Medeniyetlerin beşiği Mardin’de artık bir
kent müzesi var. Sabancı Vakfı, Prof. Metin Sözen ve Mardinli İstanbul Valisi
Muammer Güler’in desteğiyle hayata geçirilen Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi ve
Dilek Sabancı Sanat Galerisi, 1645 metrekare üzerine kuruldu.
Mardin’i her yönüyle anlatan müzede Mardin mutfağı, sabunları,
bakırcılığı, kapı tokmakları, taş işçiliği, diğer dini inançlarla ortak kutlanan
bayramları hakkında bilgileri ya da bölgenin ilk matbaasını görmek
mümkün.
2000 yılında kurulan Tarihi Kentler Birliği, ÇEKÜL Vakfı’nın
önerisiyle üye 200 yerleşme yerinde birer tarihi yapının kurtarılarak kent
müzesine dönüştürülmesi konusunda karar almıştı. Bunun üzerine 2000-2005 yılları
arasında Mardin’de de kent müzesi kurulması için çalışmalar başlatıldı. Uzun
süren mekân arayışından sonra, II. Abdülhamid döneminde Diyarbakır Valisi Hacı
Hasan Paşa tarafından 1889’da Süvari Kışlası olarak inşa edilen yapının kent
müzesi olması için restore edilmesine karar verildi. Mardinli İstanbul Valisi
Muammer Güler ve Prof. Metin Sözen, müzeye katkıda bulunmak amacıyla Sakıp
Sabancı’yla görüşünce Dilek Sabancı’nın da katkıda bulunduğu çalışmalar 2006’da
başlatıldı.
Geçen yıl inşaatı biten müze binasının eserlerini bulma
çalışmaları son bir yıldır Sakıp Sabancı Müzesi Müdürü Nazan Ölçer ve Prof.
Metin Deniz tarafından yapılıyor. Eskiye ulaşmakta zorluk yaşadığını söyleyen
Ölçer, günümüzden yola çıktıklarını anlatıyor:
"Şu anki kültür üzerinden eskiye doğru gittik. Buranın maden,
taş, takı işçiliği, müziği gibi zanaatlerini kullandık. Bunun için de
Mardinliler Eğitim ve Kültür Vakfı ve burada yaşayan halkın çok yardımı oldu.
Sonuçta halk kültürü çabuk unutulan bir şey. İnsanlar hep daha modern olanı
istiyor, kullandıkları eşyaları saklamıyor, geleneklerinden çabuk
kopabiliyorlar. Ama böyle bir koleksiyon sergileyeceğimizi öğrenen halk, son
güne kadar ellerinde bohçalarla geldiler. İçlerinde 100 yıllık kıyafetler, yatak
örtüleri, eşyalar vardı."
Bölgenin ilk matbaası burada
Bu kadar yoğun ilgi beklemeyen müze yetkilileri tarihi eser
sayılabilecek bu eşyaların çoğunu depoya kaldırmak zorunda kaldı. Çünkü bu kadar
çok sergileme vitrinine ihtiyaç duyacaklarını hiç düşünmediler.
Müze katında Mardin mutfağı, sabunları, bakırcılığı, kapı
tokmakları, taş işçiliği, diğer dini inançlarla ortak kutlanan bayramları
hakkında bilgileri ya da bir kiliseden alınan bölgenin ilk matbaasını görmek
mümkün. Hatta bu matbaada Süryanice ve Arapça basılan kitapları da... Müze
katındaki göz alıcı diğer şeylerse sahne tasarımcısı Prof. Metin Deniz’in
hazırladığı canlandırmalar. Bu sayede taş işçiliği ya da kıyafetler hakkında
daha net bir izlenim elde edilebiliyor.
Sabancı Koleksiyonu Mardin'e taşındı
Kent Müzesi’nin alt katındaki sanat galerisi, ismini Dilek
Sabancı’dan alıyor. 47 sanatçının 75 eseri "Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı
Müzesi Koleksiyonu’ndan Seçmelerle - Doğa, İnsan ve Deniz" başlığıyla bir sene
boyunca Mardin’de sergilenecek. Hikmet Onat’dan İbrahim Safi’ye, Şeref Akdik’ten
Abidin Dino’ya, Adnan Çoker’den Selma Gürbüz’e kadar Türk resim tarihinin erken
döneminden yakın döneme kadar olan dönemi farklı sanatçıların eserleri
anlatıyor. Serginin uzun süre burada kalacağını söyleyen Nazan Ölçer, ileride bu
galeride Mardinli ya da Mardin’de eğitim almış sanatçıların eserlerinin
sergileneceğini özellikle vurguluyor.
Sakıp Sabancı Müzesi, Mardin Kent Müzesi’ne
koleksiyonlarından seçtiği kaftan ve halılarla da destek veriyor.
Mimaride kent kimliği vurgusu
Restorasyon çalışmalarına 2006’da başlanan müze, 1645
metrekarelik alanın 1600 metrekaresinin yeniden inşa edilmesi ile tamamlandı.
Toplamda Sabancı Vakfı tarafınfan 7 milyon TL harcandı.
Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi ve Dilek Sabancı Sanat
Galerisi’nin ince uzun yapısı doğrusal bir yürüme aksında sergileme
birimlerinden oluşuyor. Mekânsal bütünlüğün vurgulandığı sergileme düzeninde
Mardin kenti kimliğine özgü özellikler dikkat çekiyor.
|