İnşaat sektörü ve inşaat malzemeleri sanayisinde, ikinci çeyrekte faaliyetler yavaşlarken şirketlerin mali yapıları da zarar görmeye başladı. Haziran 2018’de inşaat sektöründe mevcut işlerin seviyesi 3.6 puan düştü. Bu gerilemede mali göstergelerdeki bozulmalar ile finansman olanaklarındaki sıkılaşma etkili oldu. Alınan yeni iş siparişleri, nisanda bir önceki aya göre 1.5 puan yükseldikten sonra mayısta 2.2 puan, haziranda ise 3.4 puan geriledi. Böylece seçim kararı alınmasının ardından yeni alınan işler endeksinde nisana göre 5.6 puan geriledi. Seçimin yarattığı belirsizlikler inşaat sektöründe yeni iş siparişlerini de olumsuz etkiledi. Cumhuriyet'te yer alan habere göre; yeni siparişlerin geleceği ise yeni dönemde uygulanacak politikalara göre şekillenecek.
Yapılandırma yolda Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği’nin ‘Haziran 2018 Sektör Raporu’na göre, inşaat sektöründe Şubat 2018 itibari ile yurtiçi ve yurtdışında alınmış olan toplam 39.3 milyar dolar tutarında döviz kredisi stoku bulunuyor. Gayrimenkul sektöründe ise aynı tarih itibariyle döviz kredisi stoku 12.59 milyar dolar civarında. Her iki sektörün toplam 51.89 milyar dolara ulaşan döviz kredisi stoku döviz kurlarındaki artış nedeniyle mali olarak endişe yaratıyor. Her iki sektörün döviz kredilerinden oluşan toplam stokun 29.24 milyar doları yurtiçindeki bankalardan, 22.65 milyar doları ise yurtdışındaki bankalardan alınmış bulunmaktadır. Bu kredi stoku içinden yeniden yapılandırma talepleri ortaya çıkabilme ihtimali çok yüksek. Konut satışlarında geçen yılın eylül ayından itibaren ortaya çıkan gerilemeye önlem olarak mayısta konut kredi faizlerini aylık ortalama yüzde 0.99’a indiren bir kampanya başlatılmış ve birçok banka bu oranı uyguladı. Buna bağlı olarak aylık konut kredisi faiz oranları yüzde 1.12 olarak gerçekleşti. Ancak uygulamanın azalması ile birlikte Haziran ayında bankacılık sektöründe konut kredisi ortalama aylık faiz oranları yeniden yüzde 1.18’e yükseldi. Konut kredisi faiz oranlarında artış devam edecek.
Bozulma kaçınılmaz Bozulan makroekonomik dengelerin iyileştirilmesi ve mali göstergelerde yeniden istikrar sağlanması için sıkılaştırıcı maliye ve para politikalarına ihtiyaç duyuluyor. Buna bağlı olarak uygulanacak sıkılaştırma politikalarının şiddetine göre inşaat sektöründeki faaliyetlerde de en azından 6-12 aylık bir yavaşlama kaçınılmaz olacak. Genişletici politikalar uygulanması halinde ise makro dengeler ile mali göstergelerdeki bozulmalar inşaatI daha olumsuz etkileyebilecek.
|