“Küresel Isınmayı 1,5 Derece...
Dünya Meteoroloji Örgütü’nden...
“İklim Değişikliği Varlık...
Kentsel Ağaçlandırma Hava...
İklim Dengesizliği Kuraklıkla...
10 İklim Felaketi, 200 Milyar...
Harmandalı’nın ‘Afet Bölgesi’...
“Düzce Afet Bölgesi İlan Edilirken...
“İklim Kanunu, Ülkemizi Model...
Antalya'da Yangından Etkilenenlere...
Uzun Dönemli İklim Stratejisi...
Yoksul Ülkeler "İklim Değişikliği...
İklim Değişikliği Kaynaklı...
Yerküre; Çevre Kirliliği,...
İklim Değişikliği Kaynaklı...
İklim Değişikliği Yoğun Yağışlar...
İklim Değişikliğinin Yağışlara...
İklim Değişikliği Göstergeleri...
“İklim Değişikliği Aşırı Soğuk...
İklim Değişikliğiyle Gelen Yeni Tehlike: Hidrometeorolojik Afetler
Uzmanlar, iklim değişikliğiyle yağışların miktarının artması, şiddetinin azalması veya yetersiz kalması gibi hidrometeorolojik afetlerin giderek diğer afetlerin önüne geçtiğini belirtiyor.
13 Ekim Uluslararası Afet Riskini Azaltma Günü dolayısıyla iklim değişikliğinin hava olayları ve yağışlar üzerindeki etkileri hakkında değerlendirmelerde bulunan Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, dünyada afet kavramının ve sınıflandırmasının değiştiğini söyledi. Türkeş, şöyle devam etti: "Artık çok net bir şekilde klimatolojik veya hidrometeorolojik afetler iklim değişikliği bağlantılı olarak diğer afetlerin önüne geçti. İklim değişikliğiyle dünyanın bir ya da birden fazla bölgesinde bir yandan kuraklık, diğer yandan aşırı yağışlar, seller, taşkınlar oluştu. Yağışlar, belirli bir bölgede çok daha şiddetli, kısa sürede; iri, kuvvetli dolu şeklinde düşmeye başladı. Belli bölgelerde şiddetli yağışların sıklığı, buna bağlı olarak da etkileri çok daha kuvvetli olmaya başladı." Kuraklığın etki alanının genişlemesi Hortum olayının yaygınlaşması Dolu yağışlarının şiddetindeki artış Şiddetli yağışların heyelan oluşumunu tetiklemesi İklim değişikliğinin birçok yerde yağış anomalilerini, şiddetli yağışların frekansını artırdığını anlatan Serengil, şu görüşleri paylaştı: "Bu yüzden heyelan oluşumunda tetikleyici mekanizmayı güçlendirmiş oluyor. Bir yerde şiddetli yağış varsa orada illa heyelan olması şart değil. Sel, taşkın da olabilir veya hiçbir şey olmayabilir. Ana kaya, toprak yapısı volkanikse, ayrışması kolaysa, eğim yüksekse ve insan etkisi fazlaysa bu noktalarda heyelan bekleyebiliriz. Nüfus artışı ve yerleşimlerin doğal alanlara doğru genişlemesi, ulaşımın yaygınlaşması önemli, bu daha çok risk demek. Bu nedenle heyelandan ölen insan sayısı zamanla artıyor." Dağlarda eriyen buzullar Buzulların erimesiyle yağışların artması arasında bağlantı bulunduğuna işaret eden Serengil, bu bağlantıyı şöyle anlattı: "Buzulların erimesiyle hidrolojik döngüye giren fazladan suyun atmosferde artan enerji sayesinde daha çok buharlaşmasını ve dolayısıyla hidrolojik döngünün bir bakıma ivmelenmesini bekliyoruz. Sıcaklıktaki 1 derecelik artış havanın su buharı tutma kapasitesini yüzde 7 artırıyor. Isınma arttıkça atmosferde daha fazla su buharı, daha fazla nem ve bulut göreceğiz, bu daha fazla yağış demek. Kısacası, yağışların dünyanın birçok yerinde artacağını öngörüyoruz." Şiddetli yağışların birçok yörede tehlike oluşturduğu uyarısında bulunan Serengil, doğru arazi kullanımı, erken uyarı sistemi, bilinçli bir toplum gibi hazırlıklar sayesinde heyelan ve benzeri atmosferik risklere karşı yöresel direncin artırılabileceğini kaydetti. Günlerce süren orman yangınları İklim değişikliğinin hava olaylarında anomaliler olarak kendisini gösterdiğini ifade eden Kavgacı, şunları söyledi: "Karadan denize doğru esen rüzgarların hava, bitki örtüsü ve ölü organik maddeden oluşan yanıcı yük üzerindeki kurutucu etkisi biliniyor. Önceden Akdeniz'de aşırı kurumaya sebep olan bu hava olayları 2-3 gün devam ederken, şimdi gün sayısı ve hızı arttı. Böylece yanıcı madde olan bitki örtüsü daha kuru, yanıcı hale geliyor. Orman yangınları açısından iklim değişikliğinin yarattığı en temel etkinin bu olduğunu söylemek mümkündür, burada dolaylı etkiden bahsediyoruz. İklim değişikliği tutuşma için gerekli olan koşulların daha uygun bir hale gelmesini sağlıyor. Kurutucu rüzgarların uzun günler hızlı bir şekilde esmesi ise olası tutuşmanın hızlıca büyümesine ve kontrol altına alınması noktasında güçlüklerin çıkmasına neden oluyor. Yani iklim değişikliğinin tutuşma ve tutuşma sonrası yayılma açısından gerekli koşullar üzerinde teşvik edici etkisi bulunmakta." "İnsan için en önemli çevre faktörü eğitimdir" |