İnşaatın Temelleri Sarsılmaya Başladı

Cumhuriyet'ten Şehriban Kıraç'ın haberine göre, son yıllarda Türkiye ekonomisinin büyümesinin lokomotifi olarak görülen inşaat sektöründe büyük firmalar bile uzun ömürlü olmayı tartışmaya başladı.

MESA Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Boysanoğlu, inşaat sektörünün 2 milyon istihdam ve 200 alt sektörü beslediğini kaydederek inşaatta sürdürülebilirliğin çok önemli olduğunu, bu alanda bir sorun yaşanması halinde Türkiye ekonomisinin de etkileneceğini ifade etti.

Boysaroğlu, kritik bir misyonu üstlenen sektörle ilgili konuşulanların ise çoğunlukla spekülasyonlar, balon, rant iddiaları çevresinde yoğunlaştığına dikkat çekerek “Ama kimse genel bir perspektiften bakarak, sağ duyu ile böylesine önemli bir sektörün sürdürülebilirliğiyle ilgili yaklaşım sergilemiyor. Kaldı ki bu, oldukça zorlu ve hayati bir süreç. Sektör çok parlakmış gibi gösteriliyor. Türkiye ne kadar parlaksa inşaat sektörü de o kadar parlak. Sanayici arkadaşlarımız dahi bu alana giriyor, her giren de kalıcı olmuyor. Biz, 48 yıllık bir geçmişe sahibiz. Hem konut ve gayrimenkul tarafında, hem de altyapı tarafındayız. Kurumsal bir yapımız var. Ancak tüm bunlara rağmen sürdürülebilirlik, gündemimizin sıralarında” dedi.

Boysanoğlu, konut KDV’sinde adil ve standart uygulamaya geçilmesi, sektöre ilişkin sağlıklı ve detaylı data üretilmesi, arazi sorununun giderilmesi, yeni imar düzenlemesi ve ilgili birçok detayın, bir bütün olarak ve sektörün sürdürülebilirliği açısından ele alınması gerektiğini belirtti. Boysanoğlu, “KDV’nin ucu direkt Maliye Bakanlığı’na gidiyor, arsa emlak değerleriyle belediyeler ilgileniyor. Bu kadar yıldır kararlar konusunda karmaşa yaşıyoruz. KDV bizim gibi toplumlarda büyük aileleri cezalandırıyor. Bu bana doğru gelmiyor." dedi.

Rakamlara dikkat

Kentsel dönüşümün beklentileri karşılamadığını anlatan Boysanoğlu, “Bir rant olayı haline dönüştü. Şimdi ismini depreme hazırlık yasası olarak değiştirecekler. 1 Ekim’den itibaren İmar Yönetmeliği de değişiyor. Çocuklarımızın geleceğine dönük endişeler taşıyorum. Yatay mimari deniyor galiba, fazla yükseldik kat konusunda. Ama o zaman da yeşil alan kalmayacak. Az enerji tüketen çevreci projeler sunmalıyız” ifadesini kullandı. Boysanoğlu, gerçek ihtiyaç sahiplerine konut üretilmesi için ucuz arsa üretilmesi gerektiğini de aktardı.

Konut satış istatistiklerinin de gerçeği yansıtmadığını belirten Boysanoğlu, Avrupa’da konut satışlarının her aşamasının bankalar kanalıyla ilerlediğini bu nedenle konutun kaç tanesinin satıldığını, ne kadara satıldığının net görüldüğünü Türkiye’de de böyle bir sisteme geçilmesi gerektiğine işaret etti.