BR> ''İstihdam sorununun adı
işsizlik değil, mesleksizlik'' İTO
Başkanı Murat Yalçıntaş da üniversite, bürokrasi ve iş aleminin
biraraya gelmesinin, sorunlarını birlikte konuşarak, çözümler üretmesinin
önemine dikkati çekti. Hızlı değişimle birlikte iş yapma biçimlerinin de
değiştiğini ve KOBİ'lerin ayakta kalmaları için tek yolun değişen şartlara uyum
göstermekten geçtiğini, KOBİ'lerin en zayıf noktalarından birinin, sonraki
nesillere devir konusunda yaşandığını söyleyen Yalçıntaş, bunun da ancak
kurumsallaşmayla sağlanabileceğini ifade etti. KOBİ'lerin her ekonominin bel
kemiğini oluşturduğunu ve refahın tabana yayılmasında en önemli araç olduğunu
belirten Yalçıntaş, KOBİ'lerin sorunlarının çözümünde eğitimin önemine işaret
etti. Yalçıntaş, şöyle konuştu: ''Eğitime,
özellikle mesleki eğitime daha fazla ağırlık vermemiz lazım ve bunu yaparken,
özel sektörü, devleti ve üniversiteyi biraraya getirmeliyiz. Türkiye'deki
istihdam sorununun adı işsizlik değil, mesleksizliktir. Bu konuda atılacak
adımlar KOBİ'lerin ara eleman ihtiyacını çözecek ve yüksek katma değerli mal
üretmenin yolunu açacaktır.''
KOBİ'ler ve rekabetçi ortam
Rekabet Kurumu Başkanı Nurettin Kaldırımcı, KOBİ'ler ve
rekabetçi ortam konusuna değinirken, hukuki ortamın, işletmelerin teminatı
olduğunu söyledi. Rekabet hukukunun, üç temel esasının ''işletmelerin kendi
aralarında anlaşma yaparak rekabeti engellemelerinin'', ''hakim durumdaki
işletmelerin bu durumlarını kötüye kullanmalarının'' ve ''birleşme ve
devralmaların'' kontrol edilmesi olduğunu kaydeden Kaldırımcı, rekabet gücü ile
rekabetçi ortam arasında doğrudan ilişki olduğunu belirtti. Rekabetçi ortamın
tesis edilmesiyle işletmelerin daha sağlıklı, daha organik, sahici rekabet
gücüne sahip olabileceklerini ifade eden Kaldırımcı, ''KOBİ'ler için rekabet
hukukunun etkin olduğu bir ortam, risklerin azaldığı bir ortamdır'' dedi.
Kaldırımcı, Türkiye'de rekabet konusunda,
hukuken bir yıl önceki cironun yüzde 10'una kadar ceza verme olanağı bulunduğunu
ve Danıştay'ın kararlara genellikle onama verdiğini anlattı. Kaldırımcı,
''Teşebbüs birliklerinin, derneklerin, odaların oturup rekabet ihlali kararı
aldıklarını görüyoruz. Bunlar basına falan da yansıyor. Bu garip bir şey. Yani
bu kadar bilgilenmenin mümkün olduğu bir ortamda, rekabeti engelleyici ortak
davranışlara girilmesi, senetlerin imzalanması, hatta bunun alenen anlatılması
biraz geri kalmışlık alameti gibi kabul edilebilir'' diye
konuştu.
|