneğimizde Almanya’da 60 yıl
önce yapılmış bir uygulama incelendi; hiçbir sorunla karşılaşılmadı. Uygulama
iyi yapılmışsa ve çok direkt su almıyorsa, bina ömrü kadar kullanım ömrü
olduğunu söyleyebiliriz. Tek yapmanız gereken, soldukça dış kat boyanızı
yenilemek.
|