|
nkara'da yaşayıp da, hatta yalnızca Ankara'ya ara sıra ziyarete gelip de Kuğulu Park'a hiç uğramamış olan var mıdır? Ankara'nın günübirlik, öngörüsüz bir zihniyetin ürünü olarak giderek daha çok bir beton ve otoban karmaşasına dönüştürülen kent hayatı içinde, Kuğulu Park'a uğramak tatlı bir rüyaya dalmak gibidir çoğu zaman.
Bu kendisi küçük ama güzelliği ve anlamı büyük park, kentimizde yaşanan pek çok güzel anının yemyeşil bir anıtı gibidir sanki. Bazı mekanlar vardır ki, orayı gördüğünüzde kendinizi evinizdeymiş, sevdiklerinizin yanındaymışsınız gibi hissedersiniz; yüzünüze tatlı bir tebessüm yayılır, Kuğulu Park da işte o mekanlardan biridir.
Kentleri, uçsuz bucaksız beton yapılar olmaktan çıkararak, kendimizi içinde mutlu, huzurlu hissettiğimiz büyük yuvamız haline getiren en önemli unsur ise bu mekanlarda kendi geçmişimizin güzel anılarını görebilmemizdir. Bu yüzden kentleri planlarken, geliştirirken kentin doğal ve tarihi yapısını korumaya azami özen göstermek gerekir. Çağdaş olan, insani olan anlayış budur.
Ne yazık ki, insan öncelikli değil, araç öncelikli bir kentleşme anlayışı bugüne kadar Ankaramızın doğal ve tarihi yapısına pek çok zarar vermiştir ve bugün de Ankaramızın gözbebeği, güzellik, estetik, yeşil bir görsellik merkezi Kuğulu Park araç trafiğine kurban edilmek istenmektedir.
Büyükşehir Belediyesi, Kuğulu Park'ın ve oradaki ağaçların bir bölümünü yapmayı planladığı bir geçit uğruna adeta çevresel bir kıyıma tabi tutmak arzusundadır.
İşin en ilginç ve en acı yanı da, çevreyi korumakla yükümlü olan Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun Büyükşehir Belediyesi'nin kenti, kent insanını ve çevreyi hiçe sayan bu tutumuna icazet veren bir tutum içinde olmasıdır. Aynı Kurul'un Çankaya Belediyesi'nin parkın içine Tunalı Hilmi Bey'in heykelini dikme önerisine 1. Derece Doğal Sit Alanı olan bu bölgeye zarar vereceği gerekçesiyle karşı çıktığı da anımsanacak olursa, Kurul'un bağımsız niteliğini yitirmeye ve giderek Büyükşehir Belediyesi'nin bir şubesi gibi çalışmaya başladığı daha açık görülür.
Bu işin olumsuz ve acı yanı, bir de işin sevindirici ve umutlu yanı var. Yargının Büyükşehir Belediyesi'nin çevreyi ve insanı gözetmeyen bu anlayışına dur diyerek, Kuğulu Park civarındaki geçit çalışmaları hakkında yürütmeyi durdurma kararı vermesi, elbette çok olumlu ve sevindirici bir gelişmedir.
Ama işin asıl sevindirici yanı, Kuğulu Park'taki kıyım girişimine karşı Ankaralıların gösterdiği örnek tepki ve sahip çıkma tavrıdır. En büyük güvencemiz; çevresine, tarihine, kentine sahip çıkan duyarlı kentlilerimizdir.
Ankaralılar pek çok güzel anılarının saklı olduğu, yorulduklarında onlara dinlenmeleri için kucak açan, bunaldıklarında onlara soluyacakları temiz hava sunan Kuğulu Park'larının tehlikede olduğunu duyunca, akın akın parka koşmuşlar, el ele tutuşarak insan zinciri oluşturmuşlar ve yıkım ekiplerine izin vermemişlerdir.
Kuğulu Park'ı korumak için insan zinciri oluşturan bu vatandaşların üzerinde bir gurur bayrağı gibi dalgalanan pankartta ise şu sözler yazılıydı.
"Kuğulu Park Ankaralılarca Koruma Altına Alınmıştır!"
"Kentine sahip çıkmak kendine sahip çıkmaktır!" bilinciyle büyük bir duyarlılık örneği gösteren tüm Ankaralılara teşekkür ve saygılarımı iletiyorum.
Prof. Dr. Muzaffer ERYILMAZ / Çankaya Belediye Başkanı - İç Anadolu Belediyeler Birliği Başkanı
|
