nerji Bakanı Hilmi Güler, "Para yazı da tura da gelse, hatta dik de dursa nükleer santralı kuracağız" diyor. (23 Şubat, Hürriyet)
Avrupa'da 15 yıl aradan sonra Finlandiya'da yapımına başlanan ve yeni santrallar için model oluşturacağı umut edilen ilk 3. jenerasyon santralın kalite kontrolünde ardı ardına ortaya çıkan hatalar ise bana, "Para yazı da tura da gelse, hatta dik de dursa Türkiye'de nükleer santral kolay kolay yapılamaz" dedirtiyor.
Baksanıza Finlandiya'daki Olkiluoto santrali 4 milyar dolara malolacaktı; yapımcı firma Fransız Areva, 18 aylık erteleme nedeniyle şimdiden 1 milyar dolar daha istiyor. Ayrıca Areva'nın ortağı Siemens de milyonlarca dolar zarara uğradığını açıkladı. (6 Mart, Wall Street) İnşaat bitinceye kadar kim bilir daha kaç erteleme olacak, faturaya kaç milyar dolar daha eklenecek?
Sübvansiyonlu fiyat
Üstelik 4 milyar dolarlık başlangıç fiyatının, sübvansiyonlu olduğu iddiaları da var. Deniyor ki nükleer teknolojisini pazarlamak isteyen Fransa, yıllar sonra ilk reaktörü her ne koşulda olursa olsun yapmak için Olkiluoto projesine el altından para akıtmış. Greenpeace'in şikâyeti üzerine konu, Avrupa Komisyonu'nda incelemede!
Bu arada Areva yetkilileri, firmanın finansal durumunun geçen yıla göre çok kötüleştiği ve Finladiya'daki santralı inşa eden departmanın, diğer departmanlara göre en kötü finansal performansa sahip olduğunu açıkladılar.
Finlandiya Nükleer Denetim Otoritesi Direktörü Jukka Laaksonen'in ertelemeye neden olan hatalar zinciriyle ilgili teşhisi şu:
"Yıllar boyu tek nükleer santral inşa edilmediği için sektörde know-how da kaybolmuş, disiplin de... Mühendisinden sıradan işçisine her düzeyde uzman eleman yok. Çoğu emekli olmuş, hatta kimisi ölmüş, geri kalanlar iş bulamadıkları için başka sektörlere geçmişler."
Uzun lafın kısası 15 yıl aradan sonra büyük umutlarla inşa edilen santral, nükleer sanayiinin bir inşaat patlamasına hazır olmadığını gözler önüne serdi.
Aşırı maliyet ve gecikmeler
Kalite kontrolünde belirlenen ilk hata, temel betonundaki su miktarının sözleşmede belirtilenden fazla olmasıydı. Areva çalışanları, Finlandiya'da dondurucu soğuklar nedeniyle su hemen donduğu için, betona verdikleri su miktarını arttırmak zorunda kalmışlardı. İnşaat durduruldu, betonun kuruması beklendi, sağlamlığı test edildi. Ve inşaata başlanmasından 5 ay sonra, santralın 1 yıl ertelemeyle 2010 temmuzunda devreye girebileceği açıklandı.
Ardından reaktörü çevreleyen çelik kafesin panellerinin 5'er milimetre aralıkla takılmaları gerekirken, 7'şer mm aralıkla takıldıkları ortaya çıktı. İnşaat yine durduruldu, erteleme 18 aya, açılış 2011'e, Areva'nın zararı 1 milyar dolara çıktı.
Greenpeace yetkilisinin dediği gibi "Nükleer endüstri hiç değişmedi. Aşırı maliyetler, yapımda gecikmeler ve devlet sübvansiyonları, bu endüstrinin temel özellikleri!"
Amerika, yeni santral için kararı 2010 sonrasına bıraktı. Çin, Olkiluoto ile ilgili gelişmeleri dikkatle izliyor... Bizimkiler acaba ne düşünüyor?
|