Citigroup'un Küresel Ekonomik Görünüm
raporunda, Türkiye'nin 2012'de yüzde 2,5 oranında büyüyeceği, ekonomik
büyümenin 2013'te hız kazanarak yüzde 4,3'e ulaşacağı, 2014, 2015, 2016
yıllarında ise yüzde 4,6 oranında seyredeceği tahminlerine yer verildi. Raporda,
Merkez Bankası'nın son dönemde enflasyona daha fazla önem atfederken, ülke
ekonomisine dair güncel verilerin 'cesaret verici' nitelikte olduğu belirtildi.
Türkiye'nin 2012'de yüzde 2,5 oranında büyüyeceği, ekonomik büyümenin 2013'te
hız kazanarak yüzde 4,3'e ulaşacağı, 2014, 2015, 2016 yıllarında ise yüzde 4,6
oranında seyredeceği belirtilen raporda, 2012 yılında enflasyonun ise yüzde
9,7'ye ulaşacağı, 2013 yılında hız keserek yüzde 7'ye ineceği ve 2014'te yüzde
6, 2015'te yüzde 5,9 ve 2016'da yüzde 5,4 oranına gerileyeceği beklentilerine
yer verildi. Rapora göre, Türkiye'de kısa
vadeli faizin bu yıl yüzde 5,75, 2013'te yüzde 6,31, 2014'te yüzde 8, 2015'te
yüzde 7,56 ve 2016'da ise yüzde 7,5 oranında olması bekleniyor.
Citigroup'un raporunda, Türkiye için cari açık
beklentilerine de yer veriliyor. 2012 yılı için cari açığın gayri safi milli
hasılaya oranının 8,4 olacağı, 2013'te açığın yüzde 8'e gerileyeceği ve 2014'te
yüzde 7,3, 2015'te yüzde 6,8 ve 2016'da yüzde 6,2'ye düşeceği tahmin ediliyor.
''Önceki verilere kıyasla Türkiye'nin son verilerinin cesaret verici
işaretlere sahip olduğu'' belirtilen raporda, dışsal düzenlemelerin 2012 yılının
2. yarısından itibaren ekonomi üzerindeki etkisinin azalacağı ve ekonomik
etkinliğin hız kazanacağı vurgulandı. Raporda, ''Son ekonomik göstergeler bizim
'yumuşak yama' olarak tanımladığımız bakış açımızla son derece uyumlu'' denildi.
Ekonomik görünüm raporunda şu ifadelere yer
verildi:
''Sermaye girişleri Merkez Bankası'nın tahmin ettiği yükseklikte değil.
Sermaye girişinin artmaması durumunda, Merkez Bankası lira ve enflasyon
konusunda endişelerine devam edecek ve bu durum piyasa algısına zarar vermeden
para politikasını rahatlamasını daha da zor kılacak. Bütün bunlara rağmen, sıkı
para politikası, yüksek cari açık ve enflasyon, para politikası ile ilgili
belirsizlikler, bizi Türk varlıklarına talebin küresel risk iştahına bağlı
kalacağını düşünmeye sevk ediyor.''
|