br />
Kepenek şirketini Alman pasaportuyla
kurdu
Eurasfalt’In kuruluş hikayesi incelendiğinde 26 Şubat 2007
tarihi karşımıza çıkıyor. Bu tarihte şirket Kağıthane İlçesi, Çağlayan Emek
Sokak Serdaroğlu İşhanı’nda kuruldu. Serdar Kepenek’in ortağı hemşerisi Sivaslı
Fatih kama oldu. 10 bin sermayeli şirkette hisse oranları ise yüzde 50 oldu.
Ticaret Sicil Gazetesi’ndeki kayda baktığımızda Serdar Kepenek için 'Alman
Uyruklu' notu düşülüyor ve kimlik olarak pasaportunu kullandığının altı
çiziliyor. Hatta 'düzeltme beyannamesi' veriliyor. İlk beyanda Serdar Kepenek
adres olarak Yeşil Vadi Çankaya Konutlarını gösterirken düzeltmede adres
değiştiriliyor ve Almanya - Hamburg adresi gösteriliyor.
Ortaklık değişiyor
Şirkette 12 Haziran 2007’de ortaklık yapısında değişiklik
oluyor. Fatih Kama hisselerini Harun Halıcı’ya devrediyor. Şirketin hissesi 100
bin TL’ye çıkartılırken sermayenin 99 bin 750 TL’si Kepenek’e 250 TL’si Harun
Halıcı’ya ait oluyor. Kepenek bu değişiklikte ev adresi olarak Çankaya’yı
gösterdi. Bütün bu değişikliklerden sonra İSFALT ile 10 Temmuz 2007’de 1 milyon
752 bin Euro+ KDV’lik anlaşma yapılıyor. Bu anlaşmadan 10 gün sonra şirket,
merkezini Çağlayan’daki Serdaroğlu İş Hanı’ndan Metrocity Alışveriş Merkezi’ne
taşınıyor.
Yine hisse devri
2 Nisan 2008’de şirkette yine hisse devri yaşandı. Harun Halıcı
250 TL’lik hissesini Ersun Görener’e devretti. Kepenek 99.750 TL’lik hissesini
korudu. Bu değişiklikten 6 gün sonra, 8 Nisan 2008’de yine benzeri şartlarla 1
milyon 743 bin euro + KDV’lik ikinci bir sözleşme yapıldı. Bu ücret de yeterli
görülmeyince 290 bin 500 Euro’luk 'iş artışı' yapılarak 3’üncü bir sözleşmeyle
bir yıllık sözleşmelerin toplamı 3 milyon 785 bin 500 euro+ KDV’ye (8 milyon 300
bin TL) çıktı. Son değişiklik 4 Temmuz 2008 tarihinde yaşandı. Şirketin merkezi
Metrocity’den Beşiktaş Ulus’a taşındı.
Uzmanların adı tek tek sayıldı ama aldıkları maaş
açıklanmadı
İstanbul Büyükşehir Belediyesi dün İsfalt A.Ş.’nin danışmanlık
hizmeti aldığı Eurasfalt A.Ş. ile ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada
Kılıçdaroğlu’nun sorularına cevap verildi. Uzmanların deneyimleri ve isimleri
tek tek sayıldı. Ancak bu uzmanların aldıkları maaşlar hakkında tek bir açıklama
yapılmadı. Kılıçdaroğlu’nun "Belli bir ücret ödendi mi, ödendi ise yabancı
uzmanların sigorta primleri yattı mı? Ne tür hizmet alındı? Hizmet alındıysa bu
hizmet niçin yasa dışı alınıyor? Yasal olarak geliyorsa Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Kurumu’ndan izin alındı mı?" sorusuna şu yanıt verildi: "İSFALT A.Ş.
ile Euro Asfalt firması arasında imzalanan danışmanlık ve eğitim sözleşmesi
kapsamında Doğu Avrupa’dan çalışma için insan getirilmesi söz konusu değildir.
Danışmanlık sözleşmesi yapılan firmanın çalıştırdığı personel ile ilgili çalışma
mevzuatından doğan yükümlülüklerinden, ilgili firma sorumludur. Söz konusu iş
'eğitim ve danışmanlık' işi dolayısıyla bir ‘hizmet alımı’ olduğundan bir alt
taşeron ilişkisi doğmamıştır. İSFALT A.Ş.’nin müteselsilen sorumluluğu da söz
konusu değildir. İSFALT A.Ş, ilgili firmanın, imzalanan sözleşmedeki
yükümlülüklerini yerine getirmesi ile ilgili kontrol ve denetimleri eksiksiz
olarak yerine getirmiştir."
Sayıştay’da zarar yok
Açıklamada Kılıçdaroğlu’nun, Sayıştay’ın sadece 2007 denetimleri
için geldiği ve olağanüstü rakamda kamu zararı tespit ettiği iddialarına ilişkin
olarak da şunlar söylendi: "Kendisi de bir hesap uzmanı olan Sayın
Kılıçdaroğlu’nun da bildiği gibi 2007 yılındaki hesapların incelenmesi 2008
yılında sorgulanmaya başlanmıştır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi savunmasını
yapmış, ancak sonuçları henüz belli olmamıştır. Birkaç yıl süren ve önceden
belli olmayan sonuçlarla ilgili Sayın Kılıçdaroğlu’nun iddia ettiği gibi
Sayıştay tarafından belirlenmiş veya sonuca bağlanmış bir zarar söz konusu
değildir. 1994 yılından beri düzenli olarak her yıl Sayıştay tarafından
denetlenen İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde, 2007 yılında 17 bin dosya
incelenmiş ve bu dosyalardan sadece 27 tanesi sorgu konusu edilmiştir. Ayrıca,
Sayıştay Denetçilerinin yaptığı rutin incelemeler sonucu ortaya çıkan
sorguların, bazı basın yayın organlarında 'Kesinleşmiş Sayıştay Kararları' gibi
sunulmasına, Sayıştay Başkanlığı da 13 Şubat 2009 tarihinde yaptığı bir basın
açıklaması ile tepki göstermiştir."
|