br />
Malatyalılar, Ertuğrul Günay'a küstü
'Aksa'ya İsrail üzerinden girmek gibi' diyenlere kandı
Ali Er (Sonsöz Gazetesi'nin sahibi): "Kültür ve Turizm
Bakanı Ertuğrul Günay, daha önce de bu konu ile ilgili tepki çeken açıklamalar
yapmıştı. Bakan Günay, önceki ziyaretinde, Adıyaman milletvekillerinin 'Nemrut'a
Malatya üzerinden gitmek, Mescid-i Aksa'ya İsrail üzerinden girmek gibidir'
şeklindeki görüşleri üzerine rotasını değiştirmişti. Yine bir ziyaretinde
Malatya yoluna tepki göstermişti. Geçtiğimiz yıllarda Ankara'da düzenlenen
Nemrut turizmiyle ilgili toplantılara Malatya'dan kimsenin çağrılmaması da bizi
çok üzmüştü."
Kardeş iki ildik birbirimize düştük
Haydar Karaduman (Malatya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı): "Bu
son tartışmalarla birlikte iki il birbirine düştü. Yerel gazeteler neredeyse
birbirine savaş açtı. Beraberliğe en fazla ihtiyacımız olduğu günlerde Bakan
Günay, olayı körükledi. Günay'ın Nemrut hakkındaki görüşleri acaba kendi görüşü
mü, yoksa bir hükümet politikası mı? Nemrut, dünyanın sekizinci harikası olarak
gösteriliyor. Bölgeye gelen turist hem onlara yeter hem de bize. Gelen turist
sayısını nasıl artırırız hesapları yapmak varken kısır tartışmaların içerisine
saplanıp kaldık. Turistik alanda gerekli düzenlemeler yapılsın hem Malatya
kazansın hem de Adıyaman."
Bakan, özür dilesin
Şevket Keskin (Malatya Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı):
"Yıllarca bütün yetkililer bir kilometre yol yaptırmak için bakanların kapısını
aşındırdı. Biz Adıyaman ve Malatya arasındaki yola bağlantı yapılmasını
beklerken, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın basına yansıyan bölümü
kadarıyla milyonlarca lira harcanarak yapılan yolu tahrip edeceğini açıklaması
hem kültürden hem de turizmden sorumlu bir bakana yakışmadı. Devlet bir yandan
yol yapacak, diğer yandan bir bakan bunu tahrip edeceğini açıklayacak... Sayın
Günay'ın Malatyalılardan özür dilemesini bekliyoruz. İki il arasında hiçbir
sıkıntı yokken devletin bir bakanının böylesine açıklama yapması ve husumet
meydana getirmesi yetkili birine yakışmaz."
Vereceğimiz bir şey kalmadı
Mehmet Ali Aslancirit (Adıyaman'da Bugün Gazetesi'nin genel yayın
yönetmeni): "Atatürk Barajı yapılırken 70 köyümüz sular altında kaldı.
Ama barajdan daha çok Urfa faydalanıyor. Çat Barajı da bizim topraklarımızda ama
Malatyalıların topraklarını suluyor. Bir tek Nemrut Dağı'mız var, şimdi de onu
elimizden almaya kalkışıyorlar. Bakan Günay, bölge sit alanı olduğu için hassas
davranıyor ve yolun seviyesini aşağıya çekip araç trafiğine kapamak
istiyor."
Malatya'da polis korumasıyla gezdim
Naif Karabatak (Güne Bakış Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni) :
"Gazetede 'Malatyalıların etekleri tutuştu!' şeklinde manşet atınca ortalık
iyice kızıştı. Sonra haliyle Malatyalılar da bizi topa tuttu. Ben manşetimin
arkasındayım. Daha sonra Malatya'da bir yerel kanal beni programa çağırdı.
Aslında ben de iki şehrin bu şekilde gündeme gelmesinden rahatsız oldum ve
ortamın yumuşamasını istedim. Hatta çağrıldığım televizyon sahibine 'Yoksa beni
dövecek misiniz?' diye espri yaptım."
Heykel yaptıralım dedik kabul etmediler
Zeki Dişkaya (Adıyaman Kalkınma Platformu Başkanı): "Malatya
basını Bakan Günay'ın kişiliğine saldırdı ve çok seviyesiz haberler
yaptı.Bakan'ı kültürsüz olmakla suçladılar. Milletvekillerimize 'boş
konuşuyorlar' dediler. Ben o haberleri yapanlara acıyorum. Malatyalılar madem
Nemrut'u bu kadar çok istiyor, bir heykelini yaptırıp şehirlerine yollayalım
dedik. Buna da alınmışlar herhalde. Ama kimse heykel teklifimizi kabul
etmedi!"
Dağın tapusu bize ait kimseye vermeyiz
Seyfettin Karataş (22 yıldır Nemrut'a turist taşıyan şoför):
"Bizim Nemrut'la bir sorunumuz yok; çünkü dağ zaten bize ait. Bizim sınırlarımız
içinde. İnsan kendisine ait olan bir şeyi, her yerde 'benim' diye gündeme
getirir mi? İşte Malatyalılar bunu yapıyor. O yüzden tartışmalara hiç prim
vermiyorum. TÜYAP Fuarı'na bile stant açıp bölgeyi tanıttık. Malatyalılar böyle
bir organizasyon düzenlemişler mi? Bana göre dağın kime ait olduğu önemli değil.
İş, turist sayısını artırmak. "
|