"İncitmeden Yıkarız"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, "Depreme dayanıklı olmayan, kaçak ve imarsız binaları vatandaş ile uzlaşarak yıkacağız" dedi. Sadece İstanbul’da oturulamayacak durumda 14 bin bina olduğunu söyleyen Bayraktar, kentsel dönüşümün toplam maliyetinin 400 milyar doları bulabileceğini ifade etti.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan
Bayraktar, "Depreme dayanıklı olmayan, kaçak ve imarsız binaları
vatandaş ile uzlaşarak yıkacağız" dedi. Sadece İstanbul’da oturulamayacak
durumda 14 bin bina olduğunu söyleyen Bayraktar, kentsel dönüşümün toplam
maliyetinin 400 milyar doları bulabileceğini ifade etti. Radikal
Gazetesi'nden Tarık
Işık'ın haberine göre, dönüşümü vatandaşlarla anlaşarak
gerçekleştireceklerinin altını çizen Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan
Bayraktar, “Ali amcayı incitmeyeceğiz. Bu işi yasalara, bilime dayalı olarak
belediyelerle birlikte yürüteceğiz. Belediyelerimize sonuna kadar yardımcı
olacağız. Esas gayemiz, depremde ya da bir heyelanda binaları bu afetlerden
kurtarmaktır. Ama bunu yaparken de vatandaşlarımızı incitmemek bizim
görevimizdir” dedi. |
-
Yıkmak kolay ve bu konuda her alanda beceri kabiliyetimiz yüksek... Yıkılması ve yenilerinin yapılması da gerekli. Bu durumda yapılması gereken yıkarken adil olmak, paylaşımcı ve sosyal yaşam ilkelerine göre hareket etmek. Genellikle yıkma konusunda akla gelen şey, buradan ne kadar rant çıkarılacağı korkusudur. Yapılan son yasal düzenlemelerde deprem-çevre ve kentsel dönüşüm kavramlarından rant çıkarma zihniyetinin görülmesi ve bazı kesimlerce bu şekilde algılanması zihinleri karıştırmaktadır. Bunu ortadan kaldırmak için, deprem gerçeği göz önüne alındığında, yaşanan deprem korkuları ancak kentsel dönüşüm projeleri ile atlatılabilecektir. Bence yapılması gereken rant korku ve düşüncesinin şeffaf, paylaşımcı yaklaşımlarla ve bilim ve fen kurallarını ortaya koyarak yapım ve yapı denetimi sistemi içinde yer alan ve almayan tüm taraflara anlatılmasıdır. Bunu yaparken parsele imar durumu vermek yerine adaya imar durumu vermek, kat mülkiyeti kanununu değiştirmek, 2007 deprem yönetmeliğini yenilemek, imar ve yapı denetim yasalarındaki şekilci uygulamaları değiştirmek, yapı müteahhitliği hizmetini teknik elemanlara bırakmak, sigorta boyutunu işe dahil etmek ve en önemlisi Bakanlık görev ve yetkilerini kullanırken sorumluluk almayı da bilmeli ve bunu yasa metinleri içine koymalıdır. Son olarak, yeni yapı yapım ve denetim sistemi kurulurken mutlaka sistemin kontrol sistemi de kurulmalıdır. YANITLA
-
BU DÜŞÜNCELERDEN SAMİMİ MİLLETVEKİLLERİNE ve HİZMET Noktalarına UYARIMIZDIR; "Kentsel Dönüşüm" tek başına güçlü bir dayanak değildir. Rehavet süreçlerinde rahatlıkla keyfiyete maruz kalabilir. Onun da üstüne güçlü bir omurga yapı kurulmalıdır. MAP-MİP; 50 Yıllık Milli Ana Planlar ve ona bağlı Milli İmar Planlarının kurgu-istişare-planlama- uygulama boyutları için EHİL-LİYAKATLİ-CEVVAL Kişi ve Kurumlarca kurgulanmalıdır. Üniversite- sektör-mahalli idare üçgeni öncelikle hayata geçirilmelidir. Çok bilen-her dönemin adamı- ideolojik kişi ve kurumlara karşı tedbir alınmalıdır. YENİ SİSTEMİN Sosyo-(ekolojik-ekonomik-teknolojik) triosu güçlü bir SET halinde kurgulanmalıdır. Köklü-güçlü-hızlı bir yıkım-atık dönüşüm endüstrisi sıfırdan kurgulanmalıdır. Yıkım süreci; Tarihi tam konservasyon- Ekolojik Tam Resitüsyon-Sosyolojik Tam Renovasyon- Teknolojik TAM Revizyon bütünlüğünde kurgulanmalıdır. Tüm bu sistem mahalli-milli boyutta sektör-tüketici (kullanıcı) -üniversite bütünlüğünde entegre şekilde organize olmalıdır. Sistem ileri derece bir bilişim-iletişim alt yapısı üzerine kurgulanmalıdır. Diğer taraftan SEKTÖR ve ilgli TGT (Toplum Gönüllü Teşekkülleri) de organize edilmelidir. YANITLA