SPAN lang=EN>
Yunanistan'ın Mora yarımadasından göç ederek İzmir'e yerleşen Hacı Mehmet
Ağa'nın 19. yüzyılın sonlarına doğru yaptırdığı cami, 2000 yılından bu yana
kullanılamaz
haldeydi. Mahalle halkının girişimleri ise her
defasında sonuçsuz kaldı. Dört yıl önce Altay Mahallesi muhtarlığına seçilen
Yusuf Budak, tarihî caminin durumundan duyduğu rahatsızlığı Vakıflar Bölge
Müdürlüğü'ne iletti. Müdürlük de camiyi inceleyerek restorasyon için proje
hazırladı.
Teknik incelemenin tamamlandığını, izinlerin çıkarılması için projenin Kültür
ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na gönderileceğini belirten Vakıflar
Bölge Müdürü Muzaffer Ataseven, daha sonra onarım çalışmaları için ihaleye
çıkılacağını ve caminin, en kısa sürede ibadete açılacağını açıkladı. Caminin
faaliyete geçmesi halinde bölgenin hareketleneceğini ve gençlerin kötü
davranışlardan uzaklaşacağını savunan Muhtar Budak ise, "Caminin esrarkeş ve
tinercilerin mekanı haline gelmesinden üzüntü duyuyorum. Bizim için kutsal
sayılan bir mekanın bu hale getirilmesini doğru bulmuyorum. En kısa sürede
restorasyonu tamamlanıp mahallelinin buluşma noktası olmasını temenni ediyorum"
dedi. Mahallede "Koca Yusuf" olarak tanınan Yusuf Öztanzan (67) isimli vatandaş
da yıllardır çalmadık kapı bırakmadığını kaydetti. Duyarlı devlet yetkililerine
teşekkür eden Öztanzan, camiyi yaptıran Baladur Hacı Mehmet Ağa'nın Mora
yarımadasından göç ettiğinde Sultan 2. Abdulhamit'ten cami yapımı için yer
istediğini anlattı. Bunun üzerine cami ve göç edenler için yer tahsis edildiğini
belirten Öztanzan, cami yapıldıktan sonra düzenli geliri olması için bir vakıf
kurulduğunu, vakfa zeytin tarlaları bırakıldığını, geçen yıllarda Hacı Mehmet
Ağa'nın aynı ismi taşıyan torununun ölümüyle birlikte caminin kaderine
terkedildiğini aktardı. Caminin avlusunda, Hacı Mehmet Ağa, eşi ve iki çocuğunun
kabirleri bulunuyor.
|