Güzelbahçe’deki Mezbaha Projesine...
"Demir-Çelikte Pazar Daraldı"
Çevre Dersini Bisiklet Gezisinde...
Çevre Kirliliği Ölçümünde Yeni Düzenleme
İşte Türkiye'nin "Çevre Talanı Haritası"
Yarımada'ya 'Duble' Çevre Müjdesi!
Çevre ile İlgili Davalar Yok...
"15 Günde Nasıl Çevre Mühendisi Olunur?"
İşte Türkiye'nin "En Çok Çevreyi...
İzmir'e İkinci Çevre Yolu!
Kirletenler Konuşuyor, Çevreciler...
Başbakan: Biz Çevreciyiz Be...
"Çevre Davaları Yaşam Hakkı...
Petrol Devine Çevre Cezası
Çevre Katliamına Bilirkişi İncelemesi!
İzmir Demir Çelik fabrikasının cüruf atık alanında önceki gün bilirkişi keşfi yapıldı.
Evrensel'den Özer Akdemir'in haberine göre, Aliağa Foça arasındaki daracık alana 9 tane termik santral birden yapılmak isteniyor. Bölge aynı zamanda, demir çelikler, gemi söküm tesisleri, gübre sanayi, petrokimya tesisleri gibi ağır ve kirli sanayinin yoğun olduğu da bir bölge. Foçalı, Aliağalı, İzmirli yaşam savunucularının uykusunu kaçıran bu gelişmelere karşı aylardır yörede bir kamuoyu duyarlılığı yaratılmaya çalışılıyor ve çevre kirliliklerine karşı mücadele ediliyor. En son Demir Çelik fabrikası cüruf atıklarıyla ilgili olarak dava açıldı ve bilirkişi bölgeye giderek incelemelerde bulundu.
İzmir'in ormanları yok ediliyor Termik santrallere karşıtı mücadelenin önde gelen isimlerinden Foça Çevre Platformu (FOÇEP)Üyesi Bahadır Doğutürk, bilirkişi keşfini “umutluyum” diye değerlendirdi. “Bilirkişi heyetiyle Ilıpınar’da buluştuk. Araçlarla güzelim ormanların içinden geçip cüruf alanına çıkmak, yüzünüze tokat yemekten farksız! Heyetin etkilendiğini düşünüyorum. Onların vicdanına seslendik, gezerken. Onlar ise ‘Vicdanen değil bilimsel gerçeklere göre karar vereceğiz’ dediler. Yine de cüruf alanlarının ormanlık alana tecavüzünü, zeytinlikleri ve cürufları birlikte görmeleri iyi oldu” dedi. Bahadır Doğutürk, eğimli bir vadide, bir plastik örtü üzerine dökülen demir çelik cüruf ve tufal atıklarının miktarının 50 milyon tonu bulduğu görüşünde: “Belki de iyimser bir rakam bu. Bu miktarı geçmiş bile olabilir” diyor. Durumu akıl tutulması olarak değerlendiren Doğutürk, “İzmir’in en önemli ormanlık alanları yok ediliyor. Curuf alanları daha termik santral yokken bu halde.” 23 yıl önce, aynı bölgede yapılmak istenen termik santralin Danıştay tarafından “Bölge bu kirliliği kaldıramaz” gerekçesiyle engellendiğini anımsatan Doğutürk, “Aliağa bir termik santral tarlası değildir. Elini kolunu sallayarak gelen istediği sanayiyi buraya yapamaz. Yine direnmeye devam edeceğiz” diye konuştu. İnsanlık ayıbı! Aliağa ve yöresindeki çevre sorunlarına karşı bir şeyler yapmak için haftalardır çırpınan Şennur Yüksel Bal da, önceki günkü bilirkişi keşfinin ardından yaşadığı şaşkınlık ve üzüntüyü hâlâ üzerinden atamamış. “Bu kadar olduğunu bilmiyordum. Aliağa’da herkese göstermeli burunlarının dibindeki bu doğa katliamını. Buradaki insanlık ayıbını, çevre katliamını anlamak için ille de konunun uzmanı olmaya gerek yok. İnsan olan ne böyle bir katliama izin verir ne de seyirci kalır” diyor. |