Geçen günlerde İstanbul için iki “uyarı” yayımlandı...
Biri, kentin “Dünya Mirası” listesinde kalabilmesi için tanınan “son bir yıl”lık
sürede alınacak “önlemler”i belirten “UNESCO Raporu”.. Diğeri
ise Türkiye Tarihi Evleri Koruma Derneği’nce (TÜRKEV) bu yıl
“2010 Avrupa Kültür Başkentliği” için düzenlenen “27. Tarihi Türkevleri
Haftası”ndaki değerlendirmeleri içeren “İstanbul
Bildirgesi”…
Her ikisi de sanki birbirlerini tamamlarcasına kaleme alınan belgelerden,
“UNESCO’nun eleştirileri” medyada genişçe ilgi görürken, “TÜRKEV’in dilekleri”
gazetelerde kısa haber bile ol(a)madı... Çünkü âdetimizdir; kendi uzmanlarımızın
uyarılarına çoğu kez sayfalarda yer bulamayız, ama “el âlem” söylediğinde
manşete çıkartırız. Nitekim 78’den beri “Europa Nostra”nın (Avrupa Doğa
ve Kültür Varlıklarını Koruma Federasyonu) üyesi olmasına ve Bakanlar
Kurulu kararıyla “Kamu Yararına Dernek” sayılmasına rağmen TÜRKEV’in raporu da
sadece kendi internet sitesinde yer alabildi...
İspanya kararları
Dilerseniz önce, UNESCO uyarılarını kısaca anımsayalım.. Dünya Mirası
Komitesi’nin haziran ayında İspanya’nın Sevilla kentindeki toplantısında
değerlendirdiği “son İstanbul gözlemi”nden kimi vurgulamalar özetle şöyle:
İstanbul Evleri: Zeyrek ve Süleymaniye semtlerindeki,
özellikle sivil mimarlık mirasının ve eski sokaklarla kent dokusunun
bakımsızlığı sürüyor; Osmanlı mirası ahşap yapılar korunamıyor.
Sulukule Dramı: Sulukule’de semtin tarihsel sakinleri olan
Romanlar dışlandı ve özgün yerleşim dokusu yok edilerek, zenginlere satılık lüks
konutlar yapılmaya başlandı...
“Bizans” Otel Altında: Sultanahmet’teki Four Seasons Otel’in
altında kalan Bizans arkeolojisi kurtarılmıyor; tarihi altına alan ek otel
inşaatı iptal edilmedi ve hatta sürüyor...
Haliç Peyzajı: Haliç’e yapılmak istenen “demir” metro
köprüsünün tarihsel peyzaja vereceği zararı giderecek ve “eski İstanbul
silueti”yle uyumunu sağlayacak çözüm hâlâ üretilmemiş...
Ulaşımda Plansızlık: Ulaşım projelerinde kentin kimliğini ve
doğasını gözetecek bir mastır plana uyulmuyor. Harem’den Suriçi’ne bağlanacak
karayolu tüneliyle de tarihi doku otomobil işgaline açılıyor.
Sivil ‘akıl birliği’
UNESCO heyetinin, işte bunların saptandığı son ziyaretleri, önceki
gelişlerinin tersine “kapalı” tutulmuş; özellikle “sivil toplum kuruluşları”yla
(STK) buluşmaları bu kez engellenmişti. Büyükşehir belediyesinin şu “pek sivil
görünen” siyasal kurmaylarının, STK’lerimiz ve meslek odalarının UNESCO’yu
“olumsuz” etkileyeceklerini düşünerek “görüşme”lerine bile tahammül
edememelerine rağmen, neredeyse “aynı” denebilecek saptamalara dayalı ve adeta
“eşgüdüm” içindeki uyarılar, elbette ki rastlantı değil. Çünkü amaç “imar
rantından vazgeçmeyen göstermelik koruma” değil, kentin tarihini ve kültürünü
gerçekten yaşatacak bir kimlikli gelişmeyi sağlayabilmek olunca, “gerçek sivil
aklın” yolu da “bir” oluyor...
‘Bizimkiler’ ne diyor?
Peki, UNESCO uyarıları için ne yapmalı; İstanbul’un onurunu kurtarması için
hangi önlemler alınmalı? İşte bu sorunun yanıtı da TURKEV’in bildirgesinde var.
Derneğin emektar Başkanı Perihan Balcı’dan görevi devralan
Prof. Dr. Cengiz Eruzun, İstanbul-2010’a doğru “öncelikler”ini
özetle şöyle açıklıyor:
- İstanbul’un tüm planları, hatta 1/50 bin metropoliten plan bile “koruma”
amaçlı olmalıdır. - Sadece eski kent merkezlerinde değil, tarihi dokularla
etkileşim içindeki tüm alanlarda da koruma amaçlı imar anlayışı esas
olmalıdır. - Boğaziçi’nde ve Haliç’te sadece “denizden görünüş”e önem veren
“ön ve geri görünüm” ayrımı kalkmalı, bütüncül koruma sağlanmalıdır. - Su
havzaları “özel ekolojik çevre koruma bölgesi” statüsü içinde korunmalı; bu
alanlarda 2B yasası kesinlikle geçersiz kılınmalıdır. - Alışveriş merkezleri
şehir dışına çıkarılmalı, tarihi çarşılarımız, geleneksel semt pazarları ve
hanlar yaşatılmalıdır. - Ulaşımda raylı sistem ve deniz yolu esas
alınmalıdır. - Katılımcı kent konseyi oluşturularak İstanbul’u kimliğiyle
geleceğe hazırlayacak bir “İstanbul Yasası” hazırlanmalıdır...
Evet... Seneye hem UNESCO sınavı hem de Avrupa başkentliği var... 2010’da
sınıfı geç(ebil)mek için yukarıdaki dileklerden hangileri gerçekleşmiş olacak
dersiniz?
|