Denetim ve danışmanlık firması Deloitte
Türkiye, geleneksel Girişim Sermayesi Güven
Araştırması’nın altıncısını yayımladı. Bir önceki araştırmadan oldukça
farklı sonuçlar veren “2009 İkinci Yarıyıl Girişim Sermayesi Güven
Araştırması”, girişim sermayesi yatırımcılarının önümüzdeki altı aydan
umutlu olduklarını ortaya koydu. Çalışmaya katılan yatırımcılardan yüzde 24’ü
önümüzdeki altı ay içinde ekonomik ortamda iyileşme bekliyor. Bu oran bir önceki
araştırmada sıfır düzeyindeydi. Ekonominin kötüleşmesini bekleyenlerin oranı ise
yüzde 17 oldu. Bir önceki araştırmada, gelecek altı ayda ekonomide kötüleşme
bekleyenlerin oranı yüzde 79’du. Raporda ilk çeyrek itibarıyle ekonominin yüzde
13.8 oranında küçüldüğü hatırlatılarak, yatırımcıların 2009 yılının başında
ekonomiye bakış açısının olumsuz olması konusunda haklılıklarına dikkat
çekildi.
Cazip yatırım arayışı
Deloitte Türkiye Kurumsal Finansman Sorumlu Ortağı Anthony
Wilson, “2009 İkinci Yarıyıl Girişim Sermayesi Güven Araştırması”
hakkında şunları söyledi: “Deloitte’un düzenli olarak gerçekleştirmiş olduğu bu
araştırma, son üç yılda fon yöneticilerinin yatırımlarına devam etme arzularını
gösteriyor. Yatırımcılarla yaptığımız görüşmelerde hep aynı noktaların öne
çıkartıldığını görüyoruz. Gelişen piyasa şartları doğrultusunda hareket eden bu
şirketler, yatırım için sağlıklı kurum arayışlarını sürdürüyor. Daha da
önemlisi, Türkiye’nin orta ve uzun vadeli potansiyelinden hiç kuşku
duymuyorlar.”
Yatırımcıların beklentisine göre, ekonomik ortamda belirgin bir iyileşme
tahmini öne çıkarken uzmanlar, önceki üç araştırmada bu yönde hiçbir olumlu
beklentinin ifade edilmemiş olmasına dikkati çekiyor. Son araştırmada yatırımcı
firmaların sadece yüzde 12’si önümüzdeki dönemde etkinliklerinin azalacağını
kaydetti. Bundan önceki araştırmada bu yönde görüş bildirenlerin oranı yüzde
63’ü buluyordu. Katılımcıların yüzde 59’u önümüzdeki altı ayda işlem hacimlerini
arttırmayı planlarken, yüzde 35’i ise finansman olanaklarının kolaylaşmaya
başladığını vurguladı. Dolayısıyla, araştırmanın bulguları önceki dönemlerden
farklı olarak ekonomide bir kıpırdanmaya işaret ediyor.
Kriz öncesi havaya dönüş
Deloitte araştırmasında, girişim sermayesi yatırımcılarına önümüzdeki altı ay
içinde kendilerini piyasada alıcı olarak mı, yoksa satıcı olarak mı
konumlandıracakları soruldu. Kendilerini alıcı olarak konumlayan şirketler,
satıcılardan açık ara önde giderken, bu yöndeki hareketin kriz öncesi eğilimlere
yakın sonuçlar verdiği görüldü. Araştırmaya katılan şirketlerin yüzde 76’sı
kendisini önümüzdeki altı ay için net alıcı olarak tanımlarken, net satıcı
olarak tanımlayanların oranı yüzde 24 seviyesinde kaldı. Geçen yılın ikinci altı
ayında net alıcıların oranı yüzde 92 iken, net satıcıların oranı yüzde 8
olmuştu.
Dolarda 1.45 beklentisi
Risk iştahı ve güvendeki artış sadece Türkiye ile sınırlı değil. Uluslararası
piyasalarda dolardan kaçış ve yerel para birimlerine yoğun bir talep dikkat
çekiyor. Krizde sona yaklaşıldığı beklentisinden kaynaklandığı belirtilen bu
para akışının, özellikle hisse senedi ve tahvil piyasaları açısından çok önemli
bir avantaj olduğunun altı çiziliyor. Türkiye’de de durum benzer. Bankalararası
piyasada alımda 1.50’nin altına gerileyip, 2008 yılı seviyesini test eden
doların, 1.45’lere inip inmeyeceği tartışması başladı. Bu seviyenin mümkün
olduğunu söyleyen uzmanlara göre 1.45’lere kademeli olarak düşüş, 1.40’ları da
olası hale getirecek. Öte yandan faizlerdeki iniş, dolardaki düşüşü sınırlayacak
engel olarak görülüyor.
|