Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle 2018 yılını değerlendirdi, 2019 yılına dair öngörülerini ve ihracatçıların gündemini açıkladı. Dünya ekonomisinin küresel ticaret savaşlarının gölgesinde 2018’i zor bir yıl olarak geçirdiğini söyleyen Gülle, “Türkiye bu dönemde stratejik ortak ve uzun soluklu bir müttefik olan ABD ile ağustos ayında doruğa ulaşan bir gerginlik, ardından ilişkilerde hızlı bir iyileşme ve sonrasında yeni bir diplomatik ilişki döneminin kapılarının aralandığı bir süreç yaşadı. Türkiye'nin ekonomi ve ticaret diplomasisinin saha neferleri olan ihracatçılarımız, tüm bu küresel gerginliklere rağmen 2018'de rekorlara koştu. Bu rekorlar sayesinde, Türkiye'nin 2018 yılındaki ekonomik büyümesinin 1.4 puanı; yani en az yarısı net ihracatımız sayesinde gerçekleşmiş olacak. 2019 yılında da büyüme hedefi olan yüzde 3.2'nin yine en az yarısı; 1,5-1,6 puanı net ihracattan gelecek. Bu nedenle, TİM ve Türkiye'nin küresel ticaretteki kahramanları olan ihracatçılarımız için, 2019 yılı “İhracatta Sürdürülebilirlik Yılı ve Yenilik” yılı olacak” dedi.
“Yerli ve milli üretime desteği artıracağız” İhracatçıların hedefinin “Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye” olduğunu hatırlatan Gülle, “Bunu yakalamamız için 2018 ikinci çeyreğinden beri ihracatımızın yakaladığı pozitif büyüme trendini korumak ve daha da güçlendirmek adına, her türlü katkıyı sağlamayı hedefliyoruz. Artık sadece ihracat rakamlarında sıçramaya değil, ağırlıklı olarak ihracat hacmimizde sürdürülebilir bir ivme yakalamaya odaklanmalıyız. Bu da, Ar-Ge ve Tasarım üzerine projelerimizi sürdürürken, ithal girdisi yüksek olan ürünlerde yerli ve milli üretime olan desteğin arttırılması konusunda çalışmalarımıza yoğunlaşmaktan geçiyor. Türkiye olarak ihracatta başarımızın kalıcı olduğunu yapacağımız yatırımlar ile tüm dünyaya göstermeliyiz. Ticaret Bakanımız Sayın Pekcan'ın da geçtiğimiz günlerde dile getirdiği gibi yüksek teknolojili sanayi ürünlerinde, bu yılın ilk 9 ayında yüzde 3,3 olan büyüme oranını daha ileriye taşıyabilmeliyiz. Bu anlamda, marka, tasarım ve Ar-Ge ile birlikte, özellikle yazılım alanını kapsayan hizmet ihracatını geliştirmeye odaklanacağız. Nitekim hizmet ihracatı da “yenilik” kısmında adından söz ettirecek. Bu gün 44 milyar dolar seviyelerinde olan hizmet ihracatının 2019 yılında daha fazla yüzümüzü güldüreceğini düşünüyorum. Yenilik anlamında değinilmesi gereken bir diğer konu da “transit ticaret”. Mevcut transit rejimde, transit ticaretimizi kayıt altına almak mümkün olmadığı için bunu ithalat ve ihracat rakamlarında göremiyoruz. Bu yüzden ilk etapta transit ticaret istatistiklerinin ayrıca toplanması için Ticaret Bakanlığımız ile çalışma başlattık. Bu yeniliklerin 2019 yılında hayata geçeceğini öngörüyoruz. Bu anlamda, sürdürülebilir ihracat yanında yenilikler de getirerek, emin adımlar ile bizleri hedefimize doğru taşıyacak” şeklinde konuştu.
“İhracat bu ülkenin tek çıkış kapısıdır” Gülle sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye olarak bölgemizde gerçek bir istikrar örneği göstererek, bu gün geçtiğimiz 16 yılda ortalama yüzde 5,7 büyüme ivmesi yakaladık. Satın alma gücü paritesine göre dünyanın en büyük 13.üncü ekonomisi konumuna geldik. Dünyanın tüm bölgelerinde, artık Türkiye markasını taşıyan ürünlerimiz var. Bizlere düşen, bu istikrarı Türkiye’nin ihracatçılarına yakışır şekilde sürdürebilmek. Bizler TİM ve ihracat ailesi olarak, verdiğimiz sözleri hayata geçirmek adına ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Çünkü biliyoruz ki, ihracat bu ülkenin tek çıkış kapısıdır. O kapıyı ardına kadar açıp hedeflerimize yürümek bizim olmazsa olmazımızdır. 2019, bu anlamda, Türkiye'nin ticaret diplomasisinin saha neferleri olan biz ihracatçılar için; ihracatımızda sürdürülebilirliği ve yenilikçiliğe, yeni yaklaşımlara, ihracat ailemize yeni üyeleri kazandırdığımız bir yıl olacak. Bu vesile ile 2019'un dünyaya, ülkemize, bölgemize, barış, huzur ve refah getirmesini temenni ediyor; ekonomimize başarı ve mutluluk getirmesini diliyorum.”
|