Selden Etkilenen Esnaf ve...
İşçi Sefalete İtiliyor
Canan Kaftancıoğlu İnşaat...
İnşaat İşçilerine Taahhütname...
Maden İşçilerine Koronavirüs Önlemleri
Korona İzni için İşçinin Rızası...
7.6 Milyon İşçi Tehlikede
Kısa Çalışma Ödeneği 2 Ay Daha Uzatıldı
Kısa çalışma ödeneği uygulamasının 2 ay daha uzatılmasına yönelik çalışanlardan gelen tepkiler, uygulamanın suiistimal edildiğini gösteriyor. Bakanlık ise yalnızca 712 müfettişle bu suiistimalleri önlemeye çalışıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararı ile kısa çalışma ödeneği (KÇÖ) uygulaması iki ay daha uzatıldı. Karara göre, KÇÖ’ye başvuran şirketlerde çalışanlar eylül ve ekim maaşlarını da tam alamayacak. Eğer KÇÖ, aralık ayına dek uzatılırsa çok sayıda çalışan, bu yıl ocak ve şubat ayları dışında hiç tam maaş almamış olacak. BirGün’den Sevgim Denizaltı’nın haberine göre; bu durum tepkileri de beraberinde getiriyor. Sosyal medyaya yansıyan tepkilerden bazıları şöyle: “Artık kısa çalışma ödeneğini kaldırın, işverenler devleti dolandırıyorlar, devlet işçinin parasını veriyor diye işçiyi işe çağırmıyorlar. Tazminat vermemek için işçi kendisi bırakıp gitsin diye yıldırma politikası uyguluyorlar. Yarım maaşla nasıl geçinelim?” “Kısa çalışma ödeneğinden yararlanmasına rağmen, halen haftanın her günü ve günde 10 saat çalışan insanlar var. Bu insanların SGK prim kayıpları nasıl telafi edilecek?” “Kısa çalışma ödeneğinde tam gün çalışarak prim günümüzün 0 olması hak mı? Ezilen yine işçi.” “Kısa çalışma ödeneğinin patronların ekmeğine yağ sürmek dışında bir faydasını gören var mı? Devlet işverenin sahtekârlık yapmasına ısrarla müsaade ediyor.” Patronlar suiistimal ediyor Çalışma Ekonomisi Uzmanı ve İş Hukukçusu Dr. Murat Özveri, bu suiistimallerin altında çalışma hayatındaki denetimsizliğin ve örgütsüzlüğün yattığını söylüyor. Özveri’ye göre, bu suiistimalleri önlemenin iki yolu var: “Birincisi, işçinin kendisinin şikâyet hakkını kullanması ki bu çok mümkün olmuyor; çünkü işçi işten atılma korkusu ile sesini çıkaramıyor. İkincisi de sahada denetim yapılması; ancak bu denetimi yapabilecek yeterli sayıda müfettiş yok. 700 küsur müfettişle her şeyi denetlemeye kalkıyorlar ama olmuyor.” Özveri, bu nedenle durumun işverenin vicdanına bırakıldığını belirtiyor. Sendikalara denetim yetkisi Dolayısıyla Dr. Murat Özveri’ye göre, bu tür suiistimallerin önüne geçmek için ilk yapılması gereken şey örgütlenmek. Öte yandan Özveri, ABD’deki bir uygulamadan yola çıkarak şöyle bir öneride bulunuyor: “ABD’de bir sendikanın -o işyerinde örgütlü olup olmamasından bağımsız olarak- işyerini denetleme yetkisi var. O sendikanın yöneticisi ve uzmanının işyerine alınmaması, hapis cezası gerektiren federal bir suç. Böyle bir yetki burada da sendikalara verilse çalışma hayatında hiçbir maliyet olmaksızın bir denetim mekanizması yaratılabilir. Gönüllü bir denetim ordusu elde etmiş olursunuz. Diğer yandan işçiler güvencesiz oldukları için haklarını arayamıyor. Bu noktada çözüm güvenceli işçi temsilciliği. Her işyerinde bu temsilciliklerin oluşturulması sorunu çözebilir.” Sendikalar ne diyor? Haberin tamamına linkten ulaşılabilir. |