br/>
Orta ve düşük gelir grubu için sosyal konut projelerine imza atan kamu sektörünün tüm sektör içindeki payı, 2006 yılında yüzde 4.7'ye düştü. Özel sektörün payının yüzde 87.2 olduğu konut sektöründe, kamunun payı 2005 yılında yüzde 10.1 olmuştu. Türkiye'de konut yatırımlarının tüm yatırımlar içindeki payı, yüzde 15-30 arasında değişiyor. TÜİK ve DPT verilerine göre, konut stoku üretim değerinin, 2010 yılında 420, 2015 yılında ise 502 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Peki bu yatırım içinde kamu sektörünün payı ne? Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından yapılan "TOKİ'nin Konut Üretimindeki Yeri" adlı araştırmaya göre, kamu sektörünün konut üretimi her ne kadar 2005 yılında artış gösterdiyse de, tüm sektör içindeki payı azalarak yarı yarıya düştü. Kriz dönemlerini saymazsak 1996'dan bu yana düzenli artış gösteren ve payını arttıran özel sektör, 2006 yılında 494 bin 155 daire için ruhsat aldı. Bu rakam kamu sektöründe 26 bin 752 daire olarak gerçekleşti. TOKİ'nin araştırmasına göre, 2005 yılında kamu sektörü 55 bin 277 daire için ruhsat almış, aynı yıl özel sektör de 455 bin 215 yeni daire için başvurmuştu. Araştırmaya göre, 2003 yılına kadar düşme eğilimi gösteren kooperatifler de artış gösteriyor. 2005 yılında 34 bin 844 konut için ruhsat alan ve toplam konut üretimi içindeki payı yüzde 6.4 olan kooperatifler, 2006 yılında konut sayısını 45 bin 767'ye, pazardaki payını ise yüzde 8.1'e çıkardı.
1965'te ivme kazandı
Türkiye'de konut üretimi, 1965'te kabul edilen "Kat Mülkiyeti Kanunu" ile ivme kazandı. Aynı yıllarda kooperatifleşme ve toplu konut üretiminin başladığı konut sektöründe, 1990'lı yıllarda devlet politikalarının da etkisiyle kamu sektörü, konut üretimini azalttı. Aynı yıllarda özel sektörün öncülüğünde gayrimenkul alanında yaşanan gelişmeler, konut alım satımını önemli bir yatırım aracı haline getirdi. 2000 yılından itibaren hem arzın hem de talebin önemli artış gösterdiği sektörde özel yatırımcılar hızla paylarını arttırarak kamunun 20 katı konut yapar hale geldiler.
|