İstanbul’un Yanı Başındaki Saatli Bomba
Yangın konusunda Türkiye’nin tanınmış uzmanlarından Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç, yangına karşı gerekli önlemleri almadan faaliyetlerini sürdüren fabrikaları mercek altına aldı.
Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç, Türkiye Yangından Korunma ve Eğitim Vakfı (TÜYAK) ve Yangından Korunma Derneği ev sahipliğinde, yangına, sabotaja, depreme, iş kazalarına, çevre risklerine karşı algılayan, uyaran ve uygun çözüm sunan yeni cihaz ve sistemleri tanıtmak, günümüz teknolojisine uygun koruma ve önleme sistemlerindeki gelişmeleri ve yeni tasarım esaslarını açıklamak amacıyla 4-5 Aralık 2019 tarihinde düzenlenecek TUYAK 2019 Uluslararası Yangın ve Güvenlik Sempozyumu öncesi bir basın toplantısı düzenleyerek fabrika yangınları ile ilgili bilgi verdi. İstanbul Depremi Fabrika Yangınlarına Neden Olabilir Deprem ve yangın ilişkisine de değinen Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç, deprem sonrası meydana gelebilecek yangınların etkisinin en az deprem kadar yıkıcı olduğuna işaret ederek şunları söyledi; “Son yıllarda, özellikle gelişmiş ülkelerde meydana gelen depremlerde zararın büyük olmasının temel nedeni deprem sonrası ortaya çıkan yangınlar. Deprem sırasında sızan gazlar nedeniyle yaşanan patlamalar, depo ve boru hatlarındaki kırılmalar, doğal gaz tesisatları, ocak, mum, şömine gibi açık alevler, elektrik tesisatındaki kısa devre ve su ısıtıcısı gibi cihazların devrilmesi gibi pek çok etmen, yangına neden olarak depremin zarar vermediği binaları bir anda yok edecek güce sahip.” Kılıç, sözlerine şöyle devam etti; “Yapılan çalışmalara göre, deprem sonrasında meydana gelen yangınlar daha çok sanayi tesislerinde, rafinerilerde, ticari binalarda ve ahşap yapılarda meydana geliyor. Ülkemizdeki büyük sanayi merkezlerinin yüzde 98’i birinci ve ikinci derece deprem bölgesinde yer alıyor. Sanayinin yüzde 60’ı da Marmara bölgesinde yer alıyor. Özellikle İstanbul gibi metropollerde depremin yaratacağı kaosun yanı sıra, deprem sonrası yaşanacak fabrika yangınlarının yaratacağı yıkım büyük olur. Tahminlerimize göre, beklenen İstanbul depremi kış aylarında akşam saatlerinde olduğu takdirde yaklaşık 1900 büyük yangın meydana gelecektir. Bu yangınların yüzde 20’sinin ise atölye, fabrika ve endüstriyel tesislerde yaşanacağı tahmin ediliyor.” Deprem sonrasında, yolların bozulmuş, su borularının kırılmış olması yangına ulaşımı engeller ve söndürülmesini zorlaştırır. İtfaiye yangın yerine ulaşamaz, ulaşsa bile su bulamaz. Yangın saatlerce devam edebilir. 17 Ocak 1994’te ABD Los Angeles’ta meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki deprem sonrası günlerce devam eden yangınlar meydana gelmiş, 1995 yılında Kobe’de meydana gelen 7.3 büyüklüğündeki depremin hemen sonrasında ortaya çıkan 200’den fazla yangında şehrin neredeyse tamamı küle dönmüştü. Yine 1994 yılında Endonezya, Liva’da meydana gelen 6.5 şiddetindeki deprem sonrasında meydana gelen yangınlarda kent pazarı tamamen yanmıştı. Kontrol Edilemeyen Yangınlara Dikkat Temel Neden Yapılmayan Bakım Onarım Çalışmaları Yangınların bir başka nedeninin de sabotaj olduğuna değinen Kılıç, araştırmalara göre, fabrika yangınlarının yüzde 12’sinin sabotaj nedeniyle gerçekleştiğini belirtti. Kılıç, istatistiklere göre, yanan fabrikaların sadece yüzde 40’ının sigortalı olduğunu belirterek “Gelişmiş ülkelerde, fabrikaların sigortalanması zorunlu hale getirilmiş durumda. Ülkemizde de yangın sigortası, fabrikalar, oteller gibi yapılar için zorunlu hale getirilmeli” dedi. Önemli Olan Yangının Yayılmasının Engellenmesi Yangının erken haber alınması ve söndürülmesi için günümüz teknolojisinin kullanılması, insanların olmadığı zamanlarda oluşan yangınların haber alınması ve söndürülmesi için söndürme algılama sistemlerinin mutlaka yapılması şart. Her zaman söylediğimiz gibi yangın alınan tedbirlerle önlenir, yapılan tasarımla söndürülür.” |