Danıştay, Kanal İstanbul Kapsamındaki...
Kanal İstanbul Manzaralı Konut...
Mühendislerden ‘Kanal İstanbul’ Uyarısı
Kanal İstanbul için Bilirkişi...
Kanal İstanbul Yakınına OSB Kurulacak
İBB Meclisi’nde Kanal İstanbul...
Kanal İstanbul, 146 Kültür...
Kanal İstanbul Planında Bölgelere...
Yenişehir’in İmar Planlarında...
Kanal İstanbul’un Maliyeti Katlanıyor
Kanal İstanbul’un Tapuları Onaylandı
İBB Meclisi’nde Kanal İstanbul Oturumu
Washington Post, Kanal İstanbul'u...
TOKİ’den Yeni Kanal İstanbul Planı
Kanal İstanbul Güzergahındaki...
Bakan Kurum'dan 'Kanal İstanbul'...
Kanal İstanbul için Bürokratlar...
Kanal İstanbul Bölgesindeki İnşaat Çalışmalarının Önü Açılıyor
Bakanlığın yaptığı son imar planı işlemleriyle birlikte Kanal İstanbul bölgesinde kısa süre sonra inşaat çalışmalarına başlanmasının önü açılıyor. İBB İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Gürkan Akgün, açılan davaların sonuçlarının dahi beklenmediğini söylüyor.
Kanal İstanbul projesinde yargı süreçleri beklenmeden imar işlemleri tam gaz devam ediyor. Önce tüm itirazlara rağmen Kanal İstanbul’un Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu onaylandı, ardından da imar planları. Son olarak da Kanal İstanbul ve Yenişehir’in 18’inci Madde Uygulamaları (parselasyon planları) 17 Ocak’ta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından askıya çıkarıldı ve bir ay süreceği belirtilen itiraz süreci ise devam ediyor. Tüm bu gelişmelerin ardından da geçen günlerde sosyal medyada dolaşıma giren bir video tartışma konusu oldu. Söz konusu videoda Arapça konuşan bir kişi, “Allah’a şükürler olsun” diyerek aylardır bekledikleri parselasyon planlarının çıktığını müşterilerine anlattı. İnşaatlar başlayabilir Bakanlığın hazırladığı planlar ile kısa bir süre sonra Kanal İstanbul çevresinde inşaat çalışmalarının başlayabileceğini açıklayan Akgün, “Kanal İstanbul için son olarak parselasyon planları dediğimiz imar planları yapıldı. Bu son plana göre mülkiyetlerin yani arazilerin durumu belli olmuş oldu ve tapular da bu plana göre çıkarılacak. 17 Ocak’ta askıya çıkarılan planın itiraz süresi bir ay. Bakanlık önce itirazları değerlendirecek sonra da tapu müdürlüklerinde parsellerin tescil işlemleri gerçekleştirilecek. Ardından da Kanal İstanbul güzergâhında inşaat yapmanın önü açılmış olacak.” diye konuştu. Kanal İstanbul ve Yenişehir’in 18’inci Madde Uygulamalarını da (parselasyon planları) imar planları ve ÇED raporu gibi mahkemeye taşıyacaklarını belirten Akgün, sözlerini şöyle tamamladı: “Açtığımız davalar neticesinde bilirkişi heyetinin toplanması gerekiyor. Ancak heyet hâlâ toplanmadı ve bu yüzden bilirkişi raporu yazılamıyor. Aslında hızlıca davalara bakılması lazım. Kanal İstanbul geri dönüşü olmayacak ve telafisi mümkün olmayacak sonuçlar doğuracak. İnşaat ruhsatı verme işlemleri de başlayabilir. Mahkemenin böyle durumlarda yürütmeyi durdurma kararı vermesi lazım ama mahkeme bu kararı vermedi. Süreç hukuki bir engel olmadığı için devam ediyor. Bölgede inşaat çalışmaları başladıktan sonra imar planları iptal olursa ne olacak? İş işten geçmiş olacak.” Tehdit oluşturacak Kanal İstanbul’un kentin geleceği için büyük tehdit oluşturduğunu vurgulayan Atlar şunları söyledi: “Bu imar uygulamasına dayanak teşkil eden tüm imar planları davalık, davalar devam ediyor ve henüz sonuçlanmadan bir diğer aşamaya geçilmesi hukuksuzluktur. Söz konusu imar uygulamasını da yargıya taşıyacağız. İktidarın bu konudaki rant odaklı ısrarı, yargı üzerinde de bir baskı oluşturuyor. Yargı makamının baskı altında kalmadan, bu yıkım projesini hukuki ve bilimsel kriterler ışığında değerlendireceğine inancımızı kaybetmek istemiyoruz. ŞPO olarak İstanbul’un geleceğini tehdit eden bu fuzuli, keyfi emlak projesine karşı mesleki ve hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz.” Haberin tamamına linkten ulaşılabilir. |