İzmir'in Seferihisar ilçesi açıklarında cuma günü meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremin ardından, bina güvenliği yeniden gündeme geldi. Gazi Üniversitesi bünyesindeki Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi (DEMAR), bina güvenliğini test edebilecek mobil uygulama sistemi geliştirdi. 'Bina kontrol' adı verilen sistemde kullanıcılar, binanın ve bulunduğu arazinin özelliklerine ilişkin cevaplayacakları birkaç basit soru ile evlerinin, iş yerlerinin depreme karşı dayanıklı olup olmadıklarını öğrenebilecek.
DHA’da yer alan habere göre; çalışmaları devam eden mobil uygulama projesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na sunuldu. Proje, bakanlık tarafından onaylandıktan sonra birkaç yıl içinde tamamlanacak ve mobil uygulama şeklinde hizmet vermeye başlayacak.
Risklerin tamamını tespit edecek DEMAR Müdürü Prof. Dr. Samet Arslan, proje ile mobil cihazlar üzerinden, yapılarda basit görsel inceleme yöntemleri ile ön risk değerlendirmesi yapılacağını söyledi. Prof. Dr. Arslan, "2000 yılından önceki yapı stoğu ile ilgili ciddi sıkıntımız var. Bunları teker teker kısa sürede uzman gözetiminde incelemek imkansız. Bunu nasıl hızlandırabiliriz? Teknolojiyi kullanarak hızlandırabiliriz. Bu proje riskli binaların tespiti, sadece deprem değil yol çökmesi riski, sel dahil, etrafta yapılan yanlış kazı gibi buna benzer risklerin tamamını tespit edecek bir proje. Biz, 'insanlardan çok bilgisayarı uzman haline getirip, bilgisayar sistemlerini kullanalım' dedik. Böyle olunca karşımıza yapay zeka sistemleri çıktı. Bu işin çok uygun olabileceğine karar verdik; ama bu işi yapabilmek için büyük verilerin toplanması, stoklanması lazım." ifadelerini kullandı.
“Yapay zeka ile bina analizi yapıyoruz” Prof. Dr. Arslan, ön çalışmayı yaptıklarını belirterek, "Binaların risk analizini yapabilmek için bu işle ilgili teknik bilgisi olmayan; ama okuduğunu anlayabilecek düzeyde bilgi sahibi bir insanın basit sorulara vereceği cevapları kullanıyoruz. Sonra bunu merkeze aktarıyoruz, bu bakanlığın merkezi olabilir. Burada yapay zekayla bina ile ilgili analizi yapıyoruz. Böyle bir sistem kurmaya çalışıyoruz. Bu cep telefonuna yüklenecek bir uygulama olacak. Bunu insanlar telefonlarına indirerek, bilgileri dolduracak. Soruların zorluk seviyesi düşük, bu işin uzmanı olan kişilerin cevaplandırabileceği zorlukta değil sorular. Telefonu eline alacak, oradaki soruları cevaplayacak, soruları cevapladıktan sonra anlık şekilde bütün verileri bilgisayara yükleyerek analiz yapabilecek hale geleceğiz. Sorular çok basit, sohbet sırasında insanların birbirlerine soracağı sorular. Bunun dışında bizim Türkiye'de yapı envanterini çıkarabilme şansımız yok. Ancak böyle bir program kullanarak yapabiliriz." diye konuştu.
Bina puanlandırılacak Mobil uygulamanın nasıl kullanılacağını anlatan Prof. Dr. Arslan, "Program binanın fotoğrafını çekmenizi istiyor. Uzaktan binanın fotoğrafını çekiyorsunuz. Otomatik olarak telefon binanın nerede olduğunu, lokasyonunu belirliyor. Ardından sorulara geçiyor. 'Binanızın zemini nasıl?' 'Geçmiş dönemde hiçbir sebep olmadan camlarınızda kırılma oldu mu?' 'Kapılarınız geçen yıl çok iyi açılıp kapanırken şimdi kapı ve pencere kanatlarında sıkışma problemi oldu mu?' 'Çok yakın zamanda çevrenizde inşaat oldu mu?' 'Yolda göçme oldu mu', 'Binanızda hiç dikkatinizi çeken çatlak oldu mu?' 'Oldu' diyorsa, 'fotoğrafını çekin' diyoruz. Çatlaklar bize çok şey söylüyor. Çatlakların büyüklüğü, şeklinden binanın başına ne geldiğini anlayabilirsiniz. Bunlar çok basit; ama kritik sorular. Bu bilgilerin analizini merkez yapacak, analizden sonra binayı puanlandıracak. Binada sorun görünmüyorsa kısa bir mesaj gönderecek 'sorun yok' diye. Eğer sorun görünüyorsa, sorunları birkaç aşamaya ayıracak. Mesela, dün bir çatlak vardı, bugün çok ilerledi. Bu 'acil olarak binayı boşaltın' anlamına gelir neredeyse" ifadelerini kullandı.
AFAD da işin içinde olacak Bu durumun bakanlığın il müdürlüğündeki birimine iletileceğini söyleyen Prof. Dr. Arslan, "Hemen oraya bir uzman ekibin gitmesi sağlanacak. 'Geçen yıl yoktu; ama bu yıl kapılarda zorlanma oldu' orayı 'gri bölge'ye alıp zaman olunca uzman gönderilebilecek. 'Acil müdahale', 'zaman içinde müdahale', 'beklese de olur', 'acil analiz', 'acil boşaltılması gerekiyor' gibi bilgisayar, gruplandırmasını yapacak. Bu analizler yapılacak, istatistiği çıkarılacak, bunlar platform üzerinden ilgili birimlerce kullanılacak. AFAD da işin içinde olacak. AFAD da bu projeyi üstlenebilir; ama acil müdahale gündeme gelince AFAD da devreye girecek" ifadesini kullandı.
Beyaz, siyah ve gri binalar Prof. Dr. Arslan, bakanlıktan alınacak onayın ardından birkaç yıl içinde 'bina kontrol' isimli mobil uygulamanın hayata geçeceğini belirterek, risk durumunu 'beyaz', 'siyah' ve 'gri' olarak kategorilendireceklerini belirtti. Prof. Dr. Arslan, verilen cevapların analizinde binanın güvenli olduğu ortaya çıkarsa bunun 'beyaz' kategoride olduğuna işaret ederek, "Bina eğimli bir arazide yer alıyor, daha önce heyelan oldu, kapı-camlar hep sıkışıyor ya da binada hep sesler duyuluyor bunlar anında siyahtır, hasar görme olasılığı çok yüksek, direkt merkeze bildirilecek. AFAD'ın merkezine bunlar acil olarak sinyal olarak geçecek. 'Gri' bölgeler de zamana bağlı, birkaç gün bekleyebilir gibi. Biraz daha uzun zamana yayılabilecek olabilir sinyale göre. Bu program bina ile ilgili ön rapor hazırlayacak." dedi.
|