Kemaliye UNESCO'nun Kalıcı Miras Listesine Girmek İstiyor

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) Dünya Geçici Miras Listesi'ne alınan Erzincan'ın Kemaliye ilçesi, birçok medeniyete ev sahipliği yapan ve milattan önce 3 binli yıllara dayanan tarihi ile kültürel zenginliğinin yanı sıra doğal güzelliğiyle de UNESCO'nun kalıcı listesine girmek istiyor.

Paris'te bir süre önce gerçekleştirilen UNESCO Dünya Miras Komitesi Toplantısında alınan karar sonrası, doğal güzelliğiyle ve binlerce yıllık kültürel mirasıyla adeta açık hava müzesi konumundaki Kemaliye ilçesinin "Dünya Kültür Mirası" geçici listesine girmesi yöre halkı tarafından sevinçle karşılandı.

Geçmişi milattan önce (M.Ö) 3 binli yıllara dayanan dünyaca ünlü Karanlık Kanyonun yanı başındaki Kemaliye'de (Eğin) Roma, Bizans, İlhanlı, Akkoyunlu, Selçuklu ve Osmanlı hüküm sürdü.

Tarihte "cennet gibi güzel bahçe" anlamına gelen Eğin ismi, ilçe sakinlerinin Kurtuluş Savaşı'na verdikleri destekten ötürü Mustafa Kemal Atatürk tarafından kendi isminden esinlenilerek Kemaliye olarak değiştirildi.

Tarihi ipek yolu güzergahında yer alan, birçok medeniyete ev sahipliği yapan, mimarisiyle Anadolu'nun kültürel yapısını yansıtan Kemaliye ilçesi, bazıları ahşap olan pek çok tarihi yapının günümüze geldiği kadim yerleşim yerleri arasında bulunuyor.

Günümüzde tarihi yapılarıyla medeniyetlerin izlerini taşıyan ve birçok uluslararası festival ile organizasyona ev sahipliği yapan Kemaliye'nin UNESCO'nun kalıcı miras listesine girmesi için çalışma yürütülüyor.

Kemaliye Belediye Başkan Vekili Etem Kılıç, Kemaliye'nin UNESCO Dünya Geçici Miras Listesi'ne alınmasıyla insanlığın ortak mirası olarak kabul edilmesi yolunda önemli adım atıldığını söyledi.

Şirin ilçe Kemaliye'nin bu listeye hem doğal hem de kültürel yapısıyla girdiğinin altını çizen Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: "UNESCO, yaptığımız başvuruyla Paris'teki toplantıda Kemaliye'yi coğrafyası ve kültürel yapısıyla Dünya Geçici Miras Listesi'ne aldı. Hem doğası hem de tarihiyle Türkiye'den kalıcı listeye giren sadece 2 yer bulunmaktadır. Birisi Pamukkale-Hierapolis diğeri Kapadokya'daki Göreme Milli Parkı'dır. Biz de üçüncüsü olma yolundayız. Türkiye'nin dünyaya örnek olarak göstereceği ender bir coğrafyadan, Türk ve Anadolu kültürünün özgün yapısını sunmak hepimiz için milletimiz için bir şereftir, onurdur."

"Dünyanın gözü Kemaliye'de olacak"
Kılıç, belediye bünyesinde uzmanlardan oluşan UNESCO bürosu kurduklarını belirterek, "Kültür ve Turizm Bakanlığı ile bir protokol imzalayacağız. 5, 10 ve 25 yıllık planlamalarımız olacak. Bunun içinde koruma, eğitim ve sürdürülebilirlik gibi çalışmalarımız olacak. Yeni atölyeler kurularak çeşitli ekonomik girdiler olacak. Kısacası dünyanın artık gözü Kemaliye'mizde olacak." ifadelerini kullandı.

Hedeflerinin en kısa zamanda kalıcı listeye girmek olduğunu vurgulayan Kılıç, şunları kaydetti: "Hedefimiz, dünyaya rol model olacak bir dosyayla UNESCO dünya mirasları kalıcı listesine girebilmek. Anadolu Türk kültürünü, Anadolu'nun kök hücresi dediğimiz bu coğrafyada daha hassas davranarak, doğaya, mimarimize, kültürümüze sahip çıkarak, koruyarak ve eğitim çalışmalarıyla da bunu destekleyerek gerçekten dünyanın göz bebeği olacağız. İnsanların ziyaret etmek için sıraya gireceği, bütün çevremizi, illerimizi, Anadolu'yu ve ülkemizi etkileyecek derecede etki yaratabilecek bu güzel coğrafyayı tüm dünyaya tanıtacağız."

"Kemaliye'nin derin kültürünü inşallah dünya mirasına taşıyacağız"
Kemaliye Kültür ve Kalkınma Vakfı (KEMAV) Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Ferudun Çelikmen de Kemaliye'nin geçmişine uzanan derin kökleriyle önemli bir yolculuğa başladıklarını ifade ederek, şunları söyledi: "Kemaliye'nin UNESCO'nun listesine girmesi yıllardan beri bir hayaldi. Kemaliye'nin izlerini Çin'de bulabilirsiniz. Çin'in son dönemde çok önem verdiği 'belt and road initiative's progress (kuşak yol)' olarak bildiğimiz yol, Tarihi İpek Yolu güzergahlarında ilerliyor. Kemaliye, Çin'den başlayarak Anadolu ve Akdeniz aracılığıyla Avrupa'ya kadar uzanan İpekyolu güzergahında ipek böceğinin ve dutun girdiği yerleşim yeri olarak anılıyor. Dut yetiştirmek için atalarımız hiçbir şeyin olmadığı kayalar ve taşların arasına set set duvarlar ördü. Sırtlarında taşıdıkları topraklarla inanılmaz bir kültür yaratmışlar. Kemaliye'nin derin kültürünü inşallah dünya mirasına taşıyacağız."