Bu yazıya eylülde niyetlendim. Ekimde erteledim. Artık kaçınılmaz! Bu yıl
“Vehbi Koç Vakfı’nın (VKV)” kuruluşunun 40. yılı… Vakıf, eylülde “İstanbul
Bienali’nin (ikiyıldabir)” ana “sponsoru (hamisi)” oldu. İstanbul Kültür ve
Sanat Vakfı (İKSV), bu etkinlik için 4 milyon TL harcadı. Faturanın çoğunu VKF
ödedi. İki vakıf arasındaki anlaşma 2016 yılına kadar geçerli…
Ekimde, Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi M. Koç, ünlü Carnagie Vakfı’nca
aralarında Microsoft’un Bill Gates’i, CNN’in Ted Turner’i, Ağa Han gibi ünlülere
verilen “Hayırseverlik Madalyası” ile ödüllendirildi. 100 milyon dolar
harcayarak yeniden Nev York Belediye Başkanı seçilen Michael Bloomberg de aynı
gün ödülünü aldı.
Kasımda VKF, dünyanın sayılı müzelerin başında gelen, yılda 5 milyon
ziyaretçinin gezdiği Nev York Metropolitan Sanat Müzesi’ne (MET) Osmanlı sanatı
bağlantılı iki galerinin kurulması için 10 milyon dolar (15 milyar TL)
bağışladı. 2011’de açılacak iki galeri 75 yıl boyunca “Koç Ailesi” adını
taşıyacak, 1. galeride “Osmanlı İstanbul’u”, ikincisinde “Tüm Osmanlı
İmparatorluğu Sanatı” sergilenecek.
MET Müdürü Thomas P.Campell “Koç ailesinin bu cömert bağışının büyük onur
olduğunu” söyledi. Müze Başkanı Emily K. Rafferty ise, “VKF’nin 40 yıldır
eğitime, kültüre ve sanata yaptığı desteğin yanı sıra müzemize uluslararası
ziyaretçi sağlamasına yönelik bu iki galerinin katkısında çok derin duygularla
şükran borçluyuz” dedi.
Müzedeki “Arap Toprakları” galerilerinin yerinde açılacak yeni bölümlerde
İznik seramikleri, hat, resim, minyatür, ipek dokuma, kadife, kilim ve saray
işliklerinden çıkmış eserler, silahlar, altın yaldızlı ahşap tavanlar
sergilenecek. Bu olgu, dış müzayedelerde Osmanlı yapıtları istemini ve
fiyatlarını da yükseltecek.
Dede Vehbi Koç’un yıllarca süren vakıf kurma mücadelesi 1969’da
tamamlanabilmişti. Koç, “ölüm döşeğinde bağış” ve “cami yaptırma” alışkanlıkları
yerine, Batı dünyasında gördüğü sapasağlamken “vakıf” kurma olgusunu benimsemiş,
“eğitim, kültür ve sanata” yönelmişti.
Bu amaçla 12 milyon lira nakit ve holdingdeki hisselerinin bir bölümünü vakfa
bıraktı. VKV, 2009’da 40. yılını kutlarken varlığı da yaklaşık iki milyar lirayı
buldu.
İstanbul’da eşi Sadberk Hanım adına kurulan ilk müzeden sonra Koç ailesi Türk
halkına üniversite, Akdeniz medeniyetlerini, Anadolu uygarlıklarını, İstanbul’u
Araştırma merkezlerinin yanı sıra Pera, İstanbul ve Ankara’da Rahmi M. Koç
müzelerini, VEKAM gibi kurumları yarattı. Türk Eğitim Vakfı her yıl binlerce
öğrenciye burs veriyor. Arkeoloji Profesörü Kenan Erim’in 30 yıl emek verdiği
Afrodisyas’a katkı yapmakla kalmadı, Sevgi Gönül adına görkemli heykel müzesini
de ekledi.
MET Mütevelli Heyeti Onursal Üyeliği’ne seçilen baba Koç, Prof. Erim’in
National Geographic’in 100 yılda bir verdiği “Kristal Küre” ödülünü alırken
yaptığı konuşmadan esinlenerek şöyle dedi:
“Geçmişine sahip olamayanın geleceğe sahip olamayacağını biliyoruz. Osmanlı,
tarihe görkemli bir imza attı, çok güçlü bir yapı kurdu. Bu yapının gücünü sanat
eserlerinde ve tarihimizde aramayı, bunu tüm dünyayla buluşturmayı Koç ailesi
olarak bir görev biliyoruz.”
Acaba VKV, bundan sonra MET’ten geri getirilen ve salaş bir binada sergilenen
“Karun Hazinesini” de görkemine yakışır bir müzeye kavuşturur mu?
|