b>TMMOB’a bağlı dört oda, “Hazine arazilerinin satışının durdurulması”na ilişkin Maliye Bakanlığı genelgesinin Hazine arazilerini korumayı amaçlamadığını belirterek, Maliye Bakanlığı’nın “Hazine arazilerini daha yüksek fiyattan satarak, köşe dönme sürecini yönetme” görevine soyunduğunu açıkladı.
TMMOB’a bağlı Şehir Plancıları Odası, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası, son günlerde tartışılan “Hazine arazilerinin satışının durdurulması” yönündeki Maliye Bakanlığı genelgesini değerlendiren bir rapor hazırladı.
Raporda, genelge ile yalnızca “İhale Kanunu ve Devlete Ait Taşınmaz Mal Satış, Trampa, Kiraya Verme, Mülkiyetin Gayri Ayni Hak Tesis, Ecrimisil ve Tahliye Yönetmeliği” uyarınca yapılan işlemlerin durdurulduğu kaydedildi. Tahsis, kiralama ve irtifak hakkı işlemlerinden genelgede söz edilmediğinin belirtildiği raporda, bu işlemlerin yürürlükteki yasa ve yönetmeliklere göre sürdüğü ifade edildi.
Raporda, “Genelge, planlamanın önemsendiğini düşündürmektedir. Ancak genelgenin içeriği ve Maliye Bakanı’nın açıklamaları incelendiğinde kamu topraklarına yalnızca ekonomik bir değer olarak bakıldığı, Hazine arazilerinin bireysel mülkiyete satışına aracılık ederek daha yüksek fiyattan satış yapmanın hedeflendiği görülmektedir. Maliye Bakanlığı kamu arazilerinin köşe dönme sürecine konu olmasını engellemek yerine, bu göreve bizzat kendisi soyundu. Genelge arsa spekülasyonunun devlet eli ve aracılığıyla yapılıp bundan devletin de pay alması noktasına ulaşmaktadır” tespitlerine yer verildi.
Maliye Bakanlığı’nın işgal edilmiş kamu arazilerine “sat-kurtul” mantığı ile yaklaştığının belirtildiği raporda, sosyal amaçlarla kullanılabilecek arazilerin rant kapısı olarak görüldüğü vurgulandı. Raporda, Hazine arazilerinin kamunun elinde kalması ve kamu yararına kullanılması gerektiği belirtilerek, Hazine arazilerinin satışından vazgeçilmesi istendi. Raporda, “Hazine arazilerinin satılarak ülke ekonomisini kurtaracak kaynak olmadığının, satışın sadece Hazine arazileri değil bir anlamda ülkenin ve kentlerin geleceği olduğunun farkına varılmalıdır” denildi.
‘Tek yasa’ talebi
Raporda şu önerilere de yer verildi:
“Hazine’nin özel mülkiyetinde bulunan taşınmaz malların faydasının elden çıkarılmadan kamuya aktarımını sağlayacak yöntemler bulunmalıdır. Planlama kent topraklarından daha çok rant elde edilmesini sağlayacak bir araç olarak kullanılmamalıdır. Kamuya ait taşınmaz malların korunması, yönetimi ve gerektiğinde elden çıkarılmasına ilişkin düzenleyici ve caydırıcı konular tek bir yasada toplanmalı, işgaller için verilecek caydırıcı nitelikteki cezalar, uygulanacak işlemler bu yasada yer almalı ve ödünsüz uygulanmalıdır”.
|