ıllarca rutubetli, derme-çatma evlerde yaşayan gecekondu sakinleri, yakın geleceğin zenginleri olmaya artık adaylar. Yerlisinden yabancısına, gerek büyük gerek küçük yatırımcılar, Cumhurbaşkanlığı seçimine kilitlendi. Emlakçılara göre, satılık piyasası çok durgun ve alt ile orta gelir grubundan elinde parası olup da gayrimenkul almayı düşünenler bile beklemede. Bunun bir nedeni de mortgage (tut-sat) sistemiyle ilgili beklentilere odaklanılması, yasal düzenlemelerin yarattığı kafa karışıklığı.
Ancak bütün bu gelişmelerden etkilenmeyen, hatta yakın gelecek hayalleri giderek "pembeleşen" bir kesim var: Gecekondular. Onlar için ne mortgage sisteminde getirilmekten vazgeçilen vergi teşvikleri önemli ne de konut kredisi faizilerinin yüksekliği. Çünkü yıllarca belediye ekiplerine karşı direnme sahneleriyle göz önünde kalan gecekondu sahipleri İstanbul'da artık çok değerli yerlere sahipler.
Karayolları ve İETT arazilerinin satılmasının ardından Mecidiyeköy'ün gerisinde, Profilo Alışveriş Merkezi'nin sağından başlayan ve Çağlayan Deresi'ne kadar uzanan eteklerdeki gecekondu sahipleri de İstanbul'da kendisini artık "zengin hisseden ve ilan eden" gecekondu sahiplerinin arasındalar. ENKA'dan Sabancı Grubu'na Koç'tan Tepe İnşaat'a kadar Türkiye'nin önde gelen firmalarının artık kapılarını çaldığını belirten Gülbağ'daki gecekondu sahiplerinden Sabri Şimşek 270 metrekare arsasına 450 bin YTL fiyat verildiğini ancak teklifi yeterli bulmayıp kabul etmediğini söylüyor.
Şimşek, büyük projeler için büyük şirketlerin bütün arsa sahiplerini ikna etme çabalarına girdiğini anlatıyor. Daha da beklemeye karar verdiğini söyleyen Şimşek, kulağına gelen bilgileri aktarıyor: "Buradan ta Eyüp'e kadar uzanacak bir metro hattı yapılacağını duydum. Bu yol var ya çook daha genişleyecek. Yani buralar daha bir gelişecek. Baksanıza şu gökdelenlere. Giderek de büyük projelere başlanıyor..."
Gökdelen manzarası
Sobanın tüttüğü binanın tahta, boyası dökülmüş dar kapısından giriyoruz. Ne avlu ne de balkona benzeyen daracık boşluktan sonra ikinci ve bu kez ev sahibinin açması gereken kapıdayız. Evin hanımı Sehernaz Hanım, pek de şaşırmadan sıcak bir tutumla soruları yanıtlıyor. Sehernaz Hanım, kiracı olduklarını söylüyor, diğer bütün komşuların ise ev sahibi olduklarını ekliyor. Az önce kapılarını çaldığımızda "kiracı" olduklarını söyleyen komşulardan aldığı bilgileri aktaran Sehernaz Hanım'ın yaşadığı ev, Profilo Alışveriş Merkezi'nin sağ tarafından başlayıp Çağlayan Deresi'ne kadar uzanan, araya sıkışan gecekondulardan biri. Buradan hemen Zincirlikuyu'da yükselen gökdelenleri neredeyse tek tek saymak mümkün.
Cazip fiyat bekliyorlar
Bölgede yer alan bir diğer gecekondu sahibi Yaşar Cebeci 60 metrekare arsasının değerinin ne kadar olduğu konusunda bir araştırma yapmadığını söylüyor, ancak yerinin önemli derecede değerlendiğinin farkında. Ona da müteahhitler teklif götürmüş ancak o da kararını rutubete bir süre daha katlanma yönünde vermiş. Cebeci, kış aylarında ara sokaklarda çamur da olduğunu, ancak arsası için çok cazip teklifler geleceğini öngörerek önümüzdeki yıllarda güzel bir mekânda oturmanın hayalini kuruyor.
Soğuk, küçük, güneş almayan, rutubet kokan ve bölgede karayolları tarafından yapılması beklenen yol genişletme çalışması sırasında toprak kaymasına maruz kalabilecek bir evde yaşayan 60 yaşındaki bir başka şanslı gecekonducu Zeynel Şentürk de gecekondusunu satmak için çok daha cazip bir teklif bekliyor. Yaşadığı gecekondusunu almak için kendilerine çok sayıda müteahhidin teklifte bulunduğunu ancak sekiz daire verilmedikten sonra arsasını satmayacağını belirtiyor.
Alt ve orta gelirli umutsuz
Seçimlerin yarattığı kaygıları eleyince Türkiye'de hâlâ orta gelir grubunun bile ev sahibi olması hayal gibi gözüküyor. Bugün için geçerli en düşük konut kredisi faiz oranıyla (yüzde 1.55) en uzun vadede 100 bin YTL konut kredisinin aylık geri ödemesi 1.800 YTL civarında. Bu para Türkiye'de şu anda özel sektörde, örneğin bir reklam ajansındaki bir çalışanın yaklaşık aylık ücreti kadar. Asgari ücretlinin aylık kazancının ise yaklaşık 5 katı. Kamuda çalışan bir öğretmenin, doktorun da maaşının üzerinde. Aylık maaşı 1.068 YTL olan bir öğretmenin ek ders ücretiyle toplam eline ayda 1.500 YTL geçse bile bu para konut kredisi kullanabilmesi ve aylık ödemeleri yapabilmesi için gerekli kazanç düzeyinden çok uzak.
|