İBB Deprem Tehlikesi için Harekete Geçti

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), kentin en önemli sorunlarından biri olarak görülen deprem ve kentsel dönüşüm konusunda adeta bir seferberlik halinde çalışmalarına devam ediyor. İstanbul’u afetlere karşı dayanıklı bir şehir haline getirmeyi hedefleyen İBB, bir yandan 39 ilçede kentsel dönüşüm projeleri yürütürken diğer yandan İstanbulluları kentsel dönüşüm konusunda şeffaf şekilde aralıksız bilgilendiriyor.

Cumhuriyet’te yer alan habere göre; kentsel dönüşümü vatandaşlarla birlikte, katılımcı bir anlayışla hayata geçirmeyi hedefleyen İBB, bu çalışmalar kapsamında ilk etapta kent genelinde riskli alanların tespitini gerçekleştirdi. İBB’nin kentsel dönüşüm ve deprem konusunda çalışma yürüten kurumları olan; Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı, İmar AŞ ve KİPTAŞ’ın öncülüğünde süren çalışmalar kapsamında, 20 adet “öncelikli müdahale alanı” belirlendi. Bu alanlarda vatandaşlara şeffaf, güvenilir, hızlı ve yerinde çözüm üretmek amacıyla katılım ve çözüm ofisleri açılmaya başlandı. Şu ana kadar İstanbul’un 13 ilçesinde iletişim ofislerini hayata geçiren İBB, böylece vatandaşların bilgiye kolay şekilde erişerek, istek ve taleplerini rahatlıkla iletebilmelerini amaçlıyor.

Deprem ile kentsel dönüşüm birlikte ele alınıyor
Öte yandan İBB, kentsel dönüşümü hızlandırabilmek amacıyla, vatandaşlardan gelen ve son yıllarda artış gösteren kentsel dönüşüm talepleri doğrultusunda 2020 Mart’ında Kentsel Dönüşüm Masası’nı hayata geçirdi. Kurulan bu masalarla vatandaşların kentsel dönüşüme katılımı sağlanırken aynı zamanda katılımcılara yasal hakları konusunda da bilgi veriliyor. Avcılar, Bağcılar, Bahçelievler, Güngören, Sultangazi ve Zeytinburnu’nda bulunan ofisler bünyesinde; şehir plancısı, mimar, avukat, harita mühendisi, sosyolog, inşaat mühendisi ve psikolog görev yapıyor.

16 yer daha var
İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Dr. Tayfun Kahraman, deprem ve kentsel dönüşümü birlikte ele aldıklarını belirterek şu bilgileri aktardı:  “Depremle birlikte kentte yaşayanların maruz kaldığı diğer afetlere ilişkin bir dönüşüm kaçınılmaz. İlk başta, afet öncelikli müdahale alanlarının neresi olacağını belirledik. Sonra da bu alanlarda hem mülkiyet ve çözüm ofislerimizle hem de mimari uygulama projelerimizle birlikte alana çıktık. Şu anda İstanbul genelinde 13 ayrı alanda mülkiyet ve çözüm ofislerimiz faaliyetlerine devam ediyor. Buralarda hem İstanbullulara deprem karşısında maruz kalabilecekleri tehlikeleri anlatıyoruz hem de uygulamayı düşündüğümüz projeleri, kentlilerin beklentilerini de kayda alarak projelendirmeye çalışıyoruz. Şu anda üç ayrı yerde projelendirme çalışmalarımız devam ediyor. Ayrıca, bu yılın temmuz ayında da dört farklı yerde çalışmalara başladık. Buralarda öne çıkan görevimiz; afet riskinden en çok etkilenecek bölgeleri tespit etmek ve tespit sonucunda çalışmalara başlamak. 2021 sonuna kadar projelendirmeyi hedeflediğimiz 16 yer daha var. Aslında biz, bugüne kadar yapılmamış olanı gerçekleştiriyoruz. Çalışmalarımıza sahadan örnek vermek gerekirse; Şirinevler’deki ofisimiz üzerinden halkımızın beklentilerini topluyoruz. Bölge çok yoğun ve imar planlarının üzerinde bir yapılaşma var. Burası aynı zamanda mevcut kentsel dönüşüm anlayışıyla düzgün bir şekilde düzenlenemeyecek bir alan.”

Binalar birer saatli bomba!
Kentsel dönüşüm çalışmalarında vatandaşlardan çoğunlukla olumlu yankılar alındığını söyleyen Kahraman, yanlış politikaların, kentsel dönüşümün halk gözünde kâr odaklı görülmesine yol açtığını belirtti. Kahraman, şöyle devam etti:

“Kentteki yapılaşmayı iki katına çıkararak bir dönüşüm gerçekleştiremezsiniz. Zaten piyasa koşulları da buna imkan vermiyor. Kentsel dönüşümün rant olarak algı oluşturmasına yol açan Fikirtepe gibi bir örneğimiz elimizde mevcut. Orada yapılaşma neredeyse üç katına çıkartıldı. 2012’de başlayan yıkım sürecinden sonra, bölge halkı günümüzde bile evlerine kavuşamadı. Başkanımız Ekrem İmamoğlu da 5 Temmuz’da gerçekleşen ‘İstanbul Yenileniyor’ lansmanında bu soruna değindi. Kentsel dönüşüm, yalnızca İBB’nin altından kalkabileceği bir iş değil. Yapılan çalışmalarda inanılmaz bir yoğunluk yaşanıyor. Bilindiği üzere kent içinde 20 bine yakın binayı taradık. Bu taramalar sonucunda kentteki binaların risk haritası ortaya çıkacak. Haritada, en riskli bölgeler neresi çıktıysa oralarda çalışmalara başlayacağız. Bu bölgelerde yaşayan vatandaşlarımızın yanına, defalarca reddedilmeyi göze alarak tekrar tekrar gideceğiz. Çünkü bu binalar, aslında birer saatli bomba, her an patlayabilirler. Bugüne kadar bu fotoğraflardan kaçınılmış.”

İlçelerdeki bina risk analizleri 2021’de tamamlanacak
İBB, geçtiğimiz yıl başlatılan riskli bina tarama çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. İlk etapta Avcılar ve Silivri’de başlayan çalışmalar, günümüzde 20 ilçede sürdürülüyor. İstanbul geneli bina tarama çalışmalarının 2021 yılı itibarıyla tamamlanması planlanıyor. Bu çalışmayla, İstanbul’un ilçe ilçe riskli yapı analizi belirlenmiş olacak. Böylece, öncelikli müdahale alanlarının saptanmasıyla kentsel dönüşümde hızla yol alınabilecek.

Deprem iletişim merkezleri
İBB, deprem konusunda farkındalığı artırmak için, tüm ilçelerde çalışma yürütüyor. Avcılar ve Kartal’da Afet ve Deprem Üslerinin faaliyete geçmesi planlanırken, geri kalan 37 ilçede de Deprem İletişim Merkezlerinin kurulması hedefleniyor. İlk olarak Bağcılar, Bakırköy, Kadıköy, Şişli ve Üsküdar’da faaliyete geçen merkezlere ek olarak bir tane de gezici simülatör konteyner, İstanbulluların hizmetine sunulacak. 

Kentsel dönüşüme başvuru nasıl oluyor?
İBB’nin yaptığı hızlı taramalardan faydalanmak isteyen vatandaşlarımız ALO 153 hattını kullanarak başvuruda bulunabiliyor. “İstanbul Yenileniyor” projesi için “istanbulyenileniyor.com” adresini kullanmak yeterli. Bina çoğunluğunun üçte ikisinin olur vermesiyle başlayan projeler, İBB garantisi ile iki yılda tamamlanarak vatandaşlar evlerine kavuşturuluyor.