Kompozitte Yerlileşme Dış Ticaret Açığına Olumlu Yansıyacak
Kompozit sektöründe yerlileşme, hem cari açık hem de katma değer yönünden olumlu anlamda yansıyacak.
Dünya Gazetesi'nden Barış Sedef'in haberine göre, Katma değeri yüksek ürünler içerisinde yer alan kompozit malzemeler enerjiden yapı inşaya, gemicilikten otomotive kadar birçok alanda kullanılabiliyor. YEKA ihalesinde aranan şartlar içerisinde kanat ve tribünlerde yerlilik oranın yüzde 50’de fazla olması, insansız hava aracı ANKA’da ithal edilen prepreg malzemesinin Türkiye’de üretilmesi gibi pek çok çalışma sektöre hem cari açık hem de katma değer yönünden olumlu anlamda yansıyacak.
Kompozit sektöründe dolaylı ve doğrundan olmak üzere toplamda 800 firmanın faaliyet gösterdiğini belirten Kompozit Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, sektörde toplam katma değerin 1.4 milyar euro olduğunu söyledi. Avdagiç, "YEKA ihalesinde kanatlarda yüzde 60 yerlilik bekleniyor genel tribünde ise bu oranın yüzde 65 olduğunu görüyoruz. Ayrıca savunma alanında bazı kompozit parçaların üretiminde yerlileşmeye gidilmesi de sektörde faaliyet gösteren birçok firmaya olumlu anlamda yansıyacak. Bu anlamda hem cari açığın azalmasına katkı sağlamış olacağız hem de kompozit alanında katma değeri yüksek ürünleri yerlileştireceğiz" dedi. Havacılık sektöründe kıtalar arası uçuş hizmeti veren uçaklarda kompozit malzeme oranın yüzde 50 olduğunu vurgulayan Avdagiç, bu oranın ilerleyen dönemlerde yüzde 70’lere çıkacağını belirtti. Emisyon oranlarındaki daralan aralıklara bağlı olarak karbon elyafa yönelik ürünlerin ağırlık kazanacağını vurgulayan Avdagiç, sektörün her geçen yıl üzerine ekleyerek ilerlediğini bildirdi. Kompozit ürünlerin her alanda yaygınlaştığını kaydeden Avdagiç, önümüzdeki yıllarda sektör ihracatının daha fazla artacağını söyledi. Savunma sanayisi ve enerjide yerlileşme ön plana çıkmaya başladı DowAksa İcra Kurulu Başkanvekili Betül Sadıkoğlu, kompozit malzemelerin birçok alanda kullandığını belirterek, "Kompizt kimya, enerjiden yapı malzemelerine kadar birçok sektöre dokunuyor. Ayrıca diğer malzemelere göre daha sağlam ve hafif, korozyona karşı ise dayanıklı" dedi. 3 bin 500 tonluk kapasite ile hizmet verdiklerini bildiren Sadıkoğlu, önümüzdeki dönemlerde DowAksa olarak yeni yatırımlar yapacaklarını söyledi. Savunma Sanayi Müsteşarlığı sponsorluğunda TAİ ile geliştirdikleri ortak projeden bahseden Sadıkoğlu, "İnsansız hava araçlarının üretiminde kullan prepreg malzemesinin üretimi ile ilgili çalışmalarımız var. DowAksa olarak kalifikasyon süreçleri tamamlandı diyebiliriz. Diğer süreçler TAİ tarafından devam edecek" dedi. Rüzgar enerjisi sektöründe karbon elyaf kullanımının yaygın olduğunu kaydeden Sadıkoğlu," Vestas ile türbin kantlarında kullanılan pultruze profillerin tedariği için 4 yıllığına 300 milyon dolarlık anlaşma yaptık" diye konuştu. Karbon fiberin üretiminde kullanılan hammaddenin kilogram değerinin 1.5 dolara olduğunu bildiren Sadıkoğlu, "Ürün nihai hale geldiği zaman fiyat aralığı15 dolarla 150 dolara arasında değişebiliyor. Bu anlamda ürünün katma değeri oldukça yüksek" şeklinde konuştu. Ar-Ge, sektörün gelişmesinde yapı taşlarından birisi Kordsa Genel Müdür Yardımcısı, Teknoloji ve Güney Amerika (SA) ve Kompozit İş Birimi Lideri İbrahim Özgür Yıldırım sektörde hem yerli hem de yabancı müşterilere tedarikçi olmayı hedeflediklerini bildirdi. Müşterilerden gelen taleplerin kendileri için ön planda olduğunu belirten Yıldırım, "Projelerimizi oluştururken müşterilerimizden gelen talepleri dinlemek temel çıkış noktalarımızdan birisi" dedi. Ar-Ge merkezleriyle kompozit sektörü için prepreg ve panel malzemeleri başta olmak üzere birçok ürünün seri üretimini yaptıklarını bildiren Yıldırım, " Bu Merkez’de hali hazırda 25 kişilik bir Ar-Ge ekibimiz var. Bu ekibi 90 kişiye çıkarmayı hedefliyoruz. Sektörel bazlı gelişmelere bağlı olarak kompozit sektöründe yerlileşme artıyor" dedi. Ürün sağladığı tasarrufla 4 yılda kendisini amorti ediyor Duratek Epoksi ve Poliüretan Sistemler Genel Müdürü Kerem Paksoy ise kompozit malzemelerin üretiminde kullanılan hammaddeler içerisinde yer alan epoksi esaslı reçineler ürettiklerini söyledi. RES tribün kanatlarının üretiminde yerli hammadde olarak önemli oyuncular içerisinde yer aldıklarını bildiren Paksoy, "Bu alandaki yerimizi daha fazla pekiştirmek istiyoruz. Elimizdeki ürünlerle hammadde de gerekli ihtiyaçları karşılayacak kapasiteye sahibiz" diye konuştu. Özata Tersanesi Kurumsal İletişim Müdürü Tuncay Özkan ise gemicilik sektöründe vakum ve fizyon teknolojisi ile Türkiye’de ilk dünyada ise sayılı tersaneler içerisinde yer aldıklarını vurguladı. Karbon kompozitin çeliğe göre daha pahalı olduğunu bildiren Özkan ürünün inşa edilen gemiler üzerinde sağladığı yakıt tasarrufu ile 4 yıl sonra kendi maliyetini karşıladığını söyledi. Karbon kompozitin bakım süresinin çeliğe göre daha uzun olduğunu belirten Özkan," Gemicilik sektörü karbon fiberin sağladığı tasarrufu fark etmeye başladı. Tersane olarak karbon fiber gemilerin yurt dışına ihraç edilmesi ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor" dedi. CTP borular nakliyede beşte bir oranında avantaj sağlıyor Superlit Boru Sanayi Operasyon Uzmanı Şeyda Şeyda, basınçlı ve basınçsız CTP (Cam Elyaf Takviyeli Polyester) boruların üretimini ve satışını yaptıklarını belirtti. Superlit olarak CTP boru üretimi yapabilen sektördeki tek üretici olduklarını bildiren Şeyda, "300 çaptan 4 bin çapa kadar boru üretim yapabiliyoruz. Ayrıca ürünlerimiz 1-32 bar arasındaki basınca kadar dayanabiliyor. İçme suyu ve sulama suyu, hidroelektrik santraller, kanalizasyon, arıtma, deniz suyu alma ve deşarj, su depolama sistemleri ve kazısız teknolojilere yönelik alanlarda faaliyet gösteriyoruz" diye konuştu. CTP boru bakımlarının çeliğe göre daha kolay olduğunu anlatan Şeyda, "Çok düşük maliyetlerde bakım yapabiliyorsunuz. Herhangi bir arıza durumunda ise müdahale etmeniz kolay, çeliğe göre daha hafif olması ise nakliyede size beşte bir oranında büyük bir avantaj sağlıyor" diye konuştu. Reıchold Kimya Satış Müdürü Görkem Beser, ağırlıklı olarak poliyester reçine üretimine yönelik faaliyetlerde bulunduklarını bildirdi. Kompozit ile ilgili çatı kaplamadan otomotiv sektörüne kadar geniş yelpazede hizmet verdiklerini anlatan Beser, "Üretimlerimizi Tuzla, Adapazarı ve İzmit bölgelerinde gerçekleştiriyoruz. İzmit’te yeni faaliyete giren fabrikamız ile kapasitemiz ikiye katlandı" dedi. Kısa vadede Avrupa ile Orta Asya pazarına yayılmayı hedeflediklerini anlatan Beser, Türkiye’de kompozit sektörünün çok kısa bir sürede kayda oranda ilerlediğini sözlerinde ekledi. |