Türkiye'de inşaat sektöründe markalaşma yolunda 100'ü
aşkın firmanın bulunduğu, buna paralel olarak yapı sektöründe çok büyük bir
kurumsallaşmanın yaşandığı bildirildi. Yapı-Endüstri Merkezi
Genel Müdürü Barış Onay, Hükümetin inşaat sektörüne yönelik
attığı doğru makro adımlar sayesinde, Türkiye'de özellikle son 7-8 yıldır çok
sayıda 'marka konuta' ve çok yüksek bir sektör büyüklüğüne ulaşıldığını söyledi.
Ülkenin her yanının şantiyeye döndüğünü dile getiren Onay, şöyle devam etti:
''Neydi Hükümetin doğru kararı? Bankaları
etkileyerek konut kredilerinin faizlerini düşürmelerini sağlamaktı. Hükümet
gerekli zamanda KDV indirimi yaptı konutta. Bunun gibi birkaç makro kararla ev
sahibi olmayı ve ev müteahhidi olmayı özendirdi. Bir evin satın alınması, arazi
alınmasından, inşaat sektörünün banka kredisi kullanması, yüzlerce insanın
istihdamı, binlerce değişik malzemenin alınması, satış ekibi işe alması, reklam
verilmesi, satın alan insanların kredi alması, eşya alması gibi birçok harekete
yol açıyor. Dolayısıyla cari açık yaratmayan, büyüme ve istihdam yaratan müthiş
bir sektör. Yapı sektörü büyümesini nüfus büyümesiyle birleştirebildi.''
Onay, sektörün bu yılı yüzde 11-12 büyümeyle
tamamlayacağını tahmin ettiklerini dile getirerek, ''İnşaat her zaman ülke
büyümesinin birkaç puan yukarısında gidecektir. Bence arada 5 puanlık bir fark
olması doğrudur. 2010 dördüncü çeyrekte aradaki fark 17 puandan birdenbire 8
puana iniyor. 2011 birinci çeyreğinde 3 puan, şu anda 5 puan. Bu aranın açılması
her zaman problem. 2009'dan 2010 kadar bekleyen bir talep vardı. Dolayısıyla bu
baz etkisi inşaatta çok kuvvetli olduğu için, ekonomi düzeldiğinde hemen 2 ayda
ev alımları artmaz'' dedi. Yabancıya
konut satışının serbest bırakılmasına ilişkin çalışmalara ilişkin
soruya karşılık Onay, ''Yabancılar şu anda da alabiliyor, ama mütekabiliyet
esası uygulanıyor. Türkiye mütekabiliyeti kaldırınca o zaman göreceksiniz konut
patlamasını'' şeklinde konuştu. Barış Onay, televizyon dizilerinin özellikle
Ortadoğu ülkelerinde büyük bir İstanbul ve Türkiye ilgisi uyandırdığını, bunun
inşaat sektörüne etkilerinin önümüzdeki dönemde daha net yansıyacağını bildirdi.
Sektördeki markalaşma
Sektördeki son yıllarda yaşanan
markalaşmaya dikkati çeken Onay, markalaşma yolunda 100'ü aşkın firmanın
bulunduğunu bildirdi. Buna paralel olarak yapı sektöründe çok büyük bir
kurumsallaşma farkının da yaşandığını ifade eden Onay, sözlerini şöyle sürdürdü:
''En büyük fark da şu, aracınız bozulduğunda
nereye gideceğinizi bildiğiniz gibi evde arıza olduğunda kime gideceğinizi
biliyorsunuz. Markalaşma tam gaz devam edeceği için konut sektörü daha
güvenilir, daha rahat para yatırılabilir ve sürprizlere daha kapalı bir sektör
haline geldi. Yani piyango yok artık. Çok basit, topraktan girdiğinizde teslimat
günü eviniz en az yüzde 20-25 prim yapmış olacak. İstanbul için tabii. Bu
neredeyse kesin, 12-28 ayda yüzde 20 kazandıran başka ne var? Dolayısıyla bu çok
ciddi bir yatırım projesi haline geldi. Hatta, bir firma bunun garantisini
verdi, 'yüzde 20 prim almazsan gel ben sana yüzde 20 karla paranı geri vereyim'
dedi.''
Barış Onay, lüks otomobile ÖTV güncellemesi yapılırken lüks
konuta yapılmamasına dair eleştirilere ilişkin, ''Araba ithalatı artırıyor, lüks
evler yerli malzeme kullanımı yoğun ve çok büyük bir istihdam yaratıyor''
değerlendirmesinde bulundu. Banka
kredileri Banka kredilerinin konut
satışlarına etkilerinin ne olacağına dair soruya Onay, ''Faiz düşmeye devam
ettikçe, kredi hacmi yukarı gidiyor. Sonra çizgi teğet geçiyor. Demek ki orada
bulunmuş ince bir ayar var. O da 0,95-1 arası. Çünkü kredi faizi yüzde 1,14
olmaya başladığında düşmeye başlıyor. Demek ki bankaların aylık yüzde 1 konut
kredi faizi verdiği oran, optimal oran olarak sektörü büyütüyor. Kimse evi,
arabayı cebindeki parayla almıyor. Bu, bütün batı ülkelerinde de böyle''
yanıtını verdi. ''İstanbul Türkiye'den
ayrıştı'' Barış Onay, Türkiye'nin
dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi konumunda bulunduğunu, bu büyümenin neredeyse
yüzde 90'ının İstanbul'da gerçekleştiğini hatırlatarak, '' İstanbul artık
Türkiye'den ayrıştı. İstanbul'da her yer bina, her yer yeni yatırım, alt geçit,
tüp geçit, aynı anda 3 proje birden yapılıyor. Bir yandan Marmaray sürüyor,
yanına lastik araba tüneli düşünülüyor, 3. köprü inşaatı aynı anda başlayacak.
Hiçbir yerde böyle yatırım yok'' dedi. Bu
yatırımların neden İstanbul'da gerçekleştiğine ilişkin soruya karşılık Onay,
''Yatırım ortamıyla ilgili. Ben 150 milyon dolar yatırıp 5 yılda çıkarmak
istiyorum. Orada belediye merkezi hükümetle problemliyse, yapı izni çıkmıyor,
çıkanı Mimarlar Odası iptal ediyorsa ben oraya gelmem. Şu anda bu problemlerin
olmadığı yer İstanbul. Ekonomik patlama yaşanıyor İstanbul'da. Yıllardır aynı
şey konuşuluyor, 'Bu kadar evi kim alacak?' Alıyorlar işte. İstanbul'da boş
duran ev yok. Her yer yeni yatırım'' karşılığını verdi.
|