Boğaz'ın Altına Lüks Otel
Restorasyonu Belediyeden Alındı
Kongre Müzesi'nin Restorasyonunda...
TOKİ'nin Restorasyon Kredisi...
Tarihi Sırtlarında Taşıyorlar
Topkapı'daki Anıt Mezarlar...
Tarihi Gökmedrese'nin Restorasyonu...
Osmanlı Camisi Restore Ediliyor
Tarihi Eğri Minare Restore Edilecek
Sadabad'a Ekolojik Restorasyon Projesi!
Dünyanın En Eski Kütüphanesi...
Gana'daki Santrali Üretime Başladı
Asırlık 'Tren Garı' Kütüphane Oldu
700 Yıllık Tarihi Hamam Restore Ediliyor
Sonunda Restore Edilecek!
Santral Satışlarıyla Sermayesini...
Tarihi Ulucami'nin Duvarlarında...
Bizde Restorasyon İşleri Müteahhitlere...
Beylerbeyi Sarayı'ndaki 136...
100 Yıllık Fabrika Araştırma...
Antik Kentteki Tarihi Cami...
Mescid-i Aksa’daki İç Restorasyon Tamamlandı!
Kudüs İslami Vakıflar Dairesi Başkanı Azzam el-Hatip: “Mozaikler ve sıva dekorasyonu dahil bin 800 metrekarelik alan üzerinde kapsamlı bir restorasyon süreci oldu” dedi.
İsrail işgali altında bulunan Doğu Kudüs’teki Müslümanların ilk kıblesi, semavi dinlerin buluşma noktası Mescid-i Aksa külliyesindeki Kubbet’us Sahra’nın 8 yıl, Kıble Mescidinin de 2 yıl süren iç restorasyon işlemleri tamamlandı. Kudüs İslami Vakıflar Dairesi Başkanı Azzam el-Hatip, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Bu yıl Kubbet’us Sahranın ve Kıble Mescidi’nin iç restorasyonlarını tamamladık. Yakın zamanda dış restorasyona başlayacağız." dedi. Kubbet’us Sahra’nın restorasyonunun 8 yıl, Kıble Mescidi’nin de 2 yıl sürdüğünü belirten Hatip, "Mozaikler ve sıva dekorasyonu dahil bin 800 metrekarelik alan üzerinde kapsamlı bir restorasyon süreci oldu." ifadelerini kullandı.
Emevi Halifesi Abdülmelik Bin Mervan tarafından Hazreti Muhammed’in üzerinden miraca yükseldiğine inanılan kayanın üzerine 691 yılında yaptırılan ve "kayanın kubbesi" anlamına gelen Kubbet’us Sahra Mescidi’nin içi uzun yıllar süren restorasyon çalışması sonrası, tezhip sanatıyla süslendi. Duvarlarındaki motiflerin eksikleri tamamlandı ve boyaları yenilendi. Yapılan son restorasyon işleminin bitmesiyle beraber Mescid-i Aksa’nın daimi cemaati bile restorasyon çalışmalarına hayran kaldı, Mescid-i Aksa’nın en önemli sembollerinden biri haline gelen altın kaplamalı Kubbet’us Sahra’nın içi yepyeni bir görünüme kavuştu. İtalyalı uzmanlar ile İslami Vakıflar Dairesi tarafından daha önce İtalya'da eğitim görmek üzere gönderilen mühendis ve mimarların restorasyon işleminde çalıştığını belirten Hatip, milyonlarca dolara mal olan restorasyon çalışmalarının Ürdün Haşimi Fonu tarafından karşılandığını aktardı. Hatip, Ürdün Kralı II. Abdullah Bin El Hüseyin'in başta Mescid-i Aksa olmak üzere İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs’te bulunan İslami vakıfların restorasyonuna önem verdiğini vurgulayarak, yapılan restorasyonun hiçbir değişikliğe yol açmadığını ve ilk günkü şekil üzerine yenilendiğini ifade etti. Ayrıca, Kıble Mescidi'nin dökme kurşun kubbesinin değiştirilmesi projesi, Kubbet’us Sahra Mescidi’nin kubbesinin restorasyonu projesi ve dış ışıklandırma sisteminin yenilenmesi ile iç ahşap kaplama dekorasyonu şeklinde uzun yıllar sürecek dört ayrı restorasyon projesinin de olduğunu belirten Hatip, İsrail’in restorasyon çalışmalarını engellemeye çalıştığını belirtti. Hatip şöyle konuştu: "İsrail, restorasyonda kullanılacak malzemelerin girişinde engel çıkarıyor. Hatta doğrudan restorasyon işlemine karışmak istiyor. İsrail’in restorasyona müdahil olması apaçık bir tehdittir. Restorasyon projelerimize kim olursa olsun müdahil olmasına asla izin vermeyeceğiz." İslam Halifesi Hazreti Ömer’in emriyle 636 yılında inşa edilen Kıble Mescidi, 1969 yılında Denis Michael Rohan adlı Avusturalyalı fanatik bir Yahudi’nin saldırısına maruz kalmış, çıkardığı yangın sonucu, mescide Selahaddin Eyyubi tarafından hediye edilen "Selahaddin Minberi" ile güney duvarı tamamen yanmıştı. Ürdün Kraliyet Divanı tarafından Ürdün’deki Balka Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’ne, yanan Selahaddin Minberi'nin tüm ölçülerine uygun şekilde yaptırılan yeni bir minber 2007 yılında Kıble Mescidi’ne konulmuştu. Mescid-i Aksa dünya Müslümanları için, Mekke’deki Mescid’ul Haram ve Medine’deki Mescid-i Nebevi’den sonraki en kutsal alan. |