KTÜ'den Depremde Yıkılan Binalara...
Hatay'daki Hasarlı Okulu 90...
‘Türkiye’nin Yapı Stokunun...
Hacettepe'nin Deprem Raporu:...
Depremi ‘Yok Sayan’ Belediye,...
6 Üniversitenin Bilim İnsanlarından...
TRT Lojmanlarının Deprem Raporunu...
AFAD’ın İstanbul Raporu Rafta Kaldı
AFAD Kahramanmaraş Merkezli...
İTÜ'den "Sağlamlık Raporu"...
Mimarlar Odası, Deprem Raporunu Açıkladı
“Hatay için Raporlar Hazırladık,...
İMO Ön Değerlendirme Raporu:...
İBB ve İTÜ’den Ortak Deprem Raporu
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökce, İBB ve İTÜ’nün ortak çalışması olan Paratus Projesi kapsamında gerçekleştirilen çalıştayda hasar kaynaklarına ilişkin sonuçları paylaştı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökce, İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanlığı Dönüşüm ve İstanbul Teknik Üniversitesi'nin (İTÜ) ortak çalışması olan Paratus Projesi çalıştayı raporunu paylaştı. BirGün’de yer alan habere göre; 6 Şubat’ta meydana gelen deprem bölgesindeki enkazların incelendiği raporu yerli ve yabancı akademisyenleri ile paylaştıklarını kaydeden Gökce, hasar kaynaklarını altı ana başlıkta topladıklarını ifade etti. Gökce, "Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar, binaların yıkılıp yeniden yapılması için harcanan sürelerin uzunluğu ve depremin her an gerçekleşme olasılığını da göz önünde bulundurarak yasal mevzuatta yer alması önem arz etmektedir" ifadelerini kullandı. İBB Genel Sekreter Yardımcısı Gokce, şunları kaydetti: "Ekibimizin, deprem bölgesindeki enkazları inceleyerek hazırladığı raporu yerli ve yabancı akademisyenler ile paylaştık. Bu rapora göre hasar kaynakları 6 başlıkta toplandı. Bu çalıştay, deprem riskini azaltma ve kentsel iyileştirme konularında önemli bir adımdır. İstanbul’un yapı stoğu nezninde değerlendirdiğimizde karşımıza çıkan tablo, yönetmelik teklifinin acilen meclis gündemine alınması gerektiğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Yetersiz Beton Dayanımı: Deprem bölgesinde yapılan incelemelerde, binalarda kullanılan betonun dayanıksız olduğu görüldü. İstanbul'daki yapı stoğunun önemli bir kısmının eski yönetmeliklerle inşa edildiğini biliyoruz. Düzensizlikler ve Tasarım Hataları: Maraş depremi sonrası, zemin katında büyük açıklıklara ihtiyaç duyan ticari kullanımları olan binaların ivedilikle tespit edilmesini talep ettik. Zayıf Zemin Koşulları: Son depremde, zeminde yaşanan sıvılaşma nedeniyle sağlam binaların bile ciddi hasar gördüğünü gördük. Bu durumu dikkate alarak, iki kattan fazla katı olan yapılarda bodrum kat zorunluluğu getirilmesi talep edildi. İşçilik Kusurları: İnşaatlarda çalışacak usta ve kalfalara standart getirilmesi, bu yönde ilgili yönetmeliklerde değişiklikler yapılması gerekiyor. Deprem bölgesinde işçilik kusurları nedeniyle yıkılan binalar, bu konunun önemini vurguluyor. Yetersiz Sargılama ve Nervürsüz Donatı Kullanımı: İlgili yönetmeliklere göre etriye, çiroz ve döşeme donatısı dışında, nervürsüz donatı kullanımı yasak olmasına karşılık deprem bölgesinde bu kurallara uyulmadığı görülmüştür. Ekibimizin belirlemiş olduğu bu altı başlık kapsamındaki kusurlara sahip yapıların deprem anında tamamen çökmemesi için güçlendirme çalışması yapılması, riskli yapı stoğunun fazlalığını da göz önüne aldığımız da dikkate değer bir çözüm yöntemidir. Mevcut kanun ve yönetmeliklerde yer bulamayan bu çözümün, ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar, binaların yıkılıp yeniden yapılması için harcanan sürelerin uzunluğu ve depremin her an gerçekleşme olasılığını da göz önünde bulundurarak yasal mevzuatta yer alması önem arz etmektedir." |