CHP Mersin Milletvekili Gök Akkuyu nükleer santrali
anlaşmasıyla ilgili hükümeti "Uluslararası anlaşma yaparak ihale şekli, bedeli,
şartları gibi konuları yargı denetiminden kaçırıldı" sözleriyle suçladı. Avukat
Cangı da "Meclis’te onaylanması gereken anlaşma usul yönünden Anayasa
Mahkemesi’ne gider ama esasa girilmez" dedi.
"Bunun dünyada örneği yok, hükümet yargı denetiminden kaçıyor"
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili İsa Gök,
Mersin Akkuyu'ya yapılması öngörülen nükleer santral konusunda Türkiye ile Rusya
arasında imzalanan anlaşmayla ilgili bianet'e konuştu. Gök, "Akkuyu Sahasında
Nükleer Güç Santralinin Tesisine ve İşletmesine Dair İşbirliği Anlaşması" ile
ilgili şunları söyledi:
"Hükümet dünyada örneği olmayan bir ihaleyi, uluslararası anlaşma kılıfına
soktu. Bu ihale şekli, bedeli, şartları gibi tüm konuların yargı denetimi dışına
çıkarılmasıdır. Çünkü uluslararası anlaşmaların yasal denetimi mümkün değil.
Hükümet dünyada örneği olmayan bir yetki tecavüzüne imza attı. Bu işin bu
şekilde yapılması hukuk devletinin hafife alınmasıdır. Bundan sonra yöre halkı
da gayri kanuni işlemleri yargıya taşıyamayacak; amaç da buydu."
Önümüzdeki günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) yasalaşması için
sunulacak anlaşmayla ilgili henüz partisince bir grup kararı alınmadığını
söyleyen Gök, "AKP'yi, hükümeti ve özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı,
çok büyük bir paranın döndüğü bir nükleer anlaşmayı kabul ettirmek için Meclis'i
alet etmeleri nedeniyle kınıyorum" dedi.
"Santral yapımı başlayınca yargı yolu açılacak"
Çevre ve ekoloji konusunda çalışan avukat Arif Ali Cangı da
uluslararası anlaşmaların yürürlüğe girebilmesi için önce Meclis onayına
sunularak, oylamayla yasalaşması gerektiğini anlattı:
"Bu durumda anlaşmaya konu işlem doğrudan doğruya yargıya götürülemeyecek.
Sadece anlaşmanın Meclis'teki oylaması sırasında yasalara bir aykırılık oluşursa
Anayasa Mahkemesi'ne gidilebilir. Anayasa Mahkemesi de bunu usulden görüşür,
anlaşmanın içeriğine girilmeyecektir" diye konuştu. Meclis onayı çıktıktan sonra
santralin yapımı başladığında ancak idari yargı yolunun açılacağını söyleyen
Cangı şöyle devam etti:
"Nükleer santral yapılmaya başladıktan sonra ortaya çıkan hukuksuzluklar
yargıya götürülebilir. Örneğin o aşamadan sonra Bakanlığın ya da idarenin
vereceği bir takım izinler olacaktır. Bu izinler idari yargının konusuna girer.
İzni veren makama göre Danıştay'a ya da İdare mahkemelerine dava
açılabilir."
Nükleere karşı kampanya yürüten Greenpeace dün yapılan anlaşmayla ilgili
"Medvedev ve Erdoğan, Mersin Akkuyu'da yapılması planlanan 4800 MW gücünde 4
reaktör için ihalesiz olarak hükümetlerarası anlaşma imzalıyor. Bu anlaşma ile
hükümet hem Rekabet Kanunu'nu, EPDK yasasını ve de Avrupa Birliği direktiflerini
ihlal etmiş oluyor. Anlaşmanın detayları arasında belirlenen ortalama 12.5
sentlik fiyatın Türkiye üretim ortalamasının 4 katı olması dikkat çekici. Ancak
bu yüksek maliyete rağmen Türkiye, 2020 yılında daha fazla doğalgaz, kömür ve
petrol alımı yapıyor olacak" dedi.
|