Deprem konusunda yaptığı araştırmalarla adından söz ettiren, İstanbul Teknik
Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet
Ercan, İzmir’in “deprem kimliğini” açıkladı. 10 yıldır
üzerinde çalıştığı projeyi tamamlayan Ercan, sonuçlarını açıkladı. İzmir’de, iki
bin yılda 101 deprem meydana geldiğini hatırlatan Ercan, her yüz depremden
dördünün 7’den büyük şiddette olduğunu söyledi. Yeni oluşturulan kent
alanlarının 6.4 şiddetindeki depreme göre tasarlandığının altını çizen Ercan
“6.4 şiddetinden daha büyük olan depremler yıkım getirir. 1901-2000 yılları
arasında İzmir merkezli 11 depremden dördü 6.4’ten şiddetli olmuş. Yer
hareketleri, 2000-100 arasında da 6.4’ten daha şiddetli en az 5 deprem olacağını
gösteriyor. Bunların üçü çeşitli yıkımlara sebep olacak” dedi.
İzmir’de her 140 yılda bir “büyük deprem” olduğunu vurgulayan Ercan,“6.4’ün
üzerinde son büyük deprem 1870’de olmuş. 140 yılda bir yıkıcı depremlerin
tekrarlandığını varsayarsak, bir sonraki depremin yakın bir tarihte yaşanacağı
kanısına varıyoruz. Kenti boydan boya saran İzmir kırığının, bu şiddetteki
depremi yaratabileceğini düşünüyorum. Görülen o ki İzmir’in altı giderek
geriliyor. Böyle bir durumda, Körfezi’in kuzey kısmı daha büyük hasar görebilir.
Dolgu alanları üzerine inşa edilen Alsancak semtinin bir kısmı, Bayraklı,
Karşıyaka, Bostanlı, Mavişehir ve Çiğli gibi ilçeler depremden daha çok
etkilenecektir. Bu bölgelerdeki yüksek yapılaşmalar da ne yazık ki zararı
artıracaktır. Özellikle Kadifekale, İzmir’in kanayan bir yarası. O bölgedeki
yapılar acilen tasfiye edilmeli ve bölge riskten arındırılmalı. Kentsel dönüşüm
kesinlikle ihmal edilmemeli” diye konuştu.
Bu kentteki yerel yöneticilerin, deprem konusundaki hassas tutumlarının,
yıkım riskini azalttığını vurgulayan Prof. Dr. Ahmet Ercan şu bilgileri verdi:
“İzmir, benim ve benim gibi bilim adamlarının sözünü en çok dinleyen kent.
Özellikle 2006’da yürürlüğe giren Deprem Yönetmeliği’nin ardından binalar daha
güçlü yapılmaya başlandı. Kent yapılaşmasının tepelere doğru gelişmesi de deprem
riskini azaltan önemli bir faktör. Bu anlamda en güvenilir ilçeler Bayındır,
Kiraz, Beydağ, Selçuk, Aliağa, Kınık ve Menderes olarak sıralanabilir. Bizler de
yaptığımız araştırmaları yerel yönetimler ile paylaşacağız ve riskleri en aza
indirmek için gayret göstereceğiz. Onlar da gelip bize danışsınlar”
dedi.
|