Japonya'da Şehir Planlaması...
Togo Kuleleri Yanındaki Alan...
"Kanal İstanbul’a Harcanacak...
Depreme Hazırlıklı Olmak ya...
Depremin Yıldönümünde Kağıthane’den...
Prof. Dr. Sözbilir: “Sadece...
“Risk Tespitinizi Yaptırın”
GYODER: “Kentsel Dönüşümü...
TMB Başkanı Yenigün: “Her...
THBB'den Marmara Depremi’nin...
Mimarlar Odası'ndan Marmara...
İZODER'den 17 Ağustos Marmara...
İMSAD’dan 17 Ağustos Marmara...
Mimarlar Odası Ankara Şubesi Marmara Depremi Açıklaması
TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Marmara Depremi'nin 21. yılı dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında, doğayla yaşamayı öğrenememenin en büyük afet olduğunu belirtti.
TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi'nin Marmara Depremi'nin 21. yılında yaptığı açıklama şu şekilde: "21 yıl önce 1999 yılının 16 Ağustos'u 17 Ağustos'a bağlayan gecesi yaşanan 7.2 büyüklüğündeki deprem 45 saniye sürdü. Resmi rakamlara göre 18 bin, gerçekte çok daha fazla can kaybına yol açtı. Deprem bir doğa olayıdır, bu doğa olayı ile birlikte yaşamayı öğrenmek, önceden önlemler almak ise yapılması gerekendir. Depremlerle birlikte can ve mal kaybını en aza indirecek yapılı çevreyi ve nitelikli mimarlığı oluşturmak yerine, kentleri ranta kurban edenler, coğrafyanın yol göstericiliğini reddedenler, bilimi ve tekniği dışlayanlar, sağlıklı ve güvenli çevreler oluşturamazlar. Oluşturamadılar.
Deprem yönetmeliklerine uyulmaması, zemin şartlarına aykırı yanlış yer seçimleri, denetimsiz proje ve uygulamaları, standart dışı ve kalitesiz malzeme kullanılması her depremde içimizi yakmaya devam etmiştir. Kayıpların yıkımların nedeni; plansızlık, aktif fay hattı ve alüvyon zemin üzeri yoğun yapılaşma, yanlış imar uygulamaları ve denetimsiz, kontrolsüz inşaat sektörünün önünü açan, halkın can ve mal güvenliğini hiçe sayarak deprem toplanma alanlarını, parkları, rekreasyon alanlarını ve ormanları imara açmak üzere, “İmar Barışı” adıyla imar affı ilan edildiği, yapının depreme dayanıklı olup olmadığına ilişkin sorumluluğunun mal sahibine yüklendiği, her türlü imar yolsuzluğunun yasal hale getirildiği bir ortamda, Meslek Odalarını devre dışı bırakarak, bilimi ve tekniği rehber etmeyen yöneticilerdir. Karadeniz’de, İstanbul, Bursa, Malatya, Elazığ, Düzce. Van’da ve Anadolu’nun her yanında yaşanan doğa olayları seller, depremler, çığlar, dünyada yaşanan pandemi süreci Marmara Depremi’nin 21.yılında bir kez daha bize göstermiştir ki doğayla yaşamayı öğrenememek en büyük afettir. Bugün vatandaşın korkusu haline gelen doğa olayları ile birlikte yaşamayı öğrenemeyenler her türlü önlemi almayanlar sorumlu davranmayanlar, ülkeyi yönetenlerindir. İstanbul depremi yaklaşırken, daha büyük can kayıpları yaşamamak için sorumluluklarını yerine getirmeyenlerin, oturdukları koltukları işgal etmemeleri ise artık beklenendir. TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak Marmara Depreminin 21. yılında kaybettiğimiz canlarımızı saygıyla anarken, yıllardır bilimi ve tekniği hatırlattığımız sorumlulara, ülke çapında yarattıkları enkaz içinde en yüksek sesle “orda kimse var mı” diyerek istifaya davet ediyoruz." |