Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER)
Başkanı Işık Gökkaya, Türkiye'de maliyeti 400 milyar doları bulması
beklenen kentsel dönüşüm için finansman sağlanmasında, ''imar haklarının
menkulleştirilmesi, imar haklarının transferi ve deprem tahvili
çıkartılması'' modellerini önererek, ''Bu enstrümanlar
genişletilebilir. Burada amaç, kentsel dönüşüm projesinde devletin kaynaklarını
minimum kullanmasını sağlamak''dedi.
Gökkaya, Van depreminden sonra gayrimenkul sektörünün çıkarması gereken
derslere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'de bir an önce bina stokunun çıkartılması gerektiğini ifade eden
Gökkaya, 18 milyon konut stokunun yüzde 45'inin yenilenmesi gerektiğinin ifade
edildiğini belirtti. Bunlar için pilot bölge oluşturmak gerektiğini söyleyen
Gökkaya, ''Çünkü bahsettiğimiz rakamlar çok büyük. 7 milyon konutun bir anda
dönüşmesi çok zor. Buna belli pilot bölgelerle başta İstanbul, Ankara, İzmir ve
birinci derece deprem bölgesi olan yerlerde başlamamız lazım'' dedi.
Yapı denetim mekanizmasını yenilemek gerektiğini ifade eden Gökkaya, şunları
anlattı:
''Şimdi parasını verdiğimiz şirket sizin yapı denetiminizi yapıyor. Bu çok
doğru değil. Bunun içinde belli bir oto kontrolün, belli birtakım yaptırımların
da olması gerekiyor. Belli müeyyideler olacak ki, insanlar imza atarken veya
karar verirken belli şeylerin sorumluluğunu almış olacaklar. İnşaat
malzemelerinin standardizasyonu da olması lazım. Türkiye'nin bütün genelinde
aynı malzemeyi kullanabilmek gerekiyor. Bir de müteahhitlik kavramında belli bir
kriter koymamız gerekiyor. Bugün Türkiye'de herkes müteahhitlik yapabiliyor,
bunun artık bir kriterinin oluşması gerekiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının
yaptığı çalışmalarda, bunlarda birtakım değişiklikler ve bizim istediğimiz
şekilde birtakım düzeltmeler olacağına inanıyoruz.''
''Projelerin ekonomik getirisini artıracak''
Bu çalışmalar yapılırken kamu-özel sektör işbirliğinin ne şekilde önemli
olacağını vurgulayan Gökkaya, ''Çünkü kentsel dönüşümün gerektirdiği maliyet 400
milyar dolar. 10 yılda yapsanız yıllık 40 milyar dolar ediyor. Bunun için de
depremden öte kentsel dönüşüm için finansman modelleri de oluşturmamız lazım''
dedi.
''İmar haklarının menkulleştirilmesi ve imar haklarının transferi'' finansman
modellerini öneren Gökkaya, şunları anlattı:
''İmar haklarının menkulleştirilmesi; arsa sahibinin imar hakkını
kullanmayıp, bu hakkı, yerel yönetim işbirliği ile bir başka projede kullanılmak
üzere likidite çevirmesi üzerine kurulmuştur. Bu borsa kanalıyla da olabilir
belediye bünyesinde kurulacak bir havuzla da olabilir. Çünkü Türkiye'de kentsel
dönüşüm sırasında, mülkiyet haklarına sahip olan kişilerin ödeme gücü olmama
ihtimali yüksek. Siz binasını yenileyeceksiniz ama ondan talep edeceğiniz
miktarı ödeme şansı olmayabilir. Ona bir değer tespiti yapılacak ve nakit olarak
verilecek. Veya bir sertifika verilecek ve bu sertifikayı başka yerde
kullanabilecek. İmar haklarının menkulleştirilmesi New York'ta da kullanılıyor.
İmar haklarının transferinde ise var olan imar hakkının başka bir bölgedeki
projeye transferi sağlanıyor. İmar yasasında yapılacak yeni düzenlemelerle ele
alınması gereken bu iki yöntemin hayata geçirilmesi projelerin ekonomik olarak
getirisini artıracaktır.''
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı veya yerel yönetimlerin ''deprem tahvili''
çıkartabileceğini de belirten Gökkaya, bunların priminin diğer tahvillerden
yüksek tutularak vatandaşa satılabileceğini kaydetti.
Gökkaya, ''Bu enstrümanlar genişletilebilir. Burada amaç kentsel dönüşüm
projesinde devletin kaynaklarını minimum kullanması sağlamak'' diye konuştu.
Kentsel dönüşümün uygulanması sırasında kamulaştırmada ve değer tespitlerinde
sıkıntılar yaşanabileceğine işaret eden Işık Gökkaya, ''Burada devlet
otoritesini kullanacak. Çünkü karşımızda bir can var, insan çok kıymetli. Bu
söylediğimiz 400 milyar, insan hayatından daha kıymetli olamaz. Van;da
yaşadığımız şeyleri inşallah bir daha yaşamayız. Onun için bizim bir an önce
hukuki altyapıyı yapmamız, kanunları çıkarmamız lazım'' dedi.
''Gayrimenkul sektörü bu yıl yüzde 10-15 büyür''
Gayrimenkul sektörünün bu yıl yüzde 10-15 arasında büyümesini öngördüklerini
belirten GYODER Başkanı Gökkaya, konut kredilerinin beklentilerinin altında
büyüdüğüne, faizlerin arttığına dikkati çekti.
Konut kredilerinin, konut satışında çok önemli bir rol üstlendiğini
vurgulayan Gökkaya, ''Bu yıl büyüme yüzde 10-15 arasında olur, ama devletin Orta
Vadeli Programı ve mali politikalarda yapılacak değişiklikler 2012'de yüzde 3-4
arasında büyüme öngörüyor. Ekonomi büyüdükçe gayrimenkul sektörü büyüyor. O
çerçevede 2012'de net bir şey ifade edemiyoruz. Çünkü alınacak kararlar çok
önemli. Buna karşın kentsel dönüşümle ilgili devletin alacağı kararlar önemli''
değerlendirmesinde bulundu.
|