Melih Gökçek yönetimindeki Anakent Belediyesi’nin 2006 yılında yapımına
başladığı, ancak “kaynak yetersizliğinden” dolayı yarım bırakılan Söğütözü
Kongre ve Ticaret Merkezi, çirkinlik abidesi gibi şehrin merkezinde kaldı.
Çukurambar, Söğütözü ve Yüzüncü Yıl üçgenini Eskişehir Yolu’na bağlayan tek
seçenek olan 28. Sokak’ta ise yarım bırakılan ticaret merkezi nedeniyle trafik
tek şeritten, çukurlarla dolu ve büyük kısmı çamur olan dev inşaatın önündeki
yoldan sağlanıyor
Başkentin en işlek caddelerinden Eskişehir Yolu
üzerinde, Armada’nın hemen karşısında yer alan ve yurttaşlar tarafından “Demir
Kafes” olarak adlandırılan ticaret merkezi, hem çirkin görüntüsü hem de trafik
akışını yavaşlatmasıyla Ankaralıları çileden çıkarıyor. AKP’li Melih Gökçek
yönetimindeki Anakent Belediyesi tarafından 2006 yılında yapımına başlanan
Söğütözü Kongre ve Ticaret Merkezi inşaatında uzun bir süredir hiçbir gelişme
yok. “Demir kafes” inşaatının ne zaman biteceği ise meçhul. Ankara’da trafiğin
en hareketli olduğu ve her gün binlerce aracın geçtiği, birçok semti birbirine
bağlayan tek seçenek olan 28. Sokak ise içler acısı bir durumda. Yarım bırakılan
inşaat çalışması nedeniyle trafik tek şeritten ve çamur deryasından
akıyor.
Trafik çilesinin sebebi!
İş çıkış
saatlerinde trafik akışının durma noktasına geldiği yolda, araçlar dakikalarca
yerinden kıpırdayamıyor. Demir yığınının kenarından can güvenliğini hiçe sayarak
yürüyen yayalar da bu görüntünün “ödüllü başkente” yakışmadığını belirterek,
çözüm beklediklerini ifade ediyor. İnşaatı yarım kalan ve öylece bırakılan
“Demir Kafes” yüzünden büyük bir trafik eziyeti yaşanıyor. Trafik tek şeritten
ilerlediği için sürekli yığılma gözlenirken, yoldaki çukurlar ve çamur da durumu
içinden çıkılamaz hale getiriyor.
Yayaların can güvenliği
yok
Yapılmaya başlandığı günden bu yana gündemden inmeyen “demir
yığını”, Söğütözü bölgesindeki trafik sıkışıklığında büyük rol oynuyor. Kentin
merkeziyle bağlantıyı sağlayan tek geçiş olan demir yığınının yanındaki 28.
Sokak, yoğun trafik akışını karşılayamıyor. Birçok yaya da bu yolun kenarından,
can güvenliğini hiçe sayarak yürümek zorunda kalıyor.
‘Bir belediye korsan ve işgalci olur mu?’
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş de, “Demir
Kafes”in şehirciliğin ve Ankara’nın yüz karası olduğunu belirterek, “O alanın 30
dönümü yani tamamına yakına Atatürk Orman Çiftliği’ne (AOÇ) aittir. Bir belediye
korsan ve işgalci olur mu? Gökçek yönetimi, AOÇ arazisini işgal etmiş konumda.
İşgal edip, bir şehircilik ucubesini oraya dikmiş” dedi. Ateş, demir yığınının
yolla arasında belli bir mesafe bulunması ve belediyenin de bu konuda denetimi
elden bırakmaması gerektiğini vurgulayarak, “Oranın tez elden yıkılması lazım.
Sayın Başbakan eski bir belediye başkanı. Ona nasıl tahammül ediyor,
anlamıyorum. Bu ucubeden hemen kurtulmamız gerekiyor” diye konuştu. Kaynak
yetersizliği olan bir belediyenin böyle bir inşaatı yaptırmasını eleştiren Ateş,
konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Madem parası yok, nasıl orayı yapıyor? Metroya ve suya bile para bulamıyor.
Yüzde 20’ye yakın bir faizle su getirmeye çalışan bir belediye, ne diye ticaret
merkezi yapıyor? Böyle bir zihniyet olur mu?”
Geçtiğimiz günlerde, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) tarafından
Ankara’ya “Avrupa Ödülü” verildiğini de anımsatan Ateş, “Bu ödülü verenler,
acaba Ankara’nın bu alanlarını gezip görmüşler mi? Artık uluslararası
kuruluşların da saygınlığı kalmadı. Hangi kulislerin etkisiyle böyle bir ödül
verildi, doğrusu merak ediyorum. Temenni ederim sahte çıkmaz bu ödül” görüşünü
dile getirdi.
|