Dersimliler, 10 Ekim 2009 tarihinde
Munzur Projesi kapsamı içerisinde yer alan altı baraj
ve sekiz hidroelektrik santralı (HES) yapımına karşı Tunceli merkezinde
büyük mitinge hazırlanıyor. Munzur Aydın ve Sanatçılar
Platformu, Tunceli Dernekleri Federasyonu,
Munzur Çevre Derneği’nin ortaklaşa düzenleyeceği mitingde
Türkiye’nin en eski ulusal parklarından biri olan Munzur Vadisi Milli
Parkı içerisindeki Munzur deresi üzerinde yapılacak barajların
Tunceli’nin doğasını, bitki ve hayvan varlığını yok edeceği, iklimi olumsuz
etkileyeceğini öne sürülüyor.
Uzunçayır Barjı su tutuyor
Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından 1960 yılında planlanan
Munzur Projesi, 1987 yılında projenin tamamlanmasıyla bitiyor.
1998 yapım kararı alınan proje, enerji amaçlı Uzunçayır, Akyayık, Kaletepe,
Bozkaya, Pülümür, Konaktepe barajları ile Mercan ve Konaktepe I ve II
HES’i kapsıyor. Her biri 125 metre yüksekliğinde baraj duvarlarıyla Munzur
deresini baştan başa kaplayacak olan barajlar ile HES’lerin toplam kurulu gücü
384 megavat olacak ve yılda 1571 gigavat elektrik enerjisi üretmesi planlanıyor.
Proje kapsamında yalnızca Uzunçayır Barajı’nın yapımı tamamlandı ve geçen ay su
tutmaya başladı. Mercan HES ise yapım aşamasında.
Öte yandan, Konaktepe Barajı ile Konaktepe I ve II HES hakkında iki dava
açılmış durumda. Türkiye ile ABD hükümetleri arasında 26 Şubat 1998’de imzalanan
ikili işbirliği anlaşması ve 10 Eylül 1998 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla
yapım kararı alındı. Bu karara dayanarak Konaktepe Barajı ve HES’leri, 125
milyon dolara ABD’li Stone and Wabster International Corporation önderliğindeki,
içerisinde ABD’li VA Tech Elan, VA Tech Vúst MCE, Avusturyalı Strabag ile
Türkiye’den ATA İnşaat, Soyak Uluslararası İnşaat şirketlerinin oluşturduğu
konsorsiyuma verildi.
Bu arada, Konaktepe Barajı ile HES’leri için 5 Haziran 2001 tarihinde
Barajlar ve Kültürel Miras İzleme Kurulu Kurucu Üyesi Avukat Murat
Cano ile beş Dersimli, projenin ÇED raporu yapılmadan ihale edildiği,
yapılması halinde Tunceli doğasını yok edeceği, iklimini değiştireceği, ayrıca
Dersimlilerin kutsal saydığı bölgede bulunan başta Munzur Baba olmak üzere
birçok kutsal alanı sular altında bırakacağı, yerleşim yerleri arasında
iletişimin kopacağı, ayrıca arkeolojik değerleri yok edeceği, ulusal park
sınırları içerisinde bulunan birçok endemik bitki ile hayvan varlığını yok
edeceği iddiası ile Bakanları Kurulu kararının iptali için Danıştay 10.
Dairesi’nde dava açtı.
Danıştay önce iptal etti
Davacılar ayrıca, dava dilekçelerinde bu barajlardan elde edilecek elektrik
enerjisinin Türkiye’nin yıllık üretiminin yüzde 1’inden az olduğunu, toplam
sekiz HES’ten yılda 80 milyon dolar kazanç sağlanacağını, yörede hayvancılık ve
doğal korumaya yatırım yapılması halinde yıllık 1 milyar dolar gelir elde
edilebileceğini iddia etti. Danıştay 10. Dairesi de 5 Temmuz 2005’te oybirliği
ile verdiği kararda, “ÇED raporu hazırlanmaksızın ve projenin bulunduğu yerin
milli park sınırları içinde olması nedeni ile bu konudaki mevzuat da gözönünde
bulundurulmak suretiyle kapsamlı bir çalışma yapılmaksızın, baraj ile HES
projelerinin yürürlüğe konduğu” gerekçesiyle projeyi iptal etti.
DSİ ise davayı temyiz etti. Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu da 23
Şubat 2006’da toplanarak davayı karara bağladı. Duruşmada 11 üyenin “davanın hem
koruma hem Bakanlar Kurul kararı iptali gerektirdiği için 6. ve 10 dairelerinin
ortak toplantısında yeniden görüşülmesi” istemini de reddederek, 18 üyenin
oyuyla Danıştay 10. Dairesi’nin kararını “Dava konusu baraj ve HES’lerin ÇED
Raporu hazırlanmaksızın Bakanlar Kurulu kararının ve zımni red işleminin iptali
yolunda hukuki isabet görülmemiştir” gerekçesiyle iptal etti. Dava, AİHM’e
taşıdı.
Bilirkişi yerinde inceleyecek
Cano ve arkadaşları, Munzur Projesi kapsamında yapılacak baraj ile HES’ler
için Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 24 Ekim 2001’de
verdiği “Proje alanında tarihî ve doğal mirasa konu değerler yoktur” kararına
karşı Malatya İdare Mahkemsi’nde de dava açtı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na
karşı açılan davada mankeme, 4 Haziran 2006 ‘da verdiği ara kararda, oybirliği
ile uyuşmazlığa konu alan milli park sınırları içerisinde keşif ve bilirkişi
incelemesi yapılmasına karar verdi.
|