İstanbul'da Su Sıkıntısı Yaşanmayacak
Sazlıdere Barajı'nın Doğu...
İstanbul'da Barajların Doluluk...
Atatürk Barajı 2020 Sulama...
Üç Günlük Yağış Barajlardaki...
Barajlar Alarm Vermeye Devam Ediyor
Barajların Doluluk Oranı Alarm Veriyor
İstanbul'da Barajların Doluluk...
İstanbul'a Su Sağlayan Barajlarda...
İstanbul'daki Barajların Su...
Barajlarda Doluluk Oranı Arttı
Yuvacık Barajı'nda Doluluk...
"İçme Suyu Barajlarında Doluluk...
İstanbul Barajları Alarm Veriyor
Beklenen bahar yağmurlarını alamayan İstanbul'a su sağlayan barajlardaki su seviyesi yüzde 65,13 ile son 10 yılın en düşük ikinci seviyesine indi.
İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) verilerine göre, kente su sağlayan barajlardaki doluluk oranı 65,13 olarak ölçüldü. Geçtiğimiz 10 yılda mart ayı sonu itibariyle barajlardaki doluluk oranları yüzde 90’larda olurken bu yıl yüzde 65 seviyesinde kaldı. Su miktarı, 6,2 milyon metreküp kapasiteye sahip Istrancalar'da yüzde 34,26; 162,2 milyon metreküplük Terkos'da yüzde 60,25; 88,7 milyon metreküplük Sazlıdere'de yüzde 43,18; 34,1 milyon metreküplük Alibeyköy'de yüzde 37,84; 148,9 milyon metreküplük Büyükçekmece'de yüzde 40,95; 235,3 milyon metreküplük Ömerli'de yüzde 97,80; 107,5 milyon metreküplük Darlık'ta ise yüzde 100 olarak ölçüldü. İstanbul'a su sağlayan baraj ve göletler azami 868 milyon 683 bin metreküp su biriktirme hacmine sahipken, su miktarı yaklaşık 570 milyon metreküp seviyesinde bulunuyor. Barajlardaki doluluk oranı, geçmiş yıllarla karşılaştırıldığında ise 30 Mart 2014’teki yüzde 35,5’lik orandan sonra en düşük seviye olarak gerçekleşti. 30 Mart tarihi baz alındığında, 2011'de yüzde 94,34, 2012'de yüzde 92,14, 2013'te yüzde 90,41, 2014'te yüzde 35,5, 2015'de yüzde 94,90, 2016'da yüzde 87,73, 2017'de yüzde 89,20, 2018'de yüzde 90,32, 2019'da yüzde 93,91, bu yıl ise yüzde 64,51 seviyeleri görüldü. Bu kaynaklar dışında İstanbul'un kullandığı suyun yüzde 35’i ise Melen ve Yeşilçay’dan karşılanıyor. "Kurak bir süreç geçirme ihtimalimiz var" Şubat ayında Marmara Bölgesi'nin aldığı yağışlarda mevsim normallerine göre yüzde 6 azalma olduğunu ifade eden Demirhan, şunları kaydetti: "Mart ayı aylık yağış normallerine göre beklendiği kadar yağış gerçekleşmedi. Mevsimlerde kayma değil, fakat ekstrem değerlerde ve ortalamalarda değişiklik söz konusu. Genel bir ısınma sürecindeyiz. Sıcaklık yükseliyor, yağışlar azalıyor, fakat bunun yanı sıra ekstrem yağışların sıklığı ise artıyor. Kış aylarında kar örtüsüyle az karşılaşıyoruz ama ani dolu olaylarının, çığların, hortumların sayısında artış gözleniyor. Şu anda bahar aylarında da doğal olarak bu değişiklikleri hissediyoruz. Yağışlar mevsim normallerinin altında, sıcaklıklar ise yüksek. Önümüzdeki günlerde de benzer şekilde kurak bir süreç geçirme ihtimalimiz var." Son yıllarda özellikle yaz aylarında belirli bölgelere çok kısa sürede büyük miktarlarda yağış düşmesi sonucu sellerin meydana geldiğini hatırlatan Demirhan, bu tarz yağışların toprağın verimli hale gelmesine ve yer altı sularına katkı sağlamadığını belirtti. Barajların doluluk oranının 2019 haziran ayında yüzde 80’ler seviyesinde iken aralık ayında yüzde 30’lara indiğini dile getiren Demirhan, "Bugünden yaz dönemini tahmin etmek çok zor, özellikle İstanbul gibi aynı anda pek çok hava kütlesinin etkisinde olan bir bölge için... Ancak iklimin genel eğilimine bakacak olursak, geçen seneden bugüne kadar önemli bir iyileşme olmamıştır. Bu nedenle bu sene de benzer bir şekilde kurak bir sonbahar ve kış dönemi geçirme ihtimalimiz yüksektir." ifadelerini kullandı. "İstanbul'da sıcaklık artışının bu şekilde devem edeceği tahmin ediliyor" Sıcaklıkların İstanbul’da genel olarak mevsim normallerinin üzerinde görüldüğünü bildiren Demirhan, Avrupa ve Türkiye'de yüksek sıcaklıklardaki ekstrem değerlerin daha sık, ancak düşük sıcaklıklardaki ekstrem değerlerin ise daha az görüldüğünü aktardı. İstanbul'da artık birkaç gün devam eden kar yağışlı günlerin yaşanması ihtimalinin azaldığını anlatan Demirhan, Avrupa'da yaşanan verileri de paylaşarak şöyle konuştu: "Avrupa'da rüzgar hızları konusunda ise genel bir yavaşlama trendi olduğu tespit edilse de bu çok kesin değil. Fakat kış döneminde, bölgesel olarak ekstrem rüzgar hızlarında artışlar olduğu tespit edildi. İstanbul’da da normalden daha sıcak geçen mevsimlerde yer seviyesindeki sıcak hava, bölgesel olarak sellere ve fırtınalara sebep olabiliyor. Meteorolojik verilere İstanbul’da sıcaklık artışının bu şekilde devem edeceği tahmin ediliyor ve dolayısıyla lokal yağış ve rüzgar ekstremlerinin sıklığının da artma ihtimali yüksek." Demirhan, "İstanbul'da hemen bugünden başlayarak çok kolay bir şekilde yapabilecek en önemli adımlardan biri ağaçlandırma, diğeri geri dönüşüme hızlı bir geçiş olacaktır. Ardından su kullanımı konusunda ciddi önlemler alınmalı, temiz suyun endüstriyel faaliyetlerde, tarımsal sulamada kullanımı en az seviyeye çekilmelidir." dedi. |