|
TİM'in ev sahipliğinde düzenlenen
'2. Diplomatik Misyon Temsilcileri ile Türk İhracatçılarının
Buluşması' Toplantısı, Rixos Otel'de gerçekleştirildi. Türkiye
İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi,
burada yaptığı konuşmada, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin, 50 binden fazla
ihracat yapan üyesi ile Türkiye'nin gelecek vizyonuna yön veren bir temsil
örgütü olduğunu, 11 değişik şehirde 13 genel sekreterlikle üyelerine hizmet
verdiğini söyledi. TİM olarak bir gündemleri bulunduğunu onun da
ihracatçıların sorunlarını çözmek, vizyonlarını genişletmek olduğunu ifade eden
Büyükekşi, herkese eşit mesafede durarak bunu başardıklarını kaydetti. Tarafsız
bir kurum olarak, ihracatın bir ülke projesi olduğuna inandıklarını anlatan
Büyükekşi, çalışmalarını da bu yönde sürdürdüklerini
belirtti.
İhracatın Türkiye için nasıl bir öneme
sahip olduğunu çok iyi bildiklerini, bu amaçla Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı
olan 2023 yılını hedefleyerek 'Türkiye İhracat Stratejisi' çalışmasını
başlattıklarını anlatan Büyükekşi, bu proje için 1,5 yıl çalıştıklarını
söyledi. Hedeflerinin Türkiye'nin istikrarlı ihracat artışını sağlamak
olduğunu, bu çalışmayla ihracatın yol haritasını çizdiklerini belirten
Büyükekşi, ''2023 yılında hedefimiz Türkiye'yi dünyanın en büyük 10
ekonomisinden biri haline getirmektir'' dedi. Büyükekşi, ''2023 yılında
ihracat hedefimiz 500 milyar dolar. Türkiye 2 trilyon dolar milli geliri, 1,1
trilyon dolarlık dış ticareti ile devasa bir ekonomi olma yolunda emin adımlarla
ilerliyor. Sadece ihracatımız değil aynı zamanda ithalatımız da büyüyor. Toplam
dış ticaretimiz hızla gelişiyor'' diye konuştu.
Ülkeler arasında
dengeli bir dış ticaretin gelişmesini istediklerini belirten Büyükekşi, şunları
söyledi:
''Karşılıklı yatırımları artırmak
istiyoruz. Bölgemizde kalıcı bir barışın ancak daha fazla ticaret ve yatırım ile
mümkün olduğuna inanıyoruz. İhracat ülkeler arasında refah artışı demek. İhracat
barış demek. İhracat büyüme demek. İhracat dünyaya entegre olmak demek. Dış
ticaretle kurulacak barış için bizim üzerimize düşen görevleri de yapmaya
hazırız. Kuzey Afrika'da ve Ortadoğu'da yaşanan gelişmeler Türkiye'nin ne
kadar doğru bir yönde olduğunu gösteriyor. Bölgemizde yaşanan gelişmeler tüm
dünyada kalıcı bir barış için Türkiye'nin önemini bir kez daha ortaya çıkarıyor.
Çünkü Türkiye hem Müslüman hem de demokrat kimliği ile eşsiz bir ülke. Doğu'nun
batıya açılan kapısı olması nedeniyle eşsiz bir ülke. Sahip olduğu jeopolitik
konumunu nedeniyle eşsiz bir ülke. Doğu'dan batıya, kuzeyden güneye bir enerji
koridoru olması nedeniyle eşsiz bir ülke. Kuzey Afrika'da ve Ortadoğu'da yaşanan
olumsuz gelişmeler muhakkak son bulacak.''
DTM
Müsteşarı
Dış Ticaret Müsteşarı (DTM) Ahmet
Yakıcı da Türkiye'nin gelişen bir ülke olduğunu, geçen yıl 185,5 milyar dolar
ithalat, 114 milyar dolar ihracat gerçekleştirdiğini söyledi. Türkiye'nin dış
ticaret açığı verdiğini belirten Yakıcı, ''Çünkü Türkiye büyüyor. Türkiye
büyüdüğü zaman tasarruf oranı düşük olduğu için ithalat yapmak mecburiyetinde
ama bunun arkasına sığınıp kalmamamız lazım'' diye konuştu. Türkiye'nin
risk priminin AB ülkelerinin çoğundan düşük olduğunu ifade eden Yakıcı, ''Demek
ki Türkiye gerçekten istikrarlı bir yapıya kavuşuyor. Türkiye katma değeri
yüksek ve sanayisini geliştirecek bir modeli hızlı bir şekilde uygulamalı. Bunu
uygulamadığı takdirde dış ticaret açığı artarak devam eder''
dedi.
Türkiye'nin sanayi ve üretim yapısını
değiştirecek yeni modellere ihtiyacı bulunduğunu anlatan Yakıcı, Ar-Ge'nin
önemine işaret etti. ''Türkiye'nin Ar-Ge harcamaları, Gayri Safi Yurtiçi
Hasılasının yüzde 1 seviyesine ulaşmadıysa burada bir yanlışlık var'' diyen
yakıcı, bu dönemde çok önemli atılımlar olduğunu, bu oranın yüzde 2, 3
seviyesine çıkacağına inandığını bildirdi. Ticarette inovasyon ve markanın
da önemini vurgulayan Yakıcı, marka yaratma konusunda DTM ile ihracatçı
birliklerinin çalışmalar yaptıklarını söyledi. Türkiye'nin geçen yıl 736 milyar
dolarlık bir ekonomi haline geldiğini, ülkenin 8,9 oranında büyüdüğünü anlatan
Yakıcı, enflasyonun yüzde 4 seviyelerine kadar gerilediğini, faiz oranlarının
düştüğünü, ekonomik olarak son derece istikrarlı bir ülke haline gelindiğini
kaydetti.
Bu arada, daha önce toplantıya
katılacağı belirtilen Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, toplantıya
katılmadı.
|
