İstanbul’da Ağır Hasarlı Binalarda Yaşam Devam Ediyor

Avcılar’daki Denizköşkler Mahallesi’nde Dr. Sadık Ahmet Caddesi’nin sahil cephesindeki yaklaşık 2 bin konut ve iş yeri, zeminden kaynaklı nedenlerle 2008 yılında risk oluşturduğu gerekçesiyle imara kapatıldı. Bu nedenle binalara yenileme izinleri verilmedi. Cadde üzerindeki binalarda kolon ve kirişlerde derin çatlaklar bulunmasına rağmen binlerce insan canı pahasına kalmaya devam ediyor. Daire sahipleri, her gün korku içinde yaşadıklarını anlattı.

DHA’da yer alan habere göre; riskli binada oturan Mekiye Şimşek, “Korku içindeyiz, tedirginiz ve dört gün önce Düzce’de yaşanan depremi bizler de burada hissettik ve hala korkuyoruz. Çocuklarımızla birlikle büyük bir sarsıntı ile uyandık ve gidecek bir yerimiz olmadığı için hala buradayız ve korkuyoruz. Ayrı bir eve taşınmayı düşünüyoruz ama altından kalkamıyoruz. 20 senedir burada yaşıyoruz gerçekten çok tedirginiz. Bize de imkanlar verilmesini istiyoruz, imar verilip kentsel dönüşüme gidilmesini istiyoruz.” dedi.

Yine aynı binada yaşayan ev sahibi Guri Özdemir, “10 yıldan fazladır burada yaşıyoruz. Bina 10 yıldır bu halde tapu ve iskanımız var, her şeyimiz var ama yapılmasına müsaade edilmiyor. Elbet korkuyoruz ama ne yapalım başka şansımız var mı?” diye konuştu.

“Bu bölgede 20 bin kişi depremi bekliyor”
Riskli binada yaşayan İmar Mağdurları Platformu Başkan Yardımcısı Vedat Oktay,  “Buranın depremden sonra 2005 yılında var olan imarları durduruldu. Bu bölge Dr. Sadık Ahmet Caddesi’nin alt kısmı oluyor.17 senedir buranın imarı yok, yani binaları yıkıp yeniden yapma ve kentsel dönüşüm olanağı yok. Bu bölgede 5 bin hane yaşıyor, 4 ile çarptığınız zaman 20 bin kişi ediyor. 20 bin kişi şu anda depremi bekliyor. Şu anda denildiği gibi 6 şiddetinde bir deprem olsa, burada hiçbir binanın ayakta kalacağını düşünmüyorum. Yaşayan insanların yani 20 bin kişinin can güvenliği yok. İmara sunuldu ama maalesef teklif imardan geri döndü. Şu anda tekrar imarda bekliyor.” şeklimde konuştu.

Vedat Oktay, yetkililere seslenerek şöyle devam etti: “Ricamız bir an evvel siyasilerin buradaki 20 bin insanın can güvenliğini sağlaması. 1999 yılından sonra zaten burada yeni binalar yapılmadı. Bütün binalar çürük durumda ve insanlar burada kalmaya mecburlar. İmkanlar yok nereye gideceğiz? Bu binalar yeniden yapılsa, yeniden daha güvenilir bir şekilde içinde otursak daha iyi olmaz mı?”