Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.

Hz. İsa'nın Toprağına Minare Gölgesi

İsviçre'de, Belçika'da, İtalya'da, Fransa'da ve daha birçok Avrupa ülkesinde, İslamcılıkla mücadele adı altında Hıristiyan toprakları üzerinde İslam'ın görünür biçimde var olmasına karşı duyulan derin bir tepki dışa vuruluyor

Radikal İKİ
Hz. İsa'nın Toprağına Minare Gölgesi

BR>
Avrupa’nın tarihi dinleri teması Avrupa Anayasası tartışmalarında da alevlenmişti. Türkiye’nin AB üyeliğine karşı çıkan Hıristiyan demokratlar, Avrupa’nın kültürel kaynaklarını öne çıkarmışlardı. İsviçre’de minare yasağı girişimini, partisinin çoğu yöneticisinin karşı çıkmasına rağmen başlatan Oskar Freysinger, UDC/SVP içinde zenofobi vurgusu güçlü bir “kültürcü” kanadın lideri. Freysinger’in ikinci sloganı ise, “İsviçre istisnası”. Bu istisnanın Birleşmiş Milletler’e ve Avrupa Birliği’ne üye olmamak, karapara aklama ve vergi kaçakçılığı merkezi olmak gibi özelliklere dayandığını hatırlatalım. AİHM’in referandum sonuçlarını iptal etme olasılığına karşı, UDC/SVP genel sekreteri, “İsviçre’nin demokratik geleneklerini tartışma konusu yapan uluslararası anlaşmaların bu durumda iptal edilmesi gerektiğini” söyledi.

İsviçre’deki bu yeni popülist akım, Hollanda’daki ultraliberal Özgürlükler Partisi’ne bazı açılardan çok benziyor. Ya da Avusturya’da Özgürlük Partisi’ne. Hollanda’da Geert Wilders, eşcinsel haklarının korunması için İslam’la mücadele etmek gerektiğini savunuyor. Geleneksel siyasal elitin, devlet bürokrasisinin ve aydınların halkı anlamadığı ve dinlemediğini, halkın endişelerini paylaşmadığını iddia etmek de bu popülist söylemin evrensel teması. İsviçre’de halkoylamasının sonucunun bir sürpriz olması bu temayı daha da güçlendiriyor.
Bu yaşam tarzı korkusunun arkasında neoliberal politikaların aşındırdığı sosyal devlet olanaklarını yeni gelenlerle paylaşmak endişesi de var. Eskisi gibi vasıfsız kol emeğine ihtiyaç duyulmaması da bir etmen. Ama bütün bunlar Avrupa’da Müslümanların daha fazla görünür hale gelmesinden Avrupalıların önemli bir bölümünün rahatsız olmasını izah etmeye yetmiyor.

Minare tartışmaları özünde Avrupa’da İslam’ın yabancı veya göçmen konumundan yerli ve yerleşik olmaya geçmesinin sancılarının dışavurumu. Yaşlı kıtanın tarihsel kültür varlığı olarak kabul ettiği, üzerine kilisenin çan kulesinin gölgesinin düştüğü köy manzarasının yerine minareli bir görüntünün almasından duyulan endişe bu. Minarenin gölgesinin üzerine düştüğü yerin İslam toprağı olduğunu iddia edenler de bu endişeyi körüklemekten geri kalmıyorlar. Hele Türkiye gibi, laiklik şampiyonu bir devlette cami dışında ibadet yeri açılmasına karşı gösterilen kadim bürokratik ve toplumsal direnişe bakınca, esas sorun Hıristiyanlık veya İslam’da değil, çoğunluk kültürünün azınlık olan üzerinde karar verme hakkının sınırları nelerdir sorusunda düğümleniyor.

TÜMÜNÜ GÖSTER HABERİN DEVAMI:   1  |   2  |   3
http://www.yapi.com.tr/haberler/hz-isanin-topragina-minare-golgesi_74813.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!