Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.

O Yasa Uygulandığında Kıyamet Kopacak!

Haliç Tersaneleri’nin geleceği belirsizliğini korurken civar mahallelerdeki gelişmeler de önem arz ediyor. Osmanlı döneminin ilk mahallesi Bedrettin Mahallesi’nde neler olup bittiğini, yaşanan son gelişmeleri Bedrettin Mahallesi Dernek Başkanı Süleyman Songur’dan dinledik.

O Yasa Uygulandığında Kıyamet Kopacak!

Tersane bugün can çekişiyor

İşte mahallemizin sınırları içinde bulunan Haliç Tersanesi de mahallemizin bir parçasıdır. 1983 yılına kadar önemli bir üretim merkeziydi. 1455 yılından bu yana 528 yıl hiç durmadan üretimde bulunan dünya endüstri ve kültür mirası bir doku. İçinde hala faal olan 3 atelyesi, 3 havuzu, 2 kızağı olan tersane bugün can çekişiyor. Çalıştığı günlerde 3500 nüfusa sahip olan tersane, ekonomik olarak mahalleye canlılık getiriyordu. Sosyal yaşam daha canlıydı. Tersanenin içinde Gemi Yapı Endüstri Meslek Lisesi vardı. 1983 yılında hepsi yok oldu. Kapatılma gerekçesi olarak “Atıklarla Haliç’i kirletmesi baş neden olarak gösterildi. Oysa Eminönü’ne yapılan ‘Baskül Köprü’nün tasarlandığı gibi çalışamaması nedeniyle ağır tonajlı gemilerin yapılamamasıydı. Oysa burası ufak tonajlı gemilerin, yatların yapıldığı bir merkez ve eğitim kurumu olabilirdi. Ve şu anda dahi aynı işlevi görecek kapasitede… Ama Aşık Veysel in dediği gibi “Koyun kuzuyla gezerdi, fikir başka başka olmasa…”

Bedrettin Mahallesi tümüyle yok oluyor

Mahallem olduğu için hep Bedrettin’ten bahsettim. Aslında Haliç’te var olan Cumhuriyet dönemi tersanelerinden Taşkızak ve Camialtı Tersaneleri’ne de aynı kapsam içinde aynı gözle bakılması gerekiyor. Buralarda yapılması planlanan ‘kentsel dönüşüm’ aslında muazzam bir ‘rantsal dönüşüm’. Bunu anlamak ve algılamak için herhangi bir yerden Haliç’e bakmayın. Haliç’ten sahillere bakın. Perşembe Pazarı, Bedrettin, Kasımpaşa, Hasköy, Sütlüce, Halıcıoğlu, Silahtar, Alibeyköy, Eyüp, Fener, Balat, Ayvansaray, Küçük Mustafapaşa, Cibali sahilleri tümüyle dönüşüm kapsamında. Yalnız buraları mı? Şişhane-Bedrettin yönünden baktığınızda 3. köprüyü, Kasımpaşa-Hasköy istikametinden baktığınızda Kuzey Ormanları’nı, Eyüp-Silahtar yönüne baktığınızda 3. hava limanını, Ayvansaray-Balat istikametine batkınızda Kanal İstanbul’u göreceksiniz. Mesela Bedrettin Mahallesi tümüyle yok oluyor. Onun yanındaki Çatma Mescit, Yahya Kahya, Sururi, Çukur, Yenişehir, Eskişehir mahalleleri Tarlabaşı planlarıyla bütünleşiyor. Hacı Ahmet, İstiklal, Piyalepaşa, Kaptanpaşa, Feriköy, Anadolu Kahvesi, Mahmut Şevketpaşa, Kadınlar Çeşmesi yani Piyalepaşa aksı olduğu gibi kentsel (rantsal) dönüşümün içinde. Haliç’e sahil olan Kadı Mehmet, Kulaksız, Hasbahçe, Keçecipiri, Halıcıoğlu, Sütlüce, Örnektepe, Okmeydanı da aynı akıbete uğruyor. En önemlisi de kentsel dönüşüm planlarını yapanlar, buradaki mülk sahiplerine sormadan rant hesaplarına göre yapıyor her şeyi. Bölgeye demografik açıdan baktığınızda düşük gelirli/asgari ücret ile çalışan işçi, küçük ölçekli atelye sahipleri, memur sınıf yapısında olduğu gözleniyor. Yani burada mülk sahibi olanların dahi yeni yapılanmada mülk sahibi olabilmesi mümkün değil. Şu anda kamusal alanlarda olan rantı izliyoruz. Henüz Afet Yasası uygulanmıyor. O uygulanmaya başladığında kıyamet için hepimiz kıyamda duracağız.

Haliç Tersanesi yat limanı oluyor; Kalyoncu Kışlası, AVM!

Yapılan 1/5000 ve 1/1000’lik planlarda mahallemiz “yenileme, özelleştirme ve turizm” alanı olarak ilan edildi. Yenileme kapsamında ilk hareket sokak isimlerinin değiştirilmesi ve numarataj çalışmaları oldu ve böylece bellek yitimine uğradı. 2011 yılında bu planlar kapsamında sokak taşları sökülerek bilinçsiz hafriyatlarla morfolojisi bozuldu. Ama daha evler yıkılmadı. 2011 yılında Beyoğlu Semt Dernekleri Platformu bünyesinde, Beyoğlu Planları’na itiraz ederek İdari Mahkeme’de dava açtık. 2013 yılında davayı kazandık. 6 ay süre verildi yeni planlar için. Anıtlar Yüksek Kurulu ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu, bütün şehir ve ilçe belediyelerinden yeni plan hazırlamasını istedi. Bu konuda Anakent Belediyesi’nin yaptığı plan ortaya çıktı. Yeni planda Unkapanı (Atatürk) Köprüsü tamamen kaldırılıyor. Cezayirli Gazi Hasan Paşa parkı kaldırılıyor. Çünkü oraya üst geçit yaparak dalma-batma su altı tüneli bağlanacak. O tünelin diğer ucu Unkapanı’na bağlanacak. Haliyle Taksim-Aksaray bağlantısı, Bedrettin Mahallesi yok edilerek yeni bağlantı yolu yapılacak. Bir de mahalleye yapılacak olan Havaray projesi var. Şişhane-Kulaksız-Şark Kahvesi-Mecidiyeköy Havaray aksı… İşte bunun ilk durağı ise Bedrettin Mahallesi. Haliç Tersanesi yat limanı oluyor. Kalyoncu Kışlası AVM oluyor…

Bir an empati yapalım. Böyle bir belde İtalya, Fransa, Almanya gibi yerlerde olsaydı 561 yıldır yaşayan bu beldeyi ne yaparlardı? Buradaki kültür ve endüstri mirası (ki hala yaşıyor) acaba böyle çöküntü alanı haline mi getirilirdi? Rant uğruna birilerine peşkeş mi çekilirdi? Böyle alanlara ‘koruma planları mı’ yoksa ‘yenileme planları mı’ yapılırdı?

Tarihi mahalleler kültür mirası olarak korunmalı

İstanbul, 2010 yılı Kültür Başkenti oldu. İstanbul’da bu morfolojiyi bozarak nasıl bu unvana sahip çıkılacak? Biz teknolojiye ‘hayır’ demiyoruz. Elbette teknoloji olmalı. Modern yapılar, akıllı binalar, planlı kentler elbette olmalı. Ama bunun yanında tarihi dokular da korunmalı ve onlara sahip çıkılmalı. Bunun gibi yerler; yaşayan, kültür ve endüstri mirasları korunan yerler olmalı. Gelecek kuşaklara aktarılmalı. Çünkü biz ne tarihimizden ve ne de vatanımızdan asla utanmıyoruz.  Haliç Tersanesi; dünyanın yaşayan ikinci büyük tersanesi olarak üretime devem etmeli. Tarihi mahalleler kültür mirası olarak korunmalı.

Halkı yok sayarsanız bunun adı rantsal dönüşüm olur

Belki yazdıklarım konu dışı gibi algılanacaktır. Yapılan planlara bakıldığında pazıl/yapboz gibi bir yapılanma görülüyor. İhya ve restorasyonun nasıl yapıldığına iki örnek verecek olursak; Beyoğlu Belediye Binası yani 6. Daire restorasyon, Okçular Tekkesi de ihya olarak gösteriliyor. Onları gördüğümde ben kendimi şimendifer sanıyorum. Mahallenin içindeki Haliç Tersanesi mahalleden koparılamaz. O ve yukarıda saydığım diğer yapılarla mahalle bir anlam ve mana kazanır. Hepsini tek tek ayrıştırırsanız ve en önemlisi o mahallerde yaşayan halkı yok sayarsanız maalesef bunun adı kentsel dönüşüm değil rantsal dönüşüm olur.

 

 

 

 

TÜMÜNÜ GÖSTER HABERİN DEVAMI:   1  |   2
http://www.yapi.com.tr/haberler/o-yasa-uygulandiginda-kiyamet-kopacak_119708.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!