Dışişleri Bakanlığı’nda yeniden yapılanmayı getirecek yeni personel
kanun taslağı Başbakanlık’ta
Dışişleri Bakanlığı’ndaki yeniden yapılandırma çalışmaları çerçevesinde
siyaset bilimi, hukuk ve uluslararası ilişkiler gibi alanlar dışındaki
bölümlerden mezun olanların da meslek memuru olarak alınmasının önü açılacak.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen düzenlemeleri, “İktidarın Dışişleri’nde
siyasi kadrolaşma girişimi” olarak nitelerken Türkiye Değişim Hareketi
üyelerinden eski Dışişleri Müsteşarı Faruk Loğoğlu, “Ben diplomatların seçildiği
havuzu genişletmede peşinen bir sakınca görmüyorum. Meslek zaten girdikten sonra
öğreniliyor. Dışişleri için asıl tehlike, üst kademeye dışarıdan atamalar
yapılmasıdır” yorumunu yaptı.
Dışişleri Bakanlığı Teşkilat Yasası’nda değişiklikler öngören taslağın
Başbakanlık’a gönderildiği öğrenildi. Önümüzdeki günlerde TBMM gündemine gelmesi
beklenen taslakla ilgili çalışmalar ilk olarak ocak ayında yapılan Büyükelçiler
Konferansı sırasında Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu tarafından kamuoyuna
duyurulmuştu. Personelden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Naci Koru, Cumhuriyet’e
yaptığı açıklamada taslağın Dışişleri personelinin nicelik ve nitelik bakımından
güçlendirilmesini ve insan kaynakları havuzunun çeşitlendirilmesini amaçladığını
vurguladı. Bakanlıktan verilen bilgilere göre, yeni teşkilat yasasında özetle şu
değişiklikler öngörülüyor:
• Dışişleri Bakanlığı meslek memuru alım sınavına girebilmek için siyasal
bilgiler, iktisat ve iktisadi ve idari bilimler fakültelerinin 4 yıl süreli
eğitim veren uluslararası ilişkiler, kamu yönetimi, siyaset bilimi, iktisat,
maliye, işletme ve ekonomi bölümlerinden, hukuk fakültelerinden ya da bu dallara
öğrenim programlarında ağırlıklı olarak yer veren, denkliği YÖK tarafından
onaylanmış yabancı öğrenim kurumlarından mezun olma şartı aranıyordu. Yeni
düzenlemeyle bu bölümlere tarih mezunları da eklendi. Düzenlemeyle getirilen en
önemli değişiklik ise başka herhangi bir bölümden mezun olanların siyasal
bilgiler, uluslarası ilişkiler, maliye, iktisat, işletme, ekonomi, hukuk
alanlarında ‘master ya da doktora’ derecesine sahip olmaları durumunda meslek
memurluğu sınavına alınmasına imkân sağlanması.
• İdari memurluğun cazip hale getirilmesi için başkonsolosluğa kadar yükselme
imkânı veren kariyer planlaması getirilecek. Merkez ve yurtdışı görevlerinde
maaşlar arttırılacak.
• Erken aşamada büyükelçi olmanın yolu açılacak.
• Savaş bölgelerinde görev yapan diplomatlara “mahrumiyet tazminatı”, Türkiye
açısından önemli başkentlere gönderilen diplomatlara da “teşvik ödeneği”
verilecek.
Öymen: Kadrolaşma hamlesi
Taslak daha Meclis gündemine gelmeden tartışma yarattı. Dışişleri kökenli
politikacıların önde gelen isimlerinden CHP?Genel Başkan Yardımcısı Öymen,
taslakta Dışişleri Bakanlığı mensuplarını özlük haklarına ilişkin düzenlemelere
muhalefet olarak kendilerinin de destek vermeye hazır olduklarını, ancak
bakanlığa girişi düzenleyen maddeleri sakıncalı bulduklarını ve TBMM’de bu
maddeye karşı çıkacaklarını açıkladı.
Dışişleri Bakanlığı’nda diplomat olarak nitelendirilen meslek memurluğunun
yanı sıra uzmanlık gerektiren bölümler için uzman personel istihdam edildiğini
kaydeden Öymen, “Şimdi mühendislik, fizik, tıp ya da ilahiyat gibi bölümlerden
gelenlere diplomatlığın yolunu açarsanız o zaman dış politikanın kalitesini
düşürürsünüz. Diplomaside başarılı olmanın yolu uluslarası müzakerelerde sağlam
hukuk, siyasi ilimler bilgisi, ekonomi bilgisi sahibi olmaktan geçer” dedi.
Düzenlemenin “Dışişleri Bakanlığı’na politika sokmak” anlamı taşıyacağına vurgu
yapan Onur Öymen, “Bakanlığı böyle adım adım dışarı açarsanız hüviyeti değişir,
siyasi etki atamaları başlar” diye konuştu.
LOĞOĞLU: FARKLI DİSİPLİNLERİ PEŞİNEN SAKINCALI
BULMUYORUM
Dışişleri Bakanlığı’nın yeninden yapılanması yönünde 2006-2007 yıllarında
raporlar hazırlayan Dışişleri Bakanlığı eski Müsteşarı ve Türkiye Değişim
Hareketi üyesi Faruk Loğoğlu ise taslak konusunda Öymen’den farklı bir yaklaşım
sergiledi. Dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün talimatıyla hazırladığı
raporlarda da, “Bakanlığın meslek memuru havuzunun genişletilmesi gerektiği”
saptamasında bulunduğunu aktaran Loğoğlu, şöyle devam etti: “Ben farklı
disiplinlerden gelenlere Dışişleri’nin kapısının açılmasını peşinen sakıncalı
bulmuyorum, personel temin havuzunun genişletilmesinin faydalı olacağı
kanısındayım. Artık Dışişleri illa ki uzmanlık gerektiren bir alan değil. Bir
tarihçi, arkeolog da diplomat olabilir. Zaten bizim mesleğimiz girdikten sonra
öğrenilebilir.” Dışişleri Bakanlığı için asıl büyük tehlikenin “alt kademeye
değil üst kademeye siyasi müdahale” olacağını vurgulayan Loğoğlu, “Bu iktidar
döneminde dışarıdan büyükelçi atamaları görüyoruz. Bakanlık için asıl büyük
sıkıntı budur. Sistemik konularda Dışişleri kendi integritesini korumasını
bilir” dedi.
|