Taşocağı Kirletiyor Pınarbaşılılar...
İstanbul’da Dolgu Alanlar...
Rize-Artvin Havalimanı'na...
Türkiye'nin İlk Denize Dolgu...
Bir Dolgu da Beykoz'a
Üsküdar Sahiline Dolgu Alan Geliyor
"Maltepe Dolgu Projesi'nde...
Bostancı’ya 92 Bin m²’lik Dolgu Alan
Deniz Dolgusuna Yapılan Golf...
Hızlı, Hafif ve Ekonomik Hafif...
Derince Limanı’nda Dolgu Devam Ediyor
Kalekim'den Derz Dolgu Ürünü...
Derince Limanı'na Dolgu Yargıya Taşındı
Kocaeli Barosu'ndan Derince...
Kalekim’den ‘Dolgulu Astar’
Yenikapı'daki Dolgu Alan Yeniden...
Derince Limanı, Dolgu ile...
Ataköy'ün Mega Yat Projesi’nde...
Dolgu Hava Limanına Taşocağı Davası
Yaklaşık 88.5 milyon taş dolgu üzerine inşa edilecek olan Rize-Artvin Havalimanı için gerekli dolgu malzemesini temin etmek üzere Rize’nin Pazar ilçesinin Hisarlı, Sivrikale ve Subaşı köylerini içerisine alan Haçapit Vadisi’nde üç taşocağına izin verildi.
Hürriyet'ten İsmail Saymaz'in haberine göre, Avukat Yakup Okumuşoğlu’nun verdiği dilekçeye göre Rize-Artvin Havalimanı’nın yapımında dolgu malzemesi olarak kullanılacak 88.5 milyon ton taş için üç köyün bulunduğu vadi taşocakları için bölündü. Parsan Yapı Anonim Şirketi’nin işleteceği ‘Patlatmalı Bazalt Taşocağı ve Kırma-Eleme Tesisi’ projesinin kapsamında 21.80 ve 13.55 hektarlık iki arazi tahsis edildi. Son olarak, 3 Temmuz’da 17 hektarlık bir arazi daha ayrıldı. Rize Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü üç proje için “ÇED gerekli değildir” raporu verdi.
Üç parçada ihale 25 hektar ve üzerindeki araziler açısından ÇED’in zorunlu olduğunu belirten Okumuşoğlu, muafiyeti ortadan kaldırmak için 25 hektardan küçük üç parsel halinde ihale edildiğini iddia etti. Köylülerin taşocaklarıyla yaşamaya mahkum edildiğini savunan Okumuşoğlu, “Hava alanına malzeme sağlayacak taşocağı için nakliye maliyeti en düşük olabilecek yer olarak seçilmiştir. Ama taşocakları faaliyete geçtiğinde koca bir köyün tarım arazileri yok olacaktır” dedi. Dava açan köylülerden Şemsettin Pırpır, “Taş ocağı olursa bizim köy biter. Toz toprak içerisinde kalınız ve evlerimiz heyelana gider. Hava limanına taş lazımsa köyü imha mı etmek lazım” diye soruyor. Yine aynı taşocağına karşı dava açan köylerden Subaşı’nda doğan Şair İbrahim Karaca da “Kamyonlar için açılacak yol nedeniyle derede dinamit patlatılacak, derede su kalmayacak. Çaylıklar yok olacak. Burada günde 40 ton dinamitin patlatıldığını düşünün. Bu dereyi besleyen küçük akarsular yönünü değiştirecek. Burası yaşanılır olmaktan çıkacak” dedi. |