“Ankara Büyükşehir Belediyesi...
Mimarlar Odası, Koca Sinan’ı Andı
Atlas Sineması "Mimarların...
Mimar Sinan'ın Anısı Millet...
Mimar Sinan Evi, Mimari Özellikleriyle...
Üsküdar’da Mimar Sinan’ı Anmak
Mimar Sinan’ın İzmit'teki...
Mimar Sinan'ın Doğduğu Ağırnas’ta...
Mimar Sinan Ankara’da Anıldı
Türk mimarlık tarihinin en büyük ustası olarak kabul edilen Mimar Sinan, ölümünün 433. Yılında, Ankara'da, mimarlık örgütlerinin katılımıyla saygıyla anıldı.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Türk Serbest Mimarlar Derneği (TSMD), Koruma ve Restorasyon Uzmanları Derneği (KORDER) ve Mimarlar Derneği 1927, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’ndeki (DTCF) Mimar Sinan heykeli önünde anma gerçekleştirdi. Mimar Sinan’ın bıraktığı değerlerin yaşatılarak korunması çağrısında bulunan mimarlık örgütleri, ülkemizin zor günlerden geçtiği bu süreçte karar vericileri; çağdaş yaşama, halk sağlığına, kamucu politikalara ve tüm toplumun refahına dönük adımları atması için sorumluluğa davet etti. Yapılan ortak açıklamaya, Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen, Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyesi Muteber Osmanpaşaoğlu, Türk Serbest Mimarlar Derneği (TSMD) Yönetim Kurulu Üyesi Ali Osman Öztürk, Koruma ve Restorasyon Uzmanları Derneği (KORDER) Yönetim Kurulu Başkanı Müge Bahçeci, KORDER Yönetim Kurulu Üyesi Ali Fuat Tek, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakülte Sekreteri Ömer Çebin, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Yeşim Doğan katıldı. Mimarlığın halk sağlığı ve doğa ile barışık olmasının önemi ortaya çıkmıştır Osmanpaşaoğlu, şunları dile getirdi: “Balkanlar’dan Yakındoğu’ya çok geniş bir coğrafyada Osmanlı’nın özgün mimarisini yaratan ve en görkemli yapılarını inşa eden, evrensel deha Koca Sinan’ı yaşama veda edişinin 433. yılında saygıyla anıyoruz. Osmanlı kentlerinin oluşumunu büyük ölçüde yönlendiren, gördüklerini ve öğrendiklerini geliştirerek yeniyi bulma çabasında olan, tekrar etmeyen, kopyalamayan bir anlayışla mesleğini yapan Sinan, bu sebeple sadece Türkiye'de değil tüm dünyada tanınan bir mimardır. Eserleri, ‘insanın yaratıcı dehasının başyapıtları’ ve ‘insanlık tarihinde dikkat çekici bir aşamanın seçkin örnekleri’ olarak UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiştir. Sinan'ın doğruyu ve iyiyi yapmanın kolay yolu seçerek, hazırcılık ile olamayacağını; mimarlığın, tasarlamanın böyle anlaşılamayacağını ispatlayan bu anlayışı, yüzyıllar sonra hala büyük ölçüde geçerliliğini korumaktadır. Sinan’ın mirasının bütünlük içinde korunması ve yaşatılması, bu anlayışın devam ettirilmesi ve farklı biçimlerde meslek alanımıza aktarılarak sürekliliğinin sağlanması mimarlık örgütleri olarak görevimizdir. Mimarlık ve planlamanın halk sağlığı ve doğa ile barışık olmasının önemini bir kez daha anladığımız bu salgın günlerinde Sinan'ın işlevsellik ve estetiğin bir arada yer aldığı, uyumlu ve tutarlı mimari çözümlerinin değeri yeniden ortaya çıkmıştır.” Sinan’ın dehasını her alanda yeniden üretmek ve yaşatmak gereklidir “Ancak günümüzde ormanları ve tarım alanlarını dahi imara açan, kentin en önemli rüzgar koridorları olan vadileri yağmalayan, hava ve su kirliliğinin hat safhalara ulaşmasına neden olan sermaye ve rant odaklı kentleşme politikaları ile doğa, tahrip edilmeye devam ediyor. Üstelik kültürel, tarihi ve mimari mirasa saygı göstermeksizin, geri dönülmez biçimde yok olmasına neden olacak şehircilik anlayışı, yalnızca eserleri değil, toplum sağlığını ve kamunun zenginliklerini de tehlikeye atıyor. Oysa Sinan'ın mimarlığı bizlere, mimarlığın yalnızca yapılı çevre üretiminden ibaret olmadığı; üretilen yapılar ile birlikte yeni bir yaşam kurgusu ve sağlıklı çevreler inşa edilmesi gerekliliği hakkında dersler vermektedir. Koca Sinan’ın başyapıtlarında izlenen bağlamsal ilişkilendirme yeteneği, yapı sistemlerindeki tutarlılık, mekânsal kurgudaki bütünlük ve toplumların yaşam biçimleri ve kültürleriyle kurulan uyum bugünün mimarları ve mimarlık eğitimi için özel değerler oluşturmakta ve yalnız eserlerine sahip çıkmak değil, Sinan’ın dehasını her alanda yeniden üretmek ve yaşatmak gerekliliğini göstermektedir.” |