Orman Arazisine Yapılacak...
Kuzey Ormanlarındaki RES Projesine...
İkizköylü Kadınlar, Ormancıları Durdurdu
Endüstriyel Orman Plantasyonlarının...
Ormanlar Rant için Feda Ediliyor
Ormancılık Örgütlerinden Çağrı:...
Orman Alanlarımızı Yapılaşmaya...
Kuzey Ormanları için Harekete Geçtiler
Hedefte Yine Orman Var
Orman Vasfı Taşımayan Alanlara...
Ormanda Madene Yine ÇED Gerekli Değil
Orman Alanı, Kazdağı Milli...
Orman Sayılmayan Yerlerdeki...
Ormanlar Kamu Yararı Adı Altında Özel Teşebbüse Açılıyor
Son 8 yılda, ormanlık alanların 334 bin 35 hektarlık kısmı "kamu yararı” için özel teşebbüslerin kullanımına açıldı. Ormancılık dışı amaçlar için kullanılan alanlar 739 bin hektara ulaştı.
Türkiye’de son 8 yılda, ormanlık alanların 334 bin 35 hektarlık kısmı "kamu yararı” gerekçe gösterilerek maden, enerji ve turizm gibi faaliyetler için özel teşebbüslerin kullanımına açıldı. Bugün ise ormancılık dışı amaçlar için kullanılan alanlar 739 bin hektara ulaştı. Çoğu 49 yıllığına kiralanan alanlar, uğradıkları tahribat sonrası orman olma özelliğini yitirmesine rağmen; kağıt üstünde hala ormanlık alan olarak görünmeye devam etti. Alanlara ulaşım için yapılan altyapı ve yol çalışmaları için de bu süreçte binlerce ağaç kesildi. Ranta açılan ormanlık alanların bütünlüğü bozularak, binlerce parçaya bölündü. Bu parçalanmışlık son 11 yılda yüzde 56 arttı. Cumhuriyet’ten Miray Özbilek’in haberine göre; bahsedilenden çok daha fazla alanın talan edildiğini söyleyen Tarım Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, “Türkiye’nin toplam alan yüzölçümü 76 milyon hektar. Bunun 22 milyon hektarı orman alanıdır. Ve bu orman alanların korunması, geliştirilmesi ve yarınlara taşınması için gerekli çalışmaları Orman Genel Müdürlüğü yapar. Ormanlar işletilirken ormanın sürekliliği sağlanır, 182 yıl boyunca bu iş böyle devam etmiştir. AKP iktidarına gelene kadar, ormanların dünya düzeyinde işletilmesi konusunda; Anayasa’nın 169, 170, 172 ve 174. maddeleri ve 6831 sayılı Orman Kanunu ile de sıkı bir koruma vardı. Burada orman köylüsünün korunması ve ormanların yarınlara bırakılması savının desteklenmesi, orman ürününün sektörde hak ettiği ilgili bulması sağlanıyordu.” dedi. Durmuş, “Türkiye’de bilinen ormanlık alanların yüzde 98’i devlet ormanıdır ve devlet eliyle işletilir. Ama AKP geldiğinde yeni bir söylem geliştirildi ve dediler ki “Biz devlet ormancılığı değil, millet ormancılığı yapacağız.” Bizler o zamandan bahsedilen “millet” kavramının çok uluslu şirketler olacağını, bu olaya rant gözüyle bakılacağını ve giderek yandaşların kollanacağını söylemiştik.” diye konuştu. Orman yasası 40’a yakın değişikliğe uğradı Durmuş, “Buradan en büyük yıkımı kırsalda yaşayanlar gördü. İlk iş olarak işletmelerde orman köylülerinin çalıştırılması yerine, giderek ticarileşmeye yol açacak düzenlemeler yapıldı. Hatta yönetmeliklerle Anayasanın 169. maddesi ihlal edildi. Orman vasfını yitiren alanların, ormanlık alan sınırından çıkarılması ve ekonomiye kazandırılması söylendi. Ormanlar, durup dururken vasfını kaybetmez, insan eliyle kaybettirilir. Burada AKP birçok söylemle, alanların orman dışına çıkması için çok çaba sarf etti.” sözlerini kullandı. Maden şirketlerinin yarattığı tahribat 300 yılda düzelmez Haberin tamamına linkten ulaşılabilir. |