9 Bin Nüfuslu İlçe Emlakta...
Karaburun’u Rahat Bırakın!
Karaburun'da Yargı Taş Ocağına...
Karaburun’a Yargı Müjdesi:...
Karaburun’da Bu Kez Jeotermal Endişesi!
Karaburun Sahili Çöplüğe Dönüştü
Karaburun'daki RES'e Bir İptal Daha
Karaburun’da Kritik RES Zirvesi
Karaburun’da Kritik RES Mesaisi
Karaburun’da Yargı Hükmü Bu Kadar!
Karaburun’da RES’ler Durdurulamıyor!
Karaburun'da Rüzgar Türbini...
Karaburun’da Direnişin Zaferi
Mahkeme Kararını Yok Eden Genelge Karaburun'da da Devrede!
Karaburunlular, yıllarca mücadele ederek kazandıkları RES davasının bir genelge ile ellerinden alınmasına karşı yeniden dava açmak zorunda kaldı.
Evrensel'den Özer Akdemir'in haberine göre, çevrenin ve yaşam alanlarının bugünkü koşullarda hukuksal süreçlerle korunamayacağına bir örnek daha Karaburun'dan geldi. Karaburunlular yıllarca emek ve masrafla kazandıkları RES davasının bir genelge ile ellerinden alınmasına karşı yeniden dava açmak zorunda kaldılar. Mahkeme kararını bir çırpıda yok eden 2009/7 Genelgesi şirketlerin yıllardır hayalini kurduğu düşün gerçek kılınması adeta...
Dava sürerken direklerin yeri değişti Karaburun'da 50 RES direği olan Lodos Elektrik adlı şirketin 47 RES daha yaparak kurulu gücünü 223 MW'a çıkarmasını öngören Kapasite Artışı Projesine ÇED olumlu kararı verilmişti. Karaburunluların bu karara karşı açtığı davada İzmir 6. İdare Mahkemesi oy birliğiyle 15 Aralık 2016 tarihinde bu ÇED iznini iptal etti. Şirket, bu dava sürerken ilk sunduğu projede gösterdiği RES direklerinin yerini değiştirmişti. İlk projede 38 km² olan proje sahasını bu değişiklikle 104 km²’ye çıkmış, türbinler kilometrelerce uzağa taşınmıştı. Bu değişikliklerin, doğa, sosyal ve ekonomik yaşam üzerindeki olası etkilerinin araştırılması gerekirken bu değişiklik mahkemeden saklanmış, Karaburunluların avukatının dikkati ile ortaya çıkarılmıştı. Buna karşın değiştirilen RES direklerinin olduğu proje, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca uygun görülmüşse de mahkeme ÇED Olumlu kararı verilen RES sahası etki alanın değişmesini ÇED Raporunu iptal gerekçesi yapmıştı. Nitekim bilirkişi raporunda da bu durumun özellikle altı çiziliyordu. Mahkeme kararı bir genelgeyle yok sayıldı Mahkeme kararından sonra şirketin yeni bir proje hazırlanarak yeni ÇED sürecine başlaması lazımdı. Son dönemde, birçok çevre davasında olduğu gibi burada da öyle olmadı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, mahkeme iptal kararını, 2009/7 genelgesiyle aşmayı uygun gördü. Çok tartışmalı bir genelge yıllarca süren, birçok duruşması görülen, bilirkişi raporlarıyla desteklendikten sonra oluşturulan bir mahkeme kararını bir çırpıda yok sayıldı. Karaburun Yarımadasının, tarım, mera alanlarını, orman arazilerini eşsiz doğasının 104 km²’sini bir RES şirketine tahsis eden projeye 2. kez ÇED Olumlu Kararı verildi. İşte Karaburunlular bu 2. ÇED Olumlu kararına karşı yeniden dava açtılar!.. 'Yangından mal kaçırır gibi' RES şirketine karşı dava açan Karaburunlu yurttaşlar ve Karaburun Kent Konseyi adına konu ile ilgili yaptığı açıklamada, mahkeme kararının yok sayılarak verilen yeni ÇED Raporunun yangından mal kaçırırcasına öyle büyük bir hızla hazırlandığına dikkat çekildi. ÇED Kararına esas olması gereken ek raporlar/kurum görüşleri ve izinlerinin yenilenmesi için başvuru dahi yapılmadığına dikkat çekilen açıklamada, bunun yerine yeni rapora mahkemece iptal edilen ÇED Raporu eklerinin konulduğu dile getirildi. 'Bilim insanları' akdeniz fokunu görmedi Yeni ÇED Raporu için dayanak yapılan, Karaburun’da ve Ege’de pek çok RES projesi için Ekosistem Değerlendirme Raporu hazırlayan “bilim insanları”nın da eleştirildiği açıklamada, "bu Raporda da, 104 km²’lik alanda flora ve fauna, ekosistem değerlendirilmesini bir aydan az bir sürede kopyala-yapıştır yöntemiyle hazırlayabildiklerini, bu ülkenin zengin biyolojik çeşitliliğin bu tür “bilim insanı” raporlarıyla nasıl yok edilebileceğini görmekten çok büyük kaygı duyuyoruz. Akdeniz Foklarının kalan son üreme/yaşama alanlarından biri olan Karaburun Yarımadasında yapılan bilimsel araştırmaları yok sayarak "Karaburun yarımadası civarında bu türe ait mağaraların ve habitatların olmadığı'nı iddia etme cesaretini göstermiş olmasını şiddetle kınıyoruz" denildi. |